NORŞAN EBDÎ

Kobanê - Mereş’de 6 Şubat'ta 7.7 ve 7.6 büyüklüğünde medyana gelen depremler, Amed, Dilok, Meletî, Riha, Semsur, Hatay, Kilis, Adana, Osmaniye, Suriye ile Kuzey ve Doğu Suriye kentlerinde büyük yıkıma neden oldu. Depremler nedeniyle on binlerce kişi yaşamını yitirirdi, on binlerce kişi de yaralandı. Bazı bölgelerde arama kurtarma çalışmaları sonlandırılır bazılarında da sürdürülürken enkaz altında hala on binlerce kişi var. Hemen tüm bölgelerinden devletin arama kurtarma çalışmalarını geç başlattığı haberleri gelirken başta Kürtler olmak üzere halklar ve kadınlar depremzedelerle dayanışmak amacıyla seferberlik halinde. Kendileri de depremi yaşayan Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi alanlarında yaşayan halklarında gözü, kulağı, yüreği Bakurê Kurdistan’daki depremzedelerde.

Özerk yönetim alanlarından Kobanê kentinde yaşayan kadınlar,  6 Şubat günü meydana gelen Mereş merkezli depremlerle birlikte yaşanan insani felakete ilişkin konuştu.

‘Sınırlara rağmen yanlarındayız’

Cihan Mustafa, “6 Şubat tarihinde yaşanan deprem Türkiye, Kurdistan ve Suriye kentlerini etkiledi. Kobanê’de can kaybı olmadı, bizler yine de güvenli alanlarda yaşıyoruz. Biz Kobanêli kadınlar Bakurê Kurdistanlı halkımızın ve kadınların yaşadığı acıyı derinden hissediyoruz. Bakurê Kurdistan halkı Kobanê direnişinde bize büyük destek verdi ve DAİŞ çetelerinin zafer kazanmaması için ellerinden gelen her şeyi yaptı. Kentimizin savunması için çocuklarını gönderdiler. Şimdi de sıra bizde. Bizi ayıran sınırlara rağmen yaşadıkları trajedide yanlarında olmayı görev biliyoruz. Keşke enkaz altındaki çocukları kurtarabilseydik. Ancak sınır tellerinin arkasından onlarla dayanışmaktan başka bir şey elimizden gelmiyor” diye konuştu.

‘İnsanları enkaz altında öldürdüler’

Yaşanan insani felakete ilişkin konuşan Samira Ahmed de şunları söyledi: “Kobanê'nin DAİŞ çetelerine karşı gösterdiği direnişe başta Bakurê Kurdistanlılar olmak üzere birçok halk destek verdi.  Bugün yaşanan felakette onların yanında yer almak bizim görevimizdir. Depremden etkilenen bölgelerin çoğu Kürt bölgeleri olduğu için Türk devleti Bakur’daki şehirlerde yaşayanları kurtarmayı geciktirdi. Böylece ölümleri artırdı.”

‘Yardımlar engelleniyor’

“İnsanlık nerede?” diye soran Samira Ahmed, “Onca yıkıma rağmen işgalci Türk devleti ve çeteleri hâlâ siyasi çıkarlarının peşinden koşuyor. Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi tarafından Suriye’de depremden etkilenen bölgelere yakıt da dahil olmak üzere onlarca yardım konvoyu gönderildi. Ancak Türkiye ve çeteleri bu yardımların insanlara ulaşmasını engelliyor. Siyasi düşünme zamanı değil Türkiye vicdansız olduğunu bir kez daha dünyaya kanıtlıyor ve depremzedeleri trajik bir durumda bırakıyor” dedi.

‘Acılarını paylaşıyoruz’

Kadınlardan Leyla Ahmed ise şunları dile getirdi: “Bugün direniş kenti Kobanê'den Bakurê Kurdistan'daki kadınlarla dayanışma içindeyiz ve bölgelerini vuran depremden sonra çektikleri acıyı onlarla paylaşıyoruz. Afetlerden ve savaşlardan en çok kadınlar etkileniyor. Kürt, Arap, Türk ayrımı yapılmamalı. Adalet ve eşitlik tüm halklar arasında sağlanmalıdır.”