İstanbul- İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Hapishaneler Komisyonu, hasta mahpuslar için her hafta yaptığı “F Oturumu”nun 597’ncisini Menemen R Tipi Cezaevi’nde tutulan ağır hasta tutuklu Muhlise Karagüzel için gerçekleştirdi. Eylemde “Hasta mahpuslar serbest bırakılsın”, “Muhlise Karagüzel serbest bırakılsın”, “Tedavi haktır engellenemez” sloganları atıldı.

‘Cezaevleri ölüm evleri olarak anılıyor’

Bu haftaki basın açıklamasını İHD üyesi Meryem Bars okudu. Erzincan L Tipi Kapalı Cezaevi’nde gırtlak kanseri teşhisi konulan 70 yaşındaki hasta tutsak Şakir Turan’ın tedavi için sevk edildiği Erzincan Araştırma Hastanesi’nde 30 Ağustos sabahı yaşamını yitirdiğini hatırlatan Meryem Bars, “Cezaevlerinin ‘ölüm evi’ olarak anılmasını doğrulayan bir örnek daha eklendi” dedi.

Cezaevi koşullarında hasta tutsakların tedavi ve sağlığa erişiminin sağlanmadığı gibi var olan sorunların çözümü konusunda yetkililerin isteksiz davrandığını söyleyen Meryem Bars, “Bu durum tedavi edilebilir hastalıkların ölümle sonlanmasına neden olmakta ve artan mahpus ölümleri bunu net olarak ortaya koymaktadır. Her hafta olduğu gibi bu hafta da yetkililere mahpusların sağlık ve yaşamını koruyacak önlemleri almak zorunda olduklarını hatırlatıyoruz” diye konuştu.

‘Üç defa kalp krizi geçirdi’

Meryem Bars, Menemen R Tipi Cezaevi’nde tutulan 61 yaşındaki ağır hasta tutuklu Muhlise Karagüzel’in durumunu şu şekilde aktardı:

“Bir Barış Annesi olarak yürüttüğü faaliyetlerinden dolayı suçlanarak tutuklanan ve tutuklandıktan sonra üst üste üç defa kalp krizi geçiren Muhlise Karagüzel kalp, diyabet, hipertansiyon, astım, bel ve boyun fıtığı hastasıdır. Kan şekeri çok yükseldiği için günde dört defa insülin iğnesi yapılmaktadır. Şeker yüksekliği gözlerine ve böbreklerine zarar vermiş olduğu için şiddetli ağrılar çekmekte, astım hastalığına bağlı olarak nefes almakta zorlanmakta ve uyuyamamaktadır. Yüzde 90 engelli raporu bulunan Muhlise Karagüzel için diyet beslenme gerekmesine rağmen bu ihtiyacı karşılanmamakta, bu durum sağlık sorunlarını artırmaktadır.”

‘ATK raporuna rağmen serbest bırakılmıyor’

Gözlerindeki rahatsızlık nedeniyle defalarca göz anjiyosu yapılan Muhlise Karagüzel’e doktorları tarafından acilen ameliyat olması gerektiğinin söylendiğini aktaran Meryem Bars, şöyle devam etti:

“Ancak hapishane koşullarında yeterli bakım verilemeyeceği için bu ameliyat sırasında gözlerini kaybetme ihtimali bulunduğundan ameliyat edilememiştir. Kızının komisyona verdiği bilgilere göre; Muhlise Karagüzel, sağlığı ağır risk altında olduğu için dört ay önce Kayseri Bünyan Kadın Kapalı Hapishanesi’nden tedavi amaçlı olarak Menemen R Tipi Hapishanesi’ne sevk edildi. Tek başına kalamayacak olmasına ve 4 ay önce Kayseri Adli Tıp Kurumu (ATK) tarafından verilen yüzde 90 engelli ve hapishanede kalamayacağına dair rapora rağmen serbest bırakılmadı. Ve sevk edildiği Menemen R Tipi Ceza İnfaz Kurumu’nda tek başına tutuluyor. Tek kişilik hücrede tutuluyor olması onun yaşamına yönelik riski artırdığı için ailesi olarak Karagüzel’in derhal serbest bırakılmasını istediklerini söyleyen kızı, annesinin sağlık ve yaşamının korunması için yardım istemektedir.”

Yetkililer göreve kamuoyu duyarlılığa çağrıldı

 Ağır sağlık sorunlarına rağmen Muhlise Karagüzel’in tek başına tecrit altında tutulmasının yalnız başına ölüme terk edildiğini düşündürdüğüne vurgu yapan Meryem Bars, “Hapishane koşullarında gerekli tedavi ve bakımı sağlanamayan ve her an yeni kalp krizi riski ile yaşayan Muhlise Karagüzel’in serbest bırakılarak tedavisinin dışarıda sürdürülmesi sağlık ve yaşam hakkının korunması bakımından zorunluluk halini almıştır” dedi.

Meryem Bars, Muhlise Karagüzel ve tüm hasta mahpusların serbest bırakılarak sağlık ve yaşam haklarının korunması için yetkilileri göreve, kamuoyunu da duyarlılığa çağırdı.