NAGHAM KARAJEH

Gazze – İsrail saldırılarının devam ettiği Gazze’de savaştan en çok etkilenen sağlık alanı oldu. Hastane ve ilk yardım ekiplerinin hedef aldığı kentte, tedaviye erişim ve ilaç temin etmek neredeyse imkânsız. Kanser, kalp gibi hayati tehlikesi olan hastalar tedavi olamıyor.

Savaşın yarattığı şiddet altında sürekli göç etmek zorunda kalan Fewziye Muqat’ta tedaviye erişemeyen hastalardan. Gazze'nin kuzeyindeki evlerini yoğun bombardımandan kaynaklı terk etmek zorunda kalan Fewziye Muqat, iki günde bir yer değiştirdiklerini söyleyerek, bu sırada yaralandığını ifade etti.

Vücuttaki birden fazla organ veya organ sisteminin, akut veya kronik olarak iltihaplanmasına neden olabilen, bağışıklık sisteminin kişinin kendi vücut dokuları ve hücrelerine saldırdığı bir hastalık olan SLE’ye 2017 yılında yakalanan Fewziye Muqat, hastalığın böbreklerine vurduğunu kaydetti. Uzun yıllardır diyalize bağlı yaşayan Fewziye Muqat’ın savaşın ardından durumu daha da ağırlaştı.

Sağlık durumu ciddiyetini koruyor

Hastalık aktivitesi özel immünolojik ilaçlarla durdurulmadığı takdirde vücut dokularında geri dönüşü olmayan tahribata neden olabilir. Fewziye Muqat, “İlaçların temin edilememesi nedeniyle, hastalığın vücudumu yiyip bitirmeye devam edeceğinden giderek daha fazla endişe duyuyorum, zira yakın zamanda kaldığımız yerlerde hijyen eksikliğinden daha ciddi bir duruma geldi hastalığım” sözleri ile sağlık durumunun ciddiyetine dikkat çekti.

‘En hafif tabirle mezar olan bir yerde yaşıyoruz’

Savaştan önce ailesiyle birlikte yaşadığı hayatın artık uzak bir hayal gibi göründüğünü söyleyen Fewziye Muqat, “Hayatımızın nasıl odun toplamaya ve ateş yakmaya bağımlı hale geldiğini bilmiyoruz ve en temel haklardan mahrum, en hafif tabirle mezar olan bir yerde yaşıyoruz” derken, sığındığı hasarlı barınakta çok zor koşullarda yaşamaya çalışıyor, temiz su ve elektrik tamamen yok, yiyecekler nadir veriliyor, sağlıksız ve temel ihtiyaçlar için yetersiz.

Yaşanan savaşa rağmen umudunu koruyor

Yaşadığı her şeye rağmen hala iyimserliğini koruduğunu ve savaşın sona ereceğini ve tedavisini tamamlamak için normal hayatına dönebileceğini umduğunu vurgulayan Fewziye Muqat, şöyle konuştu: “Mevcut koşullar altında zayıf olsa da umut etmek, çocuklarıma duyduğum sevgi, çocuklarımın daha iyi yaşam sürmelerine dönük arzum beni ayakta tutuyor.”