İzmir– JINNEWS muhabiri Nazlıcan Yıldız’ın Özgür Öğrenci İnisiyatifi faaliyetleri gerekçe gösterilerek   6 Şubat tarihinde tutuklandığı “örgüt üyeliği” iddiasıyla yargılandığı davanın ilk duruşması Bayraklı 21’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmayı Nazlıcan Yıldız’ın ailesi, İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi, Halkların Demokratik Partisi (HDP) İl yöneticileri ve gazeteciler de takip etti.

‘İnisiyatifin faaliyetleri öğrenci sorunlarını kapsıyordu’

Kimlik tespitiyle başlayan duruşmada söz alan Nazlıcan Yıldız, inisiyatifin bir talimatla kurulmadığını, faaliyetlerinin öğrenci sorunlarını kapsadığını, yasal çerçevede barışçıl eylemler gerçekleştirdiğini söyledi. İnisiyatifin bir çekirdek kadrosu olmadığını, kararlarını birlikte aldıklarını ifade eden Nazlıcan Yıldız, aile ve arkadaşları tarafından kullanılan Nujin adının kod isim olmadığını, Nüfus Müdürlüğü tarafından kabul edilmediği için Nazlıcan isminin kendisine verildiğini dile getirdi. Nazlıcan Yıldız ayrıca, isim değişikliği için Asliye Hukuk Dairesi’nde devam eden dosyasının da bulunduğunu ekleyerek tahliyesini talep etti.

Savcı tutukluluk halinin devamını istedi

Daha sonra konuşan gizli tanık 900’ün ifadesine geçildi. Gizli tanık, Nazlıcan Yıldız’ın adının herkes tarafından Nujin olarak bilindiğini, örgüt talimatıyla İnisiyatifin içinde yer aldığını ancak örgüte kazandırdığı kişiler hakkında bilgi sahibi olmadığını iddia etti. Dosya kapsamında yargılanan ve tanık olarak dinlenen Ayhan Bakır da inisiyatifin talimatla kurulmadığını, Nazlıcan Yıldız’ın inisiyatif üyesi olduğunu ve yasal kapsamda öğrenci sorunlarına ilişkin basın açıklamaları gerçekleştirdiklerini söyledi.

Savcı ise, inisiyatifin talimatla kurulduğuna dair delillerin araştırılması, ifadeden çekilen Buse Aslan’ın adresinin tespit edilerek mahkemeye getirilmesine ve Nazlıcan Yıldız’ın tutukluluk halinin devamını istedi.

‘Gizli tanık ifadeleri somut delil içermiyor’

Nazlıcan Yıldız’ın avukatlarından Serhat Işık, Nazlıcan Yıldız’ın isim değişikliğine ilişkin dosyasını sunarak gizli tanık ifadelerinin somut deliller içermediğini, İnisiyatifin YÖK’ün kuruluş tarihi olan 6 Kasım 2021’de kurulmasının bile örgüte eleman kazandırmak değil öğrenci sorunlarına dair kurulan öğrenci örgütü olduğunu gösterdiğine dikkati çekti.

‘Eylemler yasal içeriklidir’

Nazlıcan Yıldız’ın inisiyatifin dijital medya hesaplarını içeren telefona sahip olmadığını, telefonun İP adresinin dahi alınmadan suçlamanın yöneltildiğini belirten Serhat Işık, ayrıca suçlamaya konu olan eylemlerin yasal olduğunu içeriklerinin de öğrenci sorunlarını kapsadığını dile getirdi.

Nazlıcan’ın örgüte kazandırdığı iddia edilen bir kişinin dahi isminin verilmediğine vurgu yapan Serhat Işık, ajandasında bulunan iş bölümüne dair belgelerin ise İnisiyatif kapsamında yapılan eylemlere dair olduğunu söyledi. Serhat Işık, böyle bir durum olsa bile ajandaya yazılamayacağını ifade ederek tahliye talep etti.

‘İddianame kasıtlı bir şekilde hazırlandı’

Avukat Aryen Turan da gizli tanığın beyanında Nazlıcan Yıldız’ı nereden tanıdığını hangi sebeple tanıdığını belirtmesinin zorunlu olduğunu ve birçok soruya cevap vermediğini kaydederek, tanık beyanının çarpıtıldığını sözlerine ekledi. Aryen Turan, inisiyatif eylemlerinin suç unsuru kabul edilemeyeceğini vurgulayarak, tape ve fiziki takip kayıtlarının çarpıtıldığını dile getirerek, gazetecilik bölümü öğrencisi olan Nazlıcan Yıldız’ın emniyet soruşturmasında JINNEWS’te çalışmasının da örgüt talimatıyla başlamasını içeren ibarelere yer vermesinin de iddianamenin kasıtlı şekilde hazırlandığını gösterdiğinin altını çizdi.

Savunmaların ardından duruşmaya ara verildi. Aradan sonra mahkeme heyeti, Nazlıcan Yıldız’ın telefonundan 2020-2022 yıllarına ait kayıtların çıkarılmasına, yurtdışı yasağı ve adli kontrol şartı ile tahliyesine karar verdi.