Meryem İbrahim: Toplumsal Sözleşme Suriye krizine karşı radikal bir çözüm

Hazırlanan Kuzey ve Doğu Suriye Toplumsal Sözleşmesi’nin Suriye krizine radikal bir çözüm niteliğinde olduğunu belirten Meryem İbrahim, “Sözleşmeyle kadınların hakları güvence altına alınacak” dedi.

YUSRA AL-EHMED

Rakka – Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi Genel Meclisi, 134 maddeden oluşan Toplumsal Sözleşmeyi 12 Aralık’ta onayladı. Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi Sosyal Hizmetler Kurulu Eş Başkanı Meryem Îbrahîm, konu hakkında ajansımıza değerlendirmelerde bulundu. 

Toplumsal Sözleşme’nin 134 maddeden oluştuğunu belirten Meryem İbrahim, “Sözleşme kadınların özgürlüğünü güvence altına alır, tüm haklarını korur, toplumda ve her alanda cinsiyetler arasında eşitliği garanti eder. Sözleşme Suriye'nin özgürlüğünü, barışını, istikrarını ve birliğini garanti eder, halkın sesini ve taleplerini temsil eder” dedi.

‘Radikal çözümü temsil ediyor’

Sözleşmenin Suriye'deki halkın birliğine odaklandığına vurgu yapan Meryem İbrahim, “Bu sözleşmenin onaylanması, 2011'den beri devam eden Suriye krizine uygun çözüm mekanizmaları bulmak için bir girişim olarak kabul ediliyor. Aynı zamanda Türk devletinin Kuzey ve Doğu Suriye bölgelerine yönelik baskı ve tehditlerine karşı radikal bir çözümü temsil ediyor” şeklinde konuştu.  Meryem İbrahim, Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetiminin, Toplumsal Sözleşmenin yeniden formüle edilmesi için küçük komiteler oluşturduğunu belirterek, şunları kaydetti:

“Genişletilmiş komitede tartışmalar yürütüldü. Çoğulcu ve merkezi olmayan bir Suriye'nin inşasına yönelik etik, demokratik bir sistemin oluşması için hazırlanan taslak, Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi Genel Meclisi’nin onayına sunuldu. Tüm Suriyeli partilerin mutabakata vardığı bir anayasa olması halinde toplumsal sözleşmede değişiklikler yapılabilir.”

‘Sözleşme her kesimin haklarını koruyor’

Sözleşmenin her mezhep ve inançtan tüm kesimlerin haklarını, kimliklerini ve kültürlerini koruduğuna işaret eden Meryem İbrahim, uzlaşı ve bir arada yaşama ilkesini hayata geçirmeyi amaçlamasıyla sözleşmenin bir ilk olduğuna vurgu yaptı. Meryem İbrahim, “Tarihte Êzidîler ve Ermeniler birçok soykırım ve katliama tanık oldu. Çağlar boyunca kimlikleri ve kültürleri ötekileştirildi, ana dillerinde konuşmaları engellendi. Yani inançlarına, etnik kökenlerine, ırklarına, kültürlerine dayalı birçok ihlaller yaşandı” dedi. 

‘Kadınlar devrimle ilerledi’

Sözleşmenin, kadınlar ve hakları üzerindeki önemine de vurgu yapan Meryem İbrahim, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Kuzey ve Doğu Suriye’deki kadınlar Rojava Devrimi’nden önce uzun yıllar boyunca baskılar yaşadı. Rojava Devrimi’nde kadınların ortaya koyduğu direnişle tüm bu baskılar sona erdi. Kadınlar yeniden başladı ve önemli başarılara imza atarak özgürlüğe doğru ilerledi. Bu da kadınların diplomatik, siyasi ve askeri gibi her alanda öncü ve liderlik rolünü oynayabildiğini kanıtladı. Başta kadınlar olmak üzere Suriye'nin kuzey ve doğu bölgesindeki tüm halkların bilinç ve iradeye sahip olması gerekiyor. Toplumsal Sözleşme bu hassas aşamada kadınların haklarını güvence altına alacak. Sözleşme, bölgede güvenlik ve istikrarın sağlanmasının yolu da olacaktır.”