NORŞÎN ABDİ

Kobanê- Türk devletinin 1 Ekim’de Ankara’da bulunan İçişleri Bakanlığı’na yönelik eylem sonrası Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırılarını ağırlaştırdı. 5 Ekim’den bu yana yapılan saldırılarda 2 si çocuk 46 kişi yaşamını yitirirken, halka hizmet veren petrol, gaz ve enerji istasyonları, barajlar ile buğday depoları da kullanılamaz hale geldi.

Kuzey ve Doğu Suriye'nin Kobanê kentindeki kadınlar, Türk devletinin bölgeye yönelik saldırılarına tepki göstererek, kadın devriminin kazanımlarını korumak için mücadeleyi yükseltme çağrısında bulundu.

‘Her Kürt kadınında Arîn’i, Revan’ı görecektir’

Helmiya Osman, Türk devletinin her yerde Kürt halkına saldırarak varlığını ortadan kaldırmaya çalıştığını belirterek, “Özellikle kadın devrimi hedef alınmıştır” dedi. Güçlerine ve iradelerine güvenerek saldırıların karşısında duracaklarını söyleyen Halmiya Osman, “Türk devleti sınır ihlali yapıyor ve birçok devlet bu ihlallere sessiz kalıyor. Türk devleti işgal planlarıyla topraklarını genişletmeyi hedefliyor. Ancak ne kadar uğraşırsa uğraşsın bunu başaramayacak. Gördüğü her Kürt kadınında Arîn’i, Revan’ı, Avesta’yı, Zilan’ı ve onlarcasını görecektir. Biz artık direnişçi kadınların yolundayız” dedi.

‘Topraklarımızı terk etmememiz teslim olmayacağımızın kanıtı’

IŞİD saldırılarına karşı 134 gün boyunca direnen Kobane kadınlarının mücadele ve direnişlerinin devam edeceğine işaret eden Helmiya Osman, “Bölgeye yönelik son dönemde düzenlenen saldırılarda onlarca sivil mağdur oldu. Türk işgali, bölge halkını öldürerek bizi korkutacağını ve teslim olacağımızı zannediyor. Bugün bu topraklarda bulunmamız ve topraklarımızı terk etmememiz korkmadığımızı ve teslim olmayacağımızı kanıtlıyor. Uluslararası komplonun yıldönümünde saldırıların yoğunlaşması tesadüf değildir” diye konuştu.

‘Kadınlar devrimin kazanımlarını korumalı’

Kobanê’de yaşayan Nada Al-Cadir ise, 2013 yılında Türk devleti ve çetelerinin saldırıları nedeniyle Efrin’in Cerablus şehrinden ailesiyle birlikte yerinden edildiğini anlattı. Nada El-Cadir, “Cerablus’a saldırılar nedeniyle evimizi terk etmek zorunda kaldık. O günden bu yana Kobanê şehrinde yaşıyoruz” dedi. Türk devletinin yeni alanları işgal etmek için sivillerin yaşam alanlarına saldırdığına işaret eden Nada El-Cadir, şunları kaydetti:

“Çocuklarımızın ve ailelerimizin ihtiyaçları için şehrin güneyinde Al-Dayan Fabrikası’nı açtık. İki ay içinde fabrika iki kez hedef alındı. İlki 5 Temmuz'daydı. Küçük hasara neden oldu ve onarıldı. Türk devleti hiçbir şey arasında ayrım yapmıyor. Sivilleri ve onların mallarını hedef alıyor. Bu saldırıların amacı bölgenin güvenlik ve istikrarını bozmaktır. Kadınlar saflarını birleştirmeli ve devrimin kazanımlarını korumalıdır.”

‘Topraklarımızı savunmaya devam edeceğiz’

Kobanê kentinde yaşan Bakra Şengal da Türk devletinin saldırılarının amacının halkı korkutmak ve bölgeyi boşaltmak olduğunu söyledi. Türk devletinin kadın iradesinden korktuğunu belirten Bakra Şengal, “Kobaneli kadınlar olarak Türk devletine, Tayyip Erdoğan’a ve tüm dünyaya mesajımız; Önder Öcalan’ın düşüncesinin izinden gitmeye devam edeceğiz ve tüm gücümüzle topraklarımızı savunmaya devam edeceğiz. Bölge halkının kendi güçlerinden başka kimseye ihtiyacı yoktur" dedi.