ROJ HOZAN

Qamişlo-Mereş merkezli meydana gelen depremde Özerk Yönetime bağlı bir çok kentte de yıkım yaşandı. En çok yıkımın yaşandığı Halep'in Eşrefiyê ve Şêxmeqsûd mahallelerinden ise 3 bin aile Şehba'ya yerleştirildi. Türk devletinin saldırılarının devam ettiği Kuzey ve Doğu Suriye'de, Şam hükümetinin uyguladığı ambargo yüzünden halk zor durumda bırakılıyor. Tüm bu zorluklara ve kısıtlı imkanalra rağmen halkının yaralarını hızlıca sarmak için depremin ilk anından buyana çalışma yürüten Özerk Yönetim, "İnsanlık için bir aradayız” kampanyası başlattı. Qamişlo Kanton Meclisi Eş Başkanı Yusra Derwîş, deprem sonrası halkın yaşadıklarını ve yaptıkları çalışmaları değerlendirdi.

‘Türk devleti depremle ilgili önlem almadı’

Türkiye'nin deprem bölgesi olduğunu hatırlatan Yusra Derwîş, Türk devletinin herhangi bir önlem almadığını vurgulayarak, “Mereş merkezli olan deprem Kuzey ve Doğu Suriye’yi de kötü etkiledi. Bu depremde Şehba, Şêxmeqsûd, Eşrefiyê ve Helep büyük zarar gördü. Türk devletinin, Kuzey ve Doğu Suriye'de kestiği sular, depremin bizi de etkilemesi için güçlü bir zemin olduğunu düşünüyoruz. Türkiye gibi kendini bu kadar 'gelişmiş' gören bir devlet bu doğa olayına karşı yeterli önlemi almamıştır. Doğal afetlerde devletin veya idarenin sorumluluk alması ve halkını koruması gerekirken, Türk devleti bu sorumluluğu almamış, binlerce insan hayatını kaybetmiş, evleri ve malları büyük zarar görmüştür” dedi.

Özerk Yönetimin aldığı tedbirler

Özerk Yönetimin depreme karşı aldığı tedbirlere aktaran Yusra Derwîş, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bölgede deprem hissedildiğinde insanlar büyük bir korku yaşadı. Özerk Yönetim Yerleştirme Encümenleri, bölge halkını korumak için derhal tedbirler aldı. Bütün il ve ilçelerde binalarda yaşayan insanları tahliye ederek, onların çadırlarda kalması gerektiğini duyurdu. Ayrıca insanların depremden nasıl korunacağına dair bir bilinç oluşturulmaya çalışıldı. Akşam kurulan çadırlarla halk güvenli yerlere yerleştirildi. Öte yandan Heyva Sor sağlık kuruluşu ve iç güvenlik güçlerimiz de herhangi bir duruma karşı halkın haberdar edilmesi ve depremden zarar görmemesi için harekete geçti. Özerk Yönetim, halkımızın güvenliğini ve sağlığını korumak amacıyla sağlık ve güvenlik ekipleri arasında genel bir koordinasyon oluşturdu. Önümüzdeki günlerde Belediye Meclisi ile birlikte binaların durumunu araştırmak üzere bir Mühendislik Komisyonu oluşturduk. Bu kurulun görevi, eski binaları denetlemek, durumlarını belirlemek ve ayrıca yeni binaların durumunu izlemektir. Bu görev tüm bölgede uygulanacak ve depremde zarar gören bina sahiplerine yardım edilecek" dedi.

‘Kampanyalarımız tüm siyasi çıkarlardan bağımsızdır’

Depremzedelerle dayanışmak amacıyla başlattıkları kampanya hakkında ada bilgi veren Yusra Derwîş, çalışmalarının siyasi çıkarlardan uzak olduğunu dile getirerek, “Özyönetim tarafından başlatılan 'İnsanlık için bir aradayız' adlı yardım kampanyası, depremzedelere hizmet vermeyi amaçlıyor. Kampanyamız bütün siyasi çıkarlardan uzak, insanlığa hizmet amacıyla başlatılan bir kampanyadır. Halkımız bu kampanyaya güçlü bir şekilde destek verdi. Sadece Kuzey ve Doğu Suriye halkına değil, aynı zamanda Kuzey Kürdistan’daki depremzedelere de destek de bulunmak istiyoruz. Ne yazık ki hükümetler bize yardım etmek için kapıları açmadılar. Çünkü dünya üzerindeki hakim güçlerin siyasi hedefleri var ve kendi çıkarlarını ön planda tutuyorlar. Türk devletinin, Kuzey ve Doğu Suriye’de baya sınırı var ve sınırlardan yardımların geçmesine izin vermiyor. Biz Öz Yönetim olarak halkımıza güveniyor ve bugünleri dayanışma içinde atlatacağımızı söylüyoruz. Öz Yönetim olarak tüm imkanlarımızı seferber ederek halkımızı bu acı olaylardan koruyacağız” şeklinde konuştu.