Haber Merkezi- İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik 7 Ekim’den bu yana başlattığı saldırılar devam ediyor. İsrail ordusunun ayrıca Gazze'nin güneyindeki Han Yunus bölgesine yönelik saldırılarını havadan ve karadan sürdürdüğü, kentteki Nasır Hastanesi çevresinin obüs toplarıyla hedef aldığı belirtildi.

Sivillerin sığındığı BM’nin eğitim merkezi vuruldu

İsrail'in, Gazze Şeridi'nin Han Yunus kentinde sivillerin sığındığı Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansına (UNRWA) ait eğitim merkezini de hedef aldığı belirtildi. UNRWA Gazze Direktörü Thomas White, dijital medya hesabından yaptığı açıklamada, yerinden edilmiş on binden fazla Filistinlinin sığındığı eğitim merkezinin vurulduğunu aktardı.

Thomas White, "Gazze Han Yunus'ta çatışmalar tırmanıyor. Yerinden edilmiş on binden fazla kişinin sığındığı eğitim merkezi az önce vuruldu, binalarda yangın çıktı. Büyük kayıp var. Eğitim merkezine giriş çıkışlar 2 gün boyunca engellendi, insanlar mahsur kaldı" dedi. Thomas White açıklamasında, saldırının kim tarafından yapıldığına değinmedi. Thomas White, yaptığı ikinci açıklamada, UNRWA eğitim merkezinin tank saldırısının hedefi olduğunu ve saldırıda 9 kişinin yaşamını yitirdiğini, 75 kişinin ise yaralandığını aktardı.

Mülteci kampında 3 çocuk hayatını kaybetti

Filistin resmi haber ajansı WAFA'da yer alan haberde, İsrail’in havadan Gazze Şeridi'nin orta kesiminde yer alan Nuseyrat Mülteci Kamplarındaki evleri bombaladığı belirtildi. Evlerin enkazından 4 çocuğun cenazesine ulaşıldığı belirtildi.

BM’den İsrail’in Han Yunus’a yönelik saldırısına tepki

Birleşmiş Milletler (BM) İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı ve Acil Yardım Koordinatörü Martin Griffiths, dijital medya hesabından yaptığı paylaşımda, İsrail'in Han Yunus'a yönelik yoğun bombardımanının devam ettiğini belirtti. Martin Griffiths, İsrail için "Kapana kısılmış insanların bölgeyi boşaltmasını istemesi ancak çıkmalarına fırsat vermeden bombalaması tam bir vicdansızlıktır" dedi.

BM Filistin Özel Raportörü Francesca Albanese ise bunun sadece vicdansızlık olmadığını belirterek, "Bu aynı zamanda Uluslararası Ceza Mahkemesinin Roma Statüsü uyarınca çok ciddi bir uluslararası suçtur" diye kaydetti.

Filistin Devlet Başkanı: Askeri bir çözüm mevcut değil

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ve İngiltere Dışişleri Bakanı David Cameron, Ramallah'taki başkanlık binasında bir araya geldi. Görüşmede Gazze Şeridi'ndeki son gelişmeler görüşüldü. WAFA’da yer alan habere göre; Mahmud Abbas, "Gazze, Batı Şeria ve Kudüs'te halkımıza yönelik İsrail saldırılarının derhal durdurulması ve Gazze Şeridi'ne insani yardımın ulaştırılmasının hızlandırılması gerekiyor" dedi. Mahmud Abbas işgal altındaki Batı Şeria'nın durumuna ilişkin ise "Batı Şeria'da işgal güçleri ve terörist yerleşimcilerin saldırılarının durdurulması gerekiyor” diye konuştu.

Batı Şeria veya Gazze Şeridi'nden Filistinlilerin göçe zorlanmasını reddettiğini yineleyen Mahmud Abbas, "Gazze Şeridi için askeri bir çözüm mevcut değil” dedi. "Gazze, Filistin Devletinin ayrılmaz bir parçasıdır” diyen Mahmud Abbas, İsrail'in, Gazze'yi Batı Şeria'dan ayırma, bölme veya yeniden işgal etme planlarının ne kabul ne de söz konusu edilmesinin mümkün olduğunun altını çizdi. Mahmut Abbas, "İsrail işgal makamları, baskıcı uygulamalarına, etnik temizliğine, iki devletli çözümü baltalamaya, terörist yerleşimcilerin suçlarına ve işgal güçlerinin saldırılarına son vermelidir. Filistin'in vergi fonlarına el koymayı bırakmalıdır” diye kaydetti. Mahmud Abbas, güvenlik ve barışın iki devletli siyasi çözüme yönelmekle gerçekleşeceğini vurguladı.

‘Kapsamlı bir barış planı hayata geçirilmeli’

Mahmud Abbas, Davit Cameron’a Filistin Devleti'nin tanınması ve BM’ye tam üye olmasına yönelik çabaların desteklenmesinin uluslararası meşruiyet kararlarına ve Arap Barış Girişimi'ne dayanan siyasi çözümün uygulanması için önemli bir giriş noktası olduğunu söyledi. Uluslararası garantiler ve belirli bir takvimle kapsamlı bir barış planının hayata geçirilmesine değinen Mahmud Abbas, bu planın uygulanması için uluslararası bir barış konferansı düzenlenmesine yönelik Arap ve uluslararası çevrelerin fikir birliği içinde olduğunu ifade etti.

Soykırım davası kararı 26 Ocak’ta açıklanacak

Öte yandan Uluslararası Adalet Divanı (UAD) yaptığı yazılı açıklamada, İsrail'in, Gazze'ye yönelik saldırılarında BM Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi'ni ihlali gerekçesiyle Güney Afrika Cumhuriyeti tarafından açılan davadaki ihtiyati tedbir taleplerine ilişkin kararın Cuma günü açıklanacağını duyurdu.  Açıklamada, tedbir kararının kamuya açık bir oturumda Divan Başkanı Yargıç Joan E. Donoghue tarafından okunacağı belirtildi.

Güney Afrika'nın 29 Aralık 2023 tarihinde Soykırım Sözleşmesi kapsamındaki yükümlülüklerini ihlal ettiği iddiasıyla İsrail aleyhine dava açtığının hatırlatıldığı açıklamada, Filistin halkının Soykırım Sözleşmesi kapsamındaki haklarına daha fazla, ciddi ve telafisi mümkün olmayan zarar gelmesini önlemek amacıyla ihtiyati tedbir talep ettiği belirtildi.