İstanbul- Cumartesi Anneleri, gözaltında kaybedilen yakınlarının akıbetini sormak ve faillerin cezalandırılmasını talep etmek için bu hafta eylemlerinin 967’ncisini gerçekleştirdi. Galatasaray Meydanı’na yürümek istedikleri sırada Beyoğlu Kaymakamlığı’nın “yasak” kararı gerekçe gösterilerek polisler tarafından gözaltına alınan kayıp yakınlarının açıklaması İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi (İHD) Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon’u tarafından İHD İstanbul Şubesi’nde okundu. Açıklamada 1980 yılında gözaltında kaybedilen ve dosyası zaman aşımına uğrayan Cemil Kırbayır’ın akıbeti soruldu. Açıklamayı komisyon üyesi Damla Uğantaş okudu.

‘Anayasa Mahkemesi kararı yok sayılıyor’

Damla Uğantaş, hiçbir kaybın akıbetini sormaktan vazgeçmeyeceklerini belirterek 5 yıldır Galatasaray Meydanı’nın kendilerine kapatıldığını dile getirdi ve “Anayasa Mahkemesi, kamuoyu oluşturmak amacıyla Galatasaray’da basın açıklaması ve oturma eylemi yapmamızı toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkının olağan kullanımı olarak değerlendirdi ve idarenin bu hakkın kullanımını kolaylaştırma görevi olduğuna da vurgu yaptı. Buna rağmen idare, Anayasa Mahkemesi kararlarını yok sayıyor. Sembolik sayıda kayıp yakını ve hak savunucusu ellerimizde karanfillerle Galatasaray Meydanı’na ulaşmaya çalıştığımızda polis ablukası ile engelleniyor ve kelepçelenerek gözaltına alınıyoruz” dedi.

‘Cemil Kırbayır’ın kaybedildiği resmiyet kazandı’

Damla Uğantaş, evinde gözaltına alındıktan sonra Cemil Kırbayır’dan haber alınamadığını 8 Ekim’de gözaltı merkezine giden ailesine, “Oğlunuz firar etti, bir daha onu sormaya gelmeyin” denildiğini aktararak mücadelesini yürüten Berfo Ana’nın dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ile Dolmabahçe Sarayı’nda görüştüğünü ve Tayyip Erdoğan’ın talimatı ile Cemil Kırbayır’ın akıbetini araştırmak üzere bir Meclis Araştırma Komisyonu kurulduğunu hatırlattı. Damla Uğantaş, şunları söyledi:

“Kurulan komisyon, yürüttüğü titiz çalışma sonucunda 350 sayfalık bir rapor hazırladı. Raporda Cemil Kırbayır’ın gözaltındayken işkence ile hayatını kaybettiği ve bedeninin ölümüne sebebiyet veren kamu görevlilerince ortadan kaldırıldığı kayıt altına alındı. Böylece Cemil’in gözaltında kaybedildiği resmiyet kazandı. Komisyon ayrıca düzenlediği raporla birlikte Kars Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Aynı Erdoğan iktidarında 10 yıl sürüncemede bırakılan dosya, zaman aşımı gerekçesiyle kapatıldı. İnsan Hakları Derneği avukatlarının kararın kaldırılması ve şüpheliler hakkında kamu davası açılması başvurusu ise reddedildi. Bunun üzerine aile Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu.”

‘Tüm kayıplarımızdan vazgeçmeyeceğiz’

Cemil Kırbayır için mücadele yürüten abisi Mikail Kırbayır’ın 6 aydır her cumartesi kelepçelenerek gözaltına aldığını dile getiren Damla Uğantaş, “967. haftamızda bir kez daha söylüyoruz: bizi insan kılan temel hak ve özgürlüklerimizden vazgeçmeyeceğiz. Cemil Kırbayır’dan ve akıbetleri karanlıkta bırakılmak istenen tüm kayıplarımızdan vazgeçmeyeceğiz. Kayıplarımızla buluşma mekanımız olan Galatasaray’dan vazgeçmeyeceğiz. Selam olsun bugün bir kez daha tüm baskıları göğüsleyerek ülkenin dört bir yanında bizimle eş zamanlı sesimize ses katan kayıp yakınları ve insan hakları savunucularına. Selam olsun Avrupa’nın pek çok şehrinde bizimle dayanışmak için sokaklara çıkanlara” diyerek açıklamayı sonlandırdı.