Irak’ta kadınlar parlamentoda söz hakkı için mücadele ediyor

Irak Parlamentosu’nun altıncı dönem seçimleri yaklaşırken, kadın adayların sayısı düşük kalıyor. Uzmanlar kota sisteminin kadınların parlamentodaki etkinliğini sınırladığını vurgularken eşit temsil için sistemin kaldırılmasını öneriyor.

HELEN AHMED

Süleymaniye- Irak Parlamentosu’nun altıncı dönem seçimlerinin 11 Kasım’da yapılması planlanıyor. Seçimlere 31 siyasi ittifak, 38 parti, 23 bağımsız aday ve Irak ile Kürdistan Bölgesi’ndeki farklı toplulukları temsil eden 53 aday katılacak. İstatistikler, başkent Bağdat’ın kadın aday sayısında birinci sırada olduğunu, Duhok vilayetinin ise en düşük sayıyı kaydettiğini gösteriyor.

Irak Parlamentosu 329 sandalyeden oluşuyor; bunların 320’si genel, 9’u ise kota sandalyesi. Bu sandalyeler, en çok oy alanın kazanması sistemine göre dağıtılırken, kotaya göre sandalyelerin yüzde 25’i kadınlara ayrılıyor; bu da parlamentoda kadın temsilini garanti ediyor. Kürt kadın adayların oranı düşük olsa da, kota onların parlamentoya katılımını sağlıyor ve siyasi katılımlarını güçlendiriyor.

Ancak kota sistemi, kadın ve erkek adaylar arasında eşitsizliğin sebeplerinden biri olarak da görülüyor ve parlamentoda kadın haklarının korunmasında performans zayıflığına yol açıyor.

‘Kadınların varlığı büyük sorumluluk getiriyor’

Süleymaniye Üniversitesi Hukuk Profesörü Robar Mecid, kadınların aday olabilmesi ve parlamentoya ulaşabilmesinin, anayasa ve uluslararası mevzuat tarafından tanınan çift yönlü bir politik hak olduğunu belirtti. Robar Mecid, kadınların oy kullanma ve aday olma hakkına sahip olduğunu hatırlatarak bu hakkın seçmen iradesiyle parlamentoya girme imkanı verdiğini dile getirdi. Parlamentoda kadın aktivistlerin bulunmasının toplum hizmeti ve kadın haklarını savunmak için gerçek bir ses olmasının önemini vurgulayan Robar Mecid, “Parlamentoda kadınların varlığı büyük bir sorumluluk getiriyor. Kadınların oylarıyla, parlamentoda kadın ve toplum meselelerini temsil eden kadın vekiller seçilebilir ve yasaların değiştirilmesi için önemli adımlar atılabilir. Bu nedenle parlamentoda daha fazla kadının bulunması önemlidir” diye ifade etti.

‘Kadınların parlamentodaki rolü kısıtlanıyor’

Robar Mecid, “Irak’taki yasalar kadınlara karşı işliyor ve erkek egemen zihniyet kadının rolünü küçültmeye çalışıyor. Bu nedenle kadınların parlamentodaki rolü kısıtlanıyor” dedi ve bu zihniyetin parlamentodaki yasalarla yansıtıldığını, bunun da Irak ve Kürdistan Bölgesi’ndeki kadınların bu mevzuattan olumsuz etkilendiğini ekledi. Kürt milletvekillerinin, özellikle kadınların, parlamentoda yasaların değiştirilmesi ve kadın haklarının sağlanması için öncü bir rol üstlenmesi gerektiğini vurgulayan Robar Mecid, “Bu önemli değişiklikler 1991’den sonra Kürdistan Bölgesi’nde başladı; bölge dünyaya açıldı ve birçok kadın örgütü kuruldu, bu da belirgin bir gelişim sağladı” diye konuştu.

‘Kota ayrımcılık yaratıyor’

Irak’ta kadınlar hala erkek egemen zihniyetin baskısı altında. Özellikle medeni hukuk yasasının değiştirilmesinden sonra kadınlar daha fazla şiddet ve ayrımcılığa maruz kalıyor. Bazı kadınlar bu nedenle Kürdistan Bölgesi’ne sığınmak zorunda kalıyor ve yasal mülteci haline geliyor. Robar Mecid, kadın adayların olmasının önemine işaret ederken bu oranının düşük olmasının parlamentodaki kota sistemiyle bağlantılı olduğunu dile getirdi. Robar Mecid, konuşmasına şu sözlerle devam etti:

“Kota sistemi, kadınların parlamentoya ilk katılımında önemli bir kazanım olarak görülüyordu çünkü o dönemde siyasette rol alamıyorlardı. Kota, geçici bir çözüm olarak gelmişti. Ancak bugün bu sistem, kadın vekillere en büyük zararları veriyor; artık fayda sağlamıyor ve deneyimli kadınların parlamentoya ulaşmasını engelliyor, bu da yasama kurumunda olumsuz bir ayrımcılık yaratıyor.”

‘Kadınların rolleri dar bir çerçeve ile sınırlandırılıyor’

Kota sisteminin sadece kadınlar için uygulanmasının erkek ve kadın vekiller arasında başka bir ayrımcılık yarattığını ve kadınların yeteneklerini küçümseyen erkek egemen zihniyeti güçlendirdiğini anlatan Robar Mecid, kadınların kotayla parlamentoya gönderildiğinde rollerinin dar bir çerçeveye sıkıştırıldığını belirtti. Robar Mecid, kadınların hukuk alanındaki yeterliliklerini geliştirmesi gerektiğini, böylece yasalar aracılığıyla kadın haklarını parlamentoda savunabileceklerini vurguladı.

Kadınların kotaya bağımlı olmadan erkeklerle eşit şekilde aday olabilmeleri için bir sistem geliştirilmesi gerektiğinin altını çizen Robar Mecid, ayrıca kadınların bu durumu değiştirmek ve kota sisteminin reformuna aktif olarak katılmaları gerektiğini söyledi.