‘Kayyımların tahribatı kültür sanat çalışmaları ile onarılır’

Kürdistan’da kayyım eliyle sistematikleşen asimilasyon politikalarına dikkat çeken sanatçı Sema Özel Asi, yerel seçimlerde belediyelerin geri alınması ile ilk olarak kültür sanat kurumlarının aktif hale getirilmesi gerektiğini ifade etti.

MEDİNE MAMEDOĞLU

Amed- Kürdistan’da HDP’li belediyelere 2016 ve 2019 seçimlerinde iki dönem atanan kayyımlarla, yürütülen özel savaş politikaları daha da yoğunlaştı. Kayyımların ilk hedefi belediyeler bünyesinde çalışma yürüten kadın kurumları ve kültür sanat alanlarını kapatmak oldu. Kadın kurumlarını kapatan, kültür sanat alanında çalışma yürüten kişileri de işten atan kayyım bu noktada son 8 yılda kültür sanat adına yaptığı bütün çalışmalarında asimilasyonu hedefledi. Bölgede milyonluk harcamalara varan festivaller ve etkinlikler düzenleyen kayyımlar, bu çalışmalarda Kürt halkının ana dili veya kültürüne dair ise tek tek bir adım atmadı.

Festivallere milyonlar harcadılar!

Kayyımlar bu süreçte, Türk milletçiliği ile bilinen sanatçıların yer aldığı konserler organize etti. ‘Sur kültür yolu festivali’, ‘Karpuz festivali’, ‘Üzüm festivali’ veya ‘Yayla festivali’ gibi çalışmalarla gündeme gelen kayyımlar bu etkinliklere milyonlarca lira para harcadı. Kürtlerin diline ve sanatına dair herhangi bir çalışma yürütmeyen kayyımlar, bunu yapmak isteyen kesimlere de engel oldu. Birçok ilçede Kürtçe tiyatro ya da konser vermek isteyen sanatçılara herhangi bir alan tahsis edilmedi. Kayyımın işten çıkardığı Kürt sanatçılar oluşturdukları alternatiflerle kendi ana dillerinde çalışmalar yürütmeye devam etti. Yaklaşan yerel seçimleri, bölgede yaşananları Sema Özel Asi, ajansımıza değerlendirdi.

Kayyıma rağmen pes etmediler!

Mardin’de bulunan Mezopotamya Kültür Sanat Derneği’nde eğitmen olarak çalışma yürüten Sema Özel Asi, 2016 yılında kayyım atanmadan önce Kızıltepe Belediyesi’nde sanat çalışmaları yürütüyordu. Kayyım atanmasıyla işten çıkarılan Sema Özel Asi, bir grup Kürt sanatçı ile açtıkları dernekte kültür sanat etkinliklerine devam ediyor. Burada 7’den 70’e bütün yurttaşlara enstrüman ve Kürtçe şarkı eğitimi veren Sema Özel Asi, kayyımlara rağmen ana dillerinden ve çalışmalarından vazgeçmediklerini aktarıyor.

‘Özgür sanat çalışmaları yürütüyorduk’

Kayyımların ilk olarak kendilerini hedef aldığını ifade eden Sema Özel Asi “Kayyım atanmadan önce kültür ve sanat alanında çok ciddi, etkili çalışmalar yürütüyorduk. Kurumlarımız hem tiyatro hem ana dilde hem de müzik alanında çok kalıcı çalışmalar yapıyorduk. O dönem imkânlarımızda daha çoktu. Bu çalışmalarımız hem gençlerin hem de çocukların yoğun ilgisini çekiyordu. Her alanda yaptığımız çalışmalar halk tarafından büyük beğeni görüyordu. Özellikle çalışmalarımızı kendi ana dilimizde yapmamız bizleri de halkı da çok mutlu ediyordu. Ben o dönemler Ali Temel Sanat Derneği’nde çalışıyordum. O zaman her gün halkın içinde halkla birlikte sanat yapıyorduk. Özgür bir sanat ve özgür bir çalışma yürütüyorduk, halkta bunu çok net görüyordu” dedi.

‘Bize dilimizi unutturmak istediler’

Kayyımların bu çalışmaların içini boşaltma hedefiyle koltuğuna oturduğuna dikkat çeken Sema Özel Asi, “O süreçte çok sayıda arkadaşımız gözaltına alındı, yine sürgüne giden arkadaşlarımız oldu. Bu süreçte yapılan bütün çalışmalar asimilasyona dönük oldu. Kızıltepe gibi insanların Türkçe konuşmadığı ilçeye Türk sanatçılar getirildi. Kürt halkına dair her şeyi yok edip unutturmak istediler. Bunu da konserler ve festivallerle yapmak istediler” şeklinde konuştu.

‘Dur dedikleri noktada daha çok çalıştık’

Kayyım saldırılarına rağmen ne halktan ne de yaptıkları sanattan bağlarını koparmadıklarını aktaran Sema Özel Asi, şunları söyledi: “Hem bir kadın hem de bir sanatçı olarak bizler buna karşı durup, mücadele ettik. Halk sanatı ve değerleri ile var. Bizler bu değerlerimizi korumak ve yaşatmak için her şeyi yaptık. Bu süreçten sonra yeniden çalışmaya başlamak kolay olmadı ama biz asla pes etmedik. Şimdi de her alanda çalışmalarımızı yürütüyoruz. Onların yok etmek istediği hiçbir alanı boş bırakmadık. Bundan sonra da bırakmayacağız.”

‘Köylerde sanat evleri açılmalı’

Belediyelerin geri alınıp, kayyımların gitmesi ile eşbaşkanların ilk olarak kültür sanat alanında çalışmalar yürütmesi çağrısında bulunan Sema Özel Asi, bu noktada kurumların her yerde yeniden açılması ve köylere ‘sanat evleri’ yapılması önerisinde bulundu. Ancak bu şekilde yıllardır var edilmek istenen asimilasyon politikasını parçalayacaklarını vurgulayan Sema Özel Asi, “Bu süreçte daha güçlü çalışmalar yürütmeliyiz. Sanatın her alanında çalışmalar yapıp, kurumlarımızı büyütmeliyiz. Kürt sanatına dair her alanında kurslar verilmeli ve eğitimler yapılmalıdır. Ancak bu şekilde bu asimilasyon politikasını yok edebiliriz. Çocuklarımıza, gençlerimize bu şekilde ana dilini ve değerlerini aşılayabiliriz. O yüzden ilk çalışmamız ve adımımız bu noktadan olmalı. Bu da hiç durmadan daha üretken bir şekilde devam etmeli” dedi.