BM’nin 1325 Sayılı kararı kadınlar için barış ve güvenlikte tarihi bir nokta mı?
Kadınların savaş suçlarından korunması ve barış süreçlerine dahil edilmesi için kabul edilen 1325 sayılı karar, bugün hâlâ çatışma bölgeleri için yol gösterici nitelik taşıyor.

MİHRÊBAN SELAM
Halepçe - BM Güvenlik Konseyi’nin 1325 sayılı kararı, 31 Ekim 2000 tarihinde "Kadın, Barış ve Güvenlik" başlığı altında kabul edildi. Bu, Güvenlik Konseyi'nin kadınlarla ilgili aldığı ilk karardı. Silahlı çatışmaların kadınlar üzerindeki olumsuz etkilerini dikkate alan tarihi bir dönüm noktası olarak tanımlandı.
Karar kadınların korunması başlığı altında silahlı çatışmalarda kadınların maruz kaldığı şiddet ve istismarın (özellikle cinsel şiddet) önlenmesini hedefliyor. Ayrıca kadınların, savaş sonrası psikolojik ve fiziksel olarak iyileştirilmeleri için destek mekanizmaları oluşturulmasını da öngörüyor.
‘Kadınları destekliyor’
Özellikle kadınların barış inşa süreçlerinde, müzakerelerde ve yeniden yapılanma faaliyetlerinde aktif olarak yer almasını savunan karar kadınların liderlik rollerine erişiminin de artırılması gerektiğini belirtiyor. Özellikle bugün çatışmalı bölgeler için bir kılavuz niteliğindeki karar kadınlara yönelik savaş suçlarının cezasız kalmaması için adalet mekanizmalarının işletilmesi çağrısında bulunurken kadınların hukuki olarak desteklenmesini de vurguluyor.
Kürt kadınlar için önemi
Kararın özellikle Kürt kadınlar için katkısının olduğu düşünülüyor. 1995 yılında Pekin'de yapılan uluslararası kadın konferansına Kürdistan Bölgesi’nden Pexşan Zengene’nin katılımının, bu kararın şekillenmesine katkı sağladığı düşünülüyor. Konferansta özellikle savaşların kadınlar üzerindeki etkisi ve cinsel şiddetin boyutları dile getirilmiş, Bosna ve Afrika örnekleri sunulmuştu.
1325 Sayılı Kararın Kürdistan Bölgesi’ndeki uygulamaları ise şöyle:
“*IŞİD’in Şengal’e saldırıları gibi olaylarda kadınlara yönelik yapılan şiddet eylemleri, bu karar doğrultusunda daha görünür hale getirilmiş ve kadın mağdurlar için destek çalışmaları başlatılmıştır.
*Kadınların ruhsal tedavisi, sosyal yaşama entegrasyonu ve rehabilitasyonu konusunda konferanslar düzenlenmiş ve karar çerçevesinde çeşitli yardım ve destek programları uygulanmıştır.
*Kadın hakları savunucuları bu kararı kullanarak yerel yasaların değiştirilmesi veya geliştirilmesi için baskı yapmaktadır.”
Dönüm noktası
BMGK 1325 sayılı karar, kadınların savaş ve çatışma ortamlarında sadece mağdur değil, aynı zamanda barışın inşasında da etkili aktörler olarak tanınmasını sağlamış ve onların korunmasını uluslararası hukuki çerçeveye taşımıştır. Bu karar, kadınlara hem fiziksel koruma hem de siyasal katılım imkânı tanıyan önemli bir dönüm noktası olarak tanımlanıyor.
‘Sorunlar aktif bir şekilde tartışıldı’
Avukat Darya Fatah "Güvenlik Konseyi'nin 1325 sayılı Kararı, kadınları silahlı çatışmalarla ilişkilendiren ve her durumda koruyan BM kadın sorunları konferansı sonucunda 2000 yılında kabul edildi. Neyse ki, Kürdistan Bölgesi'nden Pexşan Zengene konferansa davet edildi. Şiddete maruz kalan kadınların korunmadığını söyledi. Kadın haklarının ‘kadın, barış ve güvenlik’ temelinde korunması gerektiğini belirtti” diye konuştu.
Darya Fatah, kadınlar lehine çıkarılan kararların önemine vurgu yaparak özellikle kadınların katıldığı bu konferanslarda sorunların aktif bir şekilde tartışıldığını dile getirdi ve özellikle Êzidîlere karşı yürütülen savaşta kadınlara yönelik çalışmalardan söz etti. Darya Fatah, karar sayesinde birçok kadına destek verildiğini de sözlerine ekledi.