Rojhilatê Kurdistanlı kadınlar: Artık kurban değil, mücadeleciyiz!

Rojhilatê Kurdistanlı kadınlar, okullara yapılan kimyasal gaz saldırılarına tepki göstererek, “Önceleri kurban rolündeydik ama bugün özgürlükçü kadınlar olarak mücadelenin içindeyiz” dedi.

LARA GEWHERİ

Mahabad – İran ve Rojhilatê Kurdistan’da, Jina Mahsa Amini’nin polis tarafından katledilmesinden bu yana kadınlar öncülüğünde “Jin, Jiyan, Azadî” şiarıyla başlayan ayaklanma sürüyor.  Ayaklanmayı bastırmak adına Kasım 2022’den bu yana Rojhilat Kurdistan ve İran’da ‘kız okullarında’ zehirlenme vakaları yaşanıyor.

Öğrencilerin ilk zehirlenme vakası 30 Kasım 2022 tarihinde Kum kentindeki Kum Kız Sanat Okulu’nda (Hüneristan-ı Kum) görülürken ‘kız okullarında’ zehirlenme vakaları giderek arttı. Bu zehirlenme vakalarının kimyasal gaz saldırısından dolayı yaşandığı belirtildi. Pek çok uluslararası çevre, Rojhilatê Kurdistan ve İran halkı, bu saldırıların ayaklanmalara öncülük yapan kadın ve öğrencileri korkutarak pasivize etmek amacıyla hükümet tarafından gerçekleştirildiğini belirtiyor.

‘Meşru haklarımızı korumak için mücadele ediyoruz’

Rojhilatê Kurdistanlı kadınlar kentlerde okullara düzenlenen kimyasal saldırılarla öğrencilerin zehirlenmesini kınayarak direnen öğrenci ve öğretmenlere desteklerini dile getirdiler. Kadınlar, “Biz özgürlükçü kadınlar meşru haklarımızı elde etmek ve korumak için mücadele ediyoruz. Çocuklarımız için mücadelemizi sürdüreceğiz” dediler.

'Devlet hayatımızı iyi inşa etmemize izin vermiyor'

Mêracê okulunda okuyan iki kız çocuğu olan Mesturê Kemalî, kızlarının kimyasal saldırıya uğramış bir okulda okuduğunu söyledi. Kızının psikolojisinin iyi olmadığını belirten Mesturê Kemalî, şunları kaydetti:

“Kızım zehirlenmedi ama ağlıyor. İki gecedir arkadaşı ve onun psikolojik durumu iyi değil. Kızımı güvenli bir ortamda büyütmekle yükümlüyüm ama devlet iyi bir hayat kurmamıza izin vermiyor. Bugün kimyasal saldırıya maruz kalan çocuklar genel olarak tehlikede. Çocuklarımız bu toprakların çocukları. Sadece benim kızım değil onun gibi yüzlerce binlerce çocuğumuz aynı tehlike altında. Burada bize karşı bu tür saldırılar yapılırken uluslararası kurumlar nasıl sessiz kalıyor? Okulu terörize ediyorlar, çocuklarımızın güvenlikleri yok. Ben çocuklarımı okula göndermiyorum ve bu kimyasal saldırılara karşı grev ve gösterileri destekliyorum. Bir kadın ve iki çocuk annesi olarak çocuklarımın ruh sağlığı ve hayatı için yapılan bu terör eylemini kınıyorum."

'Kadınlardan korkuyorlar’

Mihabad şehrinde yaşayan öğrenci Medya Ahmadi de eğitim, bilgi ve özgürlüğün önemine dikkat çekti. Medya Ahmadi, “Eğitim, bilgi, özgürlükçülük yan yanadır ve bunlar diktatörlüğü ortadan kaldırıcaktır.  Kadınlar bu yolun öncüleri olarak cesaretleriyle özgürlük ateşini yakıyorlar.  Kadınlar saldırıya uğruyor. Biz özgürlükçü kadınlar, okullara yönelik kimyasal terör saldırılarını kınıyoruz. Kadın ve insanlık karşıtı düşüncelerle bizi savaşla korkutmak istiyorlar. Protesto eden öğrenci ve öğretmenleri desteklediğimizi ve İslam Cumhuriyeti yıkılana kadar grev ve gösterilerimizi sürdüreceğimizi bilsinler. Asayişi sürdüreceğiz ve İslam Cumhuriyeti yok olana kadar durmayacağız."

'Öğrencilerde gördüğüm cesaret ve mücadeledir’

Bukanlı ve bir kız çocuğu olan Dîmen Şekîbî de, İran'da erkek egemen zihniyetin başta kız öğrenciler olmak üzere öğrencileri eğitimden ve gelişmelerden uzak tutmak istediğini söyledi. Bunun için öğrencilere kimyasal gazlarla saldırıldığını belirten Dîmen Şekîbî, şunları ifade etti:

“Ama benim öğrencilerde gördüğüm cesaret ve mücadeledir. Bu mücadele bugün yeni bir yüz kazanıp yıllarca sürebilir.  Kadınlar yıllarca ailelerde, üniversitelerde, farklı işlerde ve hatta mahkemelerde reddedilmiş ya da yok sayılmış durumda. Bu durum bugün diğer okullara da uzadı. Önceleri kurban rolündeydik ama bugün özgürlükçü kadınlar olarak mücadelenin içindeyiz. Aynı zamanda cephede meşru haklarımızı korumak için mücadele ediyoruz. Kimyasal saldırıları kınıyorum, çocuklarımızı korumak için mücadele edeceğiz.”