Yoksulluk, kolera, çocuk felci, pandemi, savaş ve bunların üzerine bir de kaçırma, gözaltı, hukuksuz alıkoyma vakalarının hem Husi milisleri hem de Yemen hükümeti tarafından yoğunca yaşandığı Yemen’de kadınlar 2016  yılında kurdukları Tutuklu Anneleri Derneği ile haklarını arıyor. Tutuklu Anneleri Derneği Başkanı Êma El-Selam El-Hac, ailelerin yanında durduklarını ve yakınlarının bırakılması, bulunması için yoğun çalışmalar yürüttüklerini söyledi.

NÛR SERÎB

Yemen – Yemen’de 15 Nisan 2016 tarihinde açılışı yapılan Tutuklu Anneleri Derneği, ülkenin birçok kentinde tutuklu yakınları ile dayanışma içeresinde. Dernek özellikle haksız yere tutuklananların serbest bırakılması, gözaltına alındıktan sonra kendilerinden haber alınamayanların durumu hakkında bilgiye ulaşmak, zorla alıkonulma gibi durumlar karşısında gerekli girişimlerde bulunuyor. Dernek ayrıca çocukları veya yakınları gözaltında olan, kaybettirilen ve zorla alıkonulanların ailelere maddi ve manevi destek sunuyor.

“Kaybettirilenlerin akıbetini araştırıyoruz”

Tutuklu Anneler Derneği Başkanı Êma El-Selam El-Hac, ajansımıza derneklerinin çalışmaları ve faaliyetleri hakkında bilgi aktardı. En başta çalışmalarına Yemen iç savaşı sürecinde karşıt gruplar tarafından yapılan karşılıklı kaçırma, gözaltı gibi olayların yoğunlaşması üzerinden başladıklarının altını çizdi. Özellikle Husi milisleri ile Yemen hükümeti arasında uzun yıllar süren savaşlarda on binlerce Yemenli yaşamını yitirmiş, binlercesi kaybolmuştu. Yemen’de yaşananları anımsatan Êma El-Selam El-Hac, “Derneğimiz zorla kaçırılan, kaybettirilen, gözaltına alınan ve tutuklananların akıbetlerini araştırmak üzerine kurulan bir insan hakları ve insani yardım kuruluşudur” dedi.

“Ailelere gerekli hukuki destek sağlıyoruz”

Ailelere gerekli desteği sunduklarını kaydeden Êma El-Selam El-Hac, “Mağdurların ailelerine özellikle hukuki süreçlerine dair kesinlikle maddi destek sağlanmaktadır. Ailelerde de hesap sorabilme potansiyelini açığa çıkarmak, farkındalık yaratmayı amaçlıyoruz. Psikolojik destek ekiplerimizde var” diye belirtti. İlk başta aralarında kadınların da olduğu 150 kadar tutuklunun ailesi ile birlikte derneklerini açtıklarını kaydeden Êma El-Selam El-Hac, “Hangi partiye üye oldukları ya da dini inanca mensup olduğuna bakılmaksızın hareket ediyoruz” diye konuştu.

“859 kaybolma ve kaçırılma belgelendi”

Tüm davaları ve vakaları belgelediklerini kaydeden Êma El-Selam El-Hac, dernekteki izleme ve dokümantasyon biriminin kayıtlarının son güncellemesinde tüm taraf ve tarafların en az 859 kaçırılma, gözaltına alma ve kaybolma vakasını belgelediğini aktardı. Êma El-Selam El-Hac, sözlerine şöyle devam etti: “Kaçırılan tüm kadınlar ve tutuklular için özgürlük ışığına yönelik mücadelemizde neler sunabileceğimizi tartışıyoruz. Kaçırılanları, tutuklananları kurtarmak için çalışmalar yürütüyoruz. Cenevre Sözleşmesi’nin ilk turu 2020 yılının Eylül ayında gerçekleşti. Bu sözleşmede Yemen’deki bin 420 tutuklunun serbest bırakılması için antlaşma imzalandı. Bunun yanı sıra 2018 yılının Aralık ayında da 15 bin tutuklu için (takas-değişim) görüşmeler de yapılmıştı.”

Bildiri yayınlandı, kampanyalar yürütüldü, nöbetler tutuldu

Êma El-Selam El-Hac, savaşın devam etmesine rağmen, kaçırılanları kurtarmak için her türlü yolun mevcut olduğuna inanıyor. “Uluslararası arabuluculuk, yerel arabuluculuk, yasal takipler ve bunlardan sorumlu taraflar üzerindeki insan hakları ve medya baskılarıyla birlikte bu ihlallerin ortadan kaldırılabileceği iyimserliğini taşıyoruz” diye konuştu. Dernek, Yemen'de bulunan çeşitli gözaltı merkezlerinde kaçırılan ve kaçırılanların acılarını iletmek için İngilizce'ye çevrilmiş birçok insan hakları bildirisi yayınladı ve bir dizi Yemen ilinde elektronik kampanyalar ve nöbetler yoluyla koşulsuz olarak çağrılarda da bulundu.