SÎBÎLYA EL-ÎBRAHÎM

Rakka- Kuzey ve Doğu Suriye'nin Rakka kentindeki kadınlar, Husilerin insan hakları savunucusu Fatima Al-Arouli'ye verdiği idam cezasını kınadı ve tüm insan haklarını tehdit eden bu cezanın uygulanmasının durdurulması için ortak ses çıkarma çağrısında bulundu.

Zenubya Kadın Topluluğu Sözcüsü Buthaina Abdo, idam cezasına tepki göstererek, “Yemen'de kadınların maruz kaldığı işkence ve cinayetlerin en ağır türlerini IŞİD çetelerinin kontrolünde yaşadık. Bu idam cezası Husilerin kadınlara karşı uyguladığı ilk suç değil. Sana'yı kontrol altına aldıklarından bu yana 350 kişi uluslararası sessizlik ortamında ölüm cezasına çarptırıldı” dedi.

‘Husilerin ve Türk devletinin ortak noktasını görebiliyoruz’

Türk devletinin işgal ettiği Efrin’de tutuklanan iki kadına idam cezası ve 8 kadına da hapis cezası verdiğini hatırlatan Buthaina Abdo, “Husilerin ve Türk devletinin burada ortak noktalarını görebiliyoruz. Özgürlüklerin yok edilmesi, bastırılması ve terörün yayılmasına dayalı bir madalyonun iki yüzüdürler. Özgürlük ve demokrasiye özlem duyan halklarda korku yaymayı amaçlıyorlar. Savaş suçları ve insanlık dışı suçlar listesinde yer alan bu durum, tüm uluslararası sözleşme ve kanunların açık bir ihlalidir” şeklinde konuştu.

‘Birlikte hareket etmeliyiz’

Kadınların Fatima Al-Arouli’ye destek vermesi çağrısında bulunan Buthaina Abdo, sözlerini şöyle tamamladı: “Fatima Al-Arouli’ye yönelik idam cezasının infazının engellenmesi için kadınlar olarak birlikte hareket etmeliyiz. İşgal altındaki topraklarda veya başka yerlerde kadınlara karşı işlenen suçlara karşı uluslararası insan hakları kurum ve kuruluşları sorumluluklarını yerine getirmelidir.”

‘Kadınların iradesini kırmaya çalışıyorlar’

Zenubya Kadın Topluluğu Üyesi Kafya Kurdi, Fatima Al-Arouli’ye verilen idam cezasına tepki göstererek, "Türk işgal grupları ve Husiler hak ihlali politikası izliyor. Kadınlara idam cezası verilmesi bunun açık delilidir. Kadınların iradesini kırmaya çalışıyorlar ve açık bir şekilde dünyanın gözü önünde insanlık dışı ihlallerde bulunuyorlar. Özellikle gerçeği ortaya çıkarmak isteyen, adaletsizliği ve ötekileştirilmeyi reddeden kadınların iradesini bastırmak istiyorlar. Bu ihlaller tüm dünyanın gözü önünde yaşanıyor ve büyük güçlerin bunlara sessiz kalmasının tek bir açıklaması var; o da faillere kadına karşı suç işlemeye yönelik yeşil ışık yakılmasıdır. Peki insan hakları nerede?” diye sordu.  

‘Kararı durdurmak için dayanışma içinde olunmalı’

Zenubya Kadın Topluluğu Şehir Komitesi Yöneticisi Hasina Kamal ise insan hakları aktivisti Fatima Al-Arouli'ye verilen idam cezasını "insanlığa karşı korkunç bir suç ve tüm dünya için bir utanç" olarak değerlendirdi. Asılsız iddialarla Fatima Al-Arouli hakkında verilen idam kararının özelde kadın hakları ve genel olarak da insan haklarının açık bir ihlali olduğunu kaydeden Hasina Kamal, “Bu kararın uygulanmasını durdurmak, hakikatin sesini yükseltmek ve gerçekleri ortaya çıkarmak için kadın örgütlerinin bir araya gelerek dayanışma içinde olması gerekiyor” çağrısında bulundu.

Uluslararası topluma çağrı

Zenubya Kadın Topluluğu Eğitim Komitesi Yöneticisi Fawza Al-Hamoud da idam kararına tepki göstererek, şu ifadelerde bulundu: “İdam kararı uluslararası yasa ve sözleşmelerle çelişen bir karar. Kuzey ve Doğu Suriyeli kadınlar olarak Yemenli kadınlarla dayanışmamızı ve yanlarında olduğumuzu beyan ediyor, onlara karşı işlenen suçları ve ihlalleri kınıyoruz. Fatima Al-Arouli hakkında verilen idam kararının kaldırılması için uluslararası toplum üzerine düşeni yapmasını istiyoruz.”