AFAD’a tepki gösteren depremzede: İnsanlar yardım çığlığı ata ata öldü

Depremde yıkılan evlerinden eşi ve kızıyla birlikte kendi çabalarıyla çıkan Ayşe Yıldırım, “Ekipler zamanında ulaşsaydı belki de herkesi kurtarabilirlerdi. Çıkan kendi çabasıyla çıktı çıkamayan yardım çığlığı ata ata öldü” dedi.

MEDİNE MAMEDOĞLU

Semsûr - Mereş merkezli yaşanan iki depremin büyük yıkıma neden olduğu Semsûr’da binlerce bina yıkıldı. Merkez, köy ve ilçelerde büyük yıkımın yaşandığı kentte AFAD’ın açıklamasına göre arama kurtarma çalışmaları sona erdi. Can kaybı sayısına ilişkin resmi bir açıklamanın yapılmadığı kentte enkaz kaldırma çalışmaları ise devam ediyor.

‘Eşim duvarı tekmeleyerek bizleri çıkardı’

Deprem, geride binlerce hikaye ve yaşanmışlık bıraktı. Bu hikayelerden biri de Ayşe Yıldırım’ın yaşadıkları. Eşi ve kızıyla kendi çabalarıyla yıkılan evlerinin enkazından çıkabilen Ayşe Yıldırım, yıkılan 5 katlı bir binanın 4’üncü katında oturduklarını söyleyerek, deprem sabahında yaşadıklarını şöyle anlattı:

“Evin sallanmasıyla ben direk kalktım ‘deprem oluyor’ deyip eşimi kaldırdım. Duvar köşesinde kızım yatıyordu ben kızımın yanına eşim de benim yanıma uzandı. O şekilde iki üç sallantıdan sonra 5 katlı apartman yıkılmaya başladı. O çöküşle apartman yol tarafına savruldu. Tek şansımız duvarın o tarafa düşmesiydi. Biz dakikalarca o enkaz altında kaldık. Eşim yanımızda bulunan duvarı tekmeleye tekmeleye bizleri çıkardı. En son ben çıktım. Eşimin ayağında çatlak oluştu benim de kolumda yaralar. Kızımın da yüzü gözü kanlar içindeydi. Çıktığımızda her yerde çığlıklar, ağlamalar yükseliyordu. Enkazlardan yardım çığlıkları geliyordu.”

‘O gece tam bir tufan gibiydi’

Enkazlardaki yardım çığlıklarının iki gün sonra kesildiğini söyleyen Ayşe Yıldırım, kendi apartmanlarının hem üst hem de alt katından sesler geldiğini ancak iki gün sonra o seslerin kesildiğini belirtti. AFAD ekiplerinin arama kurtarma çalışmalarını geç başlatmasına tepki gösteren Ayşe Yıldırım, “Bizler kendi imkânlarımızla enkazdan çıktık. Biz enkaz altında kaldığımızda çok az bir boşluğumuz vardı doğal olarak nefes alamıyorsunuz. İnsanlar günlerce o enkazların altında kaldılar. O gece tam bir tufan gibiydi duvarlar üstümüze üstümüze geldi” dedi.

‘Adıyaman üç gün boyunca sahipsiz kaldı’

Adıyaman’ın depremde üç gün boyunca unutulup sahipsiz bırakıldıklarına dikkat çeken Ayşe Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü: “Biz baştan beri şunu söylüyoruz; ekipler zamanında ulaşsaydı belki de herkesi kurtarabilirlerdi. Ama geç geldiler o kadar insan öldü. Çıkan kendi çabasıyla çıktı çıkamayan yardım çığlığı ata ata öldü. Çoğu insanlar bu şekilde yaşamını yitirdi. Komşularımdan da ilk günlerde çok ses geliyordu ama sonradan sesler kesildi. Ekipler erken gelseydi bu kadar ölüm yaşanmazdı. Adıyaman’ı duymadılar diğer insanlar da zor durumdaydı ama burası 3 gün sahipsiz bırakıldı. Bizi kendi insanlarımız kurtardı. Kendimiz kepçe getirerek insanları enkaz altlarından çıkarmaya çalıştık. Günlerce bu böyle devam etti.”