Horasan’da Kürtler, anadillerinden vazgeçmeyerek asimilasyon politikalarını aşıyor

Horasan'da işkence, tehdit ve tutuklamalarla Kürtlerin baskı altına alınmaya çalışıldığını anlatan Zilan Ahmedi, "Fars dilini empoze etmek ve Kürt dilini zayıflatmak, kuzeydoğu İran'daki üç milyon Kürt vatandaşa karşı çifte haksızlıktır” dedi.

SÜVEYDA HORASANÎ

Horasan- Kürt dilinin kullanımı egemen devletler tarafından her zaman yasaklandı. Irk, etnik ve kültürel kimliğin en önemli unsuru olan anadilin kullanımının yasaklanması asimilasyon politikalarının en büyük ayaklarından biri olarak görüldü.  İran'ın kuzeydoğusundaki Horasan'da yaşayan halklar da bu engelleme ve yasaklamalardan muaf değil. İran'ın kuzeydoğusunda yaşayan üç milyon Kürt vatandaşa karşı da kendi dilleri yasaklanırken Farsça dayatılıyor. Bu baskı politikası özellikle Kürtçe öğretmenleri ve dilbilimcilerinin büyük endişesi haline geldi. Horasan'da Kürt dili ve kültürü alanında faaliyet gösteren kadınlardan Zilan Ahmedi Kürtçe üzerindeki baskıları ajansımıza değerlendi.

5 yüzyıllık geçmişi var

Kendisini kültür aktivisti olarak tanıtan Zilan Ahmedi (Mahlas), Horasan’da Kürtçe dilinin en az 5 yüzyıllık bir geçmişi olduğunu belirterek, “Tarihi belgelere ve kitaplara göre, Özbek işgalcilerle baş etmek için tüm Kurmanci Kürt aşiretleri ve boylarından bir kısım, üç dönem sürgünde farklı hile ve politikalarla İran'ın kuzeydoğusundaki Horasan bölgesine gönderilmiştir. Bu Kürt aşiretleri, işgalcileri mağlup edip İran'ın kuzeydoğu sınırlarından çıkardıktan sonra Horasan'da geniş bir alana yerleşmiştir. Ancak bazı araştırmacı ve tarihçiler, Kürtlerin Horasan'daki varlığının Safevi döneminden yüzyıllar öncesine dayandığına inanıyor. Tıpkı Rojhilat, Bakur, Başur ve Rojava'da bu dilin birkaç bin yıllık tarihi olduğu gibi" dedi.

Kürt aktivistler tutuklanma tehdidi altında

Horasan’da Kürtlere karşı farklı baskı politikalarının devam ettiğine değinen Zilan Ahmedi, “Bu bölgedeki kültür aktivistlerinin ifade özgürlüğünün olmaması, aktivistlerin yargı kararı olmadan ve yasadışı prosedürler yoluyla tutuklanması, Horasan'daki Kürt dili ve kültürü aktivistlerine karşı sistematik işkence ve tehditler, sistematik insan hakları ihlalidir" dedi. Aktivistiler için güvenliğin olmadığını ifade eden Zilan Ahmedi, "Kültür aktivistlerinden biri Kürdistan'da Rojhilat, Rojava, Bakur veya Başur’a herhangi bir sebeple seyahat ederse Horasan'a döndükten sonra kesin bölgesel istihbarat teşkilatına çağrılacak ve sorgulanacaktır” şeklinde konuştu.

‘Kürt kültürünü yok etmeye çalışıyorlar’

Zilan Ahmedi, konuşmasına şöyle devam etti: "Aktivistlere yönelik baskı ve tehditlere rağmen, onlar ciddiyetle faaliyetlerine devam ediyorlar. İran anayasasının 15 ve 19. maddelerine rağmen bize asimilasyon dayatılıyor. Kanunun bu maddesi bize ikamet ettiğimiz yerde ana dilimizde eğitim görme ve eğitim verme hakkını veriyor. Ne yazık ki bu hak bizzat iktidar tarafından yazılan kanunlar olmasına rağmen, iktidar tarafından çiğneniyor ve halkın elinden alınıyor. İktidar, İran'ın kuzeydoğusundaki 3 milyon Kürt'ü asimilasyonla eritmeye, kültürü yok etmeye çalışıyor.”

‘Tüm tehditleri çalışmalarıyla aşıyorlar’

Horasanlı kültür aktivistlerinin Kürt dilini canlı tutmak için ellerinden geleni yaptıklarını ifade eden Zilan Ahmedi, şunları söyledi:

"Genel olarak Horasan'da sadece birkaç edebiyat ve kültür derneği haftalık toplantılar düzenliyor. Yaklaşık iki yıldır Horasanda dil hocaları ve aktivistleri, İran parlamentosunda okullarda Kürtçe dilinin öğretilmesi hakkını onaylayabilmiştir. Ancak bana göre bu, siyasi bir aldatmacadan başka bir şey değildir. Şu anda Horasan'da faaliyet gösteren dernekler Kürt şiiri ve müziği hakkında fikir alışverişinde bulunuyor. Bu dernekler devletin denetimi altında. Kürtçe hocaları Horasan halkının uyanışı ve kendini tanıması için bazı konuları özgürce konuşamıyor. Şu anda Horasan halkının bilgi almasının tek yolu dijital mecralar. Birkaç yıldır kültür aktivistleri sanal ağlar aracılığıyla bu yönde etkili adımlar atabiliyorlar. Hükümetin kültürel aktivistlere yönelik baskılarına rağmen, Horasan'da ana dilin yok olma tehlikesinin farkındalar tüm tehditlere rağmen Kürt dili alanında eğitim ve farkındalık yaratma faaliyetlerini sürdürüyorlar. Kürtçe okuma-yazma öğretmeye yönelik kurslar düzenleyerek birçok kültürel faaliyet gerçekleştiriliyor. İnsanların sanal alandaki bu ücretsiz kurslara olan ilgisi her geçen gün artıyor."