Savaş, kadınları hem evlerinden hem de geçim kaynaklarından etti

Lübnan’da İsrail’in saldırıları nedeniyle evlerinden edilerek sığındıkları okullarda zor koşullarda yaşamlarını sürdüren kadınlar, saldırılar nedeniyle geçim kaynaklarından da olduklarını anlattı.

FADİA JUMAA

Beyrut – Lübnan’da halk, uzun yıllar sürmüş olan iç savaşın siyasi, ekonomik ve sosyal etkileriyle mücadeleye devam ederken İsrail saldırıları nedeniyle yeniden yerinden edilmelere maruz kaldı. Güney Lübnan'da özellikle sınır köyleri ve kasabalarında yerinden edilen aileler, geçim kaynaklarını da kaybetti. Özellikle tarımsal faaliyetlerde bulunan kadınlar, saldırılar nedeniyle meyve ve zeytin bahçelerinde istedikleri üretimi de sağlayamadı.

‘Zeytin hasadından faydalanamadık’

Lübnan-Filistin sınırındaki Aita Al-Şaab kasabasından Wadi'a Tahini, “Yaşadığım kasaba İsrail saldırıları nedeniyle bombalanan ve yıkılan yerlerden biri. Saldırılar nedeniyle zeytinler zarar gördü. Bu yıl zeytin hasadından ve yağ üretiminden faydalanamadık. Başta buğday olmak üzere geçim kaynaklarımız zarar gördü ve zeytin sezonunu da kaybettik” dedi.

‘Ana geçim kaynağımızı da bu yıl kaybettik’

Bint Cbeil'den Nihad Harb da, bombardıman sonucu çıkan yangınlar nedeniyle topraklarının zarar gördüğünü anlattı. Savaş nedeniyle her şeyin zarar gördüğünü söyleyen Nihad Harb, “Meyve bahçelerine girdik ve hiçbir şey bulamadık. Bizim ana geçim kaynağımız zeytin hasadıydı. Ancak bu yıl  ne yazık ki bunu kaybettik” diye konuştu.

‘Savaş geçim kaynaklarımızı da kesti’

Sınır kasabası Beit Lev'den  Zemzam Saeed Najiba da, yerinden edildiklerini ve Tire şehrindeki bir okulda yaşamak zorunda kaldıklarını anlattı. Zeytin toplamak için kasabaya dönemediklerini dile getiren Zemzam Saeed Najiba, şunları ifade etti: “Yengem tüm risklere rağmen gidip topladı. Önceki yıllarda zeytin önemli geçim kaynağımızdı. İnek çiftliğimiz var ama yarısı zarar gördü. Birkaç ineğimizi onları önemseyen insanlara bıraktık ama onlardan ne süt ne de peynir yapmak için yararlanamıyoruz. Savaş bizi sadece evlerimizden uzaklaştırmakla kalmadı aynı zamanda geçim kaynaklarımızı da kesti.”

‘Her türlü yardıma muhtacız’

Beit Lev'den Siham Hammoud ise, eşinin vefatından bu yana ailenin geçimini üstlendiğini anlatarak, şunları ifade etti: “Tütün işinde çalışıyordum, ayrıca kekik üretiyor ve zeytin satıyordum. Eşim vefat etti ve hasta bir kızım var. Tire şehrindeki bir okulda yaşıyoruz. Kasabamıza gidemediğimiz için her türlü yardıma muhtaç, yerinden edilmiş insanlarız.” Gece gündüz demeden hava bombardımanının devam ettiğini belirten Siham Hammoud, “Hiçbir yere çıkamıyoruz. Çok sayıda insan öldü, çok sayıda ev de yıkıldı. Bu şartlarda ne canımızı, ne malımızı kontrol altına alamıyoruz” dedi.

‘Ateşkes olduğunda kasabaya döndüm yeniden yerimizden edildik’

Sınırdaki El Bustan kasabasından Barkat Risha'dan Noha Al-Kazem de bir kısmı sınırda yer alan zeytin bahçelerinden zeytin toplayamadıklarını anlattı. Noha Al-Kazem, şunları aktardı: “Yarin kasabasında bir zeytinliğim vardı ve ailemle birlikte her yıl gider zeytinleri toplardık. Orada pay sahibiydim. Çocuklarımı geçindirmek ve okul malzemelerini temin etmek için ayrıca petrol satardım. Ancak savaş çıkınca Beyrut'a göç etmek zorunda kaldık. Çocuklarımı buradaki okullara kaydettirdim. Bir ara ateşkes olduğunda kasabaya döndüm ancak bombardıman devam ettiği için yeniden yerimizden edildik. Çok sayıda keçilerim vardı ve yarısı savaş sonucu öldü. Bombalama sonucu 90 keçimizi kaybettik. Oğlum ve eşim Al-Qawzah kasabasındalar ve biz de burada okullardayız."