Yemenli kadın gazeteciler: Rolümüz sınırlandırılıyor

Yemenli kadın gazeteciler, özellikle darbenin ardından rollerinin sınırlandırıldığını belirterek, kadınların medya kuruluşlarında liderlik pozisyonlarında yer alma taleplerinin de göz ardı edildiğini kaydetti.

FATİMA REŞAD

Yemen - Yemenli kadın gazeteciler, Yemen'deki gazetecilik gerçekliğinin kötüleştiğini, özellikle de kadın gazetecilerin güvenlik, ekonomik ve sosyal açıdan birçok zorlukla karşı karşıya kaldıklarını anlattı. Kadın gazeteciler ayrıca, medya kanallarının belirli partiler için platformlara dönüştüğüne dikkat çekerek, rollerinin belirli partilere olan bağlılıklarla sınırlı kaldığını dile getirdi.

‘Kadın gazetecilerin sesleri susturuldu’

Gazeteci Fatima Nour, Yemen'deki kadın gazetecilerin yaşadıklarını ve alanlarının nasıl sınırlandığını şu sözlerle anlattı: "Yemenli kadın gazeteciliği bilinmeyen bir gerçek ve tehlikelerle dolu bir yoldur. Eskiden kadın gazeteciler için serbestlik vardı. Medya konularını her alanda kısıtlama olmadan tartışıyorduk. 2011'de başlayan darbe ve savaştan sonra kadın gazetecilerin sesleri susturuldu. Gazetecilik bir tercih değil, bir yol haline geldi. Yeteneğe önem verilmeden fiziki güzelliğe daha fazla önem verilmeye başlandı, ayrıca hiçbir amacı olmayan ve eğlence amaçlı içerikler tercih edilir hale geldi."

‘Gazetecilere yönelik engeller var’

Yayıncılığı bırakıp prodüksiyon dünyasına geçtiğini dile getiren Fatima Nour, sosyal medya üzerinden programlar hazırladığını kaydetti. Medyanın dördüncü güç olduğuna dikkat çeken Fatima Nour, “Siyasi tartışmalar olduğunda kadın gazetecilere yönelik zorbalık ve tehdit vakalarının azalacağını umuyordum. Aynı şekilde, bir kadın gazeteci herhangi bir televizyon kanalına çalışmak için başvurduğunda, konuşmasının belirli bir üslupta olması ve tek bir sistem içerisinde konuşması zorunlu kılınıyordu. Yemen'deki gazetecilere yönelik birçok engel var” dedi.

Gazeteci Ibtisam Ahmed, "Güvenlik riskleri, zor ekonomik koşullar ve gazetecilik görevlerini tam anlamıyla yerine getirememe gibi gazetecilerin karşılaştığı pek çok zorluk var. Ayrıca biz de bu zorluklarla karşı karşıyayız. Özellikle istatistik bilgilerin olmaması gazeteciliği zorluyor. Özellikle de gazetecilere bilgi verilmediği için doğruya ulaşmakta zorluk çekiyoruz” dedi.

‘Gazetecilerin rolü sınırlandırıldı’

Yemen Saba Haber Ajansı gazetecisi Manal Amin, ise yaşananlarla ilgili olarak “Yemen'de kadın gazetecilerin karşılaştığı en önemli zorluk ülkedeki istikrarsız durumdur. Medya kuruluşları belli partilerin platformları haline gelmiş ve kadınların medyadaki rolü bununla sınırlı kalmıştır. Belli partilerle ilişkiler ve elektronik şantaj, kadınların karşılaştığı en önemli engel ve zorluklardan biridir. Bu olguyu koruyan ve sınırlayan yasal bir caydırıcılık olmadığından gazeteciler psikolojik, sosyal, ekonomik ve güvenlik açısından etkilendi. Medya kuruluşlarında erkek egemenliği günümüzde de varlığını sürdürüyor, bu nedenle kadın gazetecilerin rolü belirli bir yönetim çerçevesinde sınırlandırıldı ve bu medya kuruluşlarında liderlik pozisyonuna sahip olma hakkı verilmedi" şeklinde konuştu.

‘Gazetecilerden bilgi saklanıyor’

Lana Radyosu yayıncısı Kamelia Kamel ise, şunları söyledi: "Gazetecilerin çoğunun gazeteci olarak yaşadığı zorluklar, fikir ve ifade özgürlüğünü kısıtlayan ve adil olmayan bir toplumda yaşadığımız için hepimizin ortak noktaları olabilir. Gazetecilere fikir ve ifade özgürlüğünü garanti eden yasa ve yönetmeliklerin olmadığının bilincindeyiz. Zorluklardan biri de bilgiye erişim. Devlet ya da özel birçok kuruluş, gazetecilerden bilgileri saklıyor. Gazetecilerin kaynaklara erişim hakkı var ancak engelleniyor. Mesleki güvenlik de eksik. Son dönemde gazeteciler suikastla tehdit ediliyor. Onu zayıflatan ve zor duruma sokan çok fazla psikolojik baskı var."

‘Kadın gazetecilerin talepleri boşa çıkartılıyor’

Gazeteci Amani Al-Asiri ise, Yemen'de kadın gazetecilerin birçok sorunla karşı karşıya kaldığını aktararak, "Bunun nedeni birçok resmi medya kuruluşunun faaliyetinin durmasıdır. Gazeteler, özel kanallar, çeşitli medya merkezleri ve kurumlar yaygınlaştı. Öte yandan zorlu ekonomik koşullar da medya mensupları üzerinde büyük bir psikolojik baskı oluşturmaktadır” diye belirtti. Amani Al-Asiri, kadın gazetecilerin liderlik pozisyonlarını üstlenmesiyle ilgili olarak, “Erkek gücünün tekelleşmesi, kadın gazetecilerin medya çalışma sistemini yönetme becerisinin önünde engel teşkil ediyor. Kadınların liderlik pozisyonlarında yer alma talepleri göz ardı ediliyor veya erteleniyor. Kadın gazetecilerin talepleri boşa çıkartılıyor” ifadelerinde bulundu.