Kürt ve Süryani erkekler: Kadınlar özgür bir toplum için mücadele ediyor

Hesekê kentinde 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne destek amacıyla katılım sağlayan erkekler, kadınların sadece kendileri için değil, tüm toplumu özgürleştirmek için mücadele yürüttüklerini belirtti.

RONÎDA HACÎ

Hesekê - Kuzey ve Doğu Suriye’nin Hesekê kentindeki erkekler, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinliklerine kadınlara destek amacıyla katıldı. Etkinliklere katılan erkeklerden Süryani halkından Fadî Cico, 8 Mart’ın zulme karşı bir direniş günü olduğunu söyleyerek, “8 Mart direnişini esas alan kadınlar, Rojava Devrimi’nde de bu temelde büyük bir mücadele vermiştir. Toplumun her aşamasında kadınlar önemli rolü ve kararları vardır. Bugün kadınlar ataerkillikle mücadele ediyor ve çok başarılı bir ilerleme kaydetti. Bunun yanında en önemli sonuç ise Özerk Yönetim bünyesinde oluşturulan eşbaşkanlık sistemidir, bu sistem aracılığıyla kadınlar toplumsal ve bilimsel bir değişim gerçekleştirmiştir” diye belirtti.

‘İktidarlar, erkekleri kölesi haline getirdi’

8 Mart’ın özgürlükler ve haklar adına pek çok devrime ilham veren bir tarih olduğunu dile getiren Fadî Cico, “Bugün Önder Abdullah Öcalan'ın fikirleri ve felsefesi sayesinde kadınlar Rojava’da özgür ve eşit bir yaşamın inşası için bu devrime öncülük ediyor. 8 Mart baskı ve zulme karşı olduğu kadar ataerkilliğe karşı da bir mücadeledir. Gerçek şu ki, iktidarlar bizi köleleri haline getirmişler ve bugün kadınların ön plana çıkmasıyla bu algı değişti. Bu nedenle kadınlar sadece hakları için mücadele etmiyor, özgür düşünce ve bilince dayalı, sağlıklı bir toplum inşa etmek için de mücadele ediyor” şeklinde konuştu.

‘Suriye özgür kadının gücüyle yeniden canlanacaktır’

Kadınların terör güçleriyle savaşmaları ve komuta yeteneklerine değinen Fadî Cico, “Biz de halk olarak Tişrîn Barajı direnişine gittik ve orada kadınlar öncülüğünde yürütülen direnişe tanık olduk. 8 Mart mücadelesi kadınları bu aşamaya getirdi. Örneğin Kuzey ve Doğu Suriye'de tarihsel olarak ilkler yaşandı. Bunlardan biri eşbaşkanlık sistemi. Bu nedenle yeni Suriye'de kadınların reddedilemeyeceğini söylüyoruz. Suriye'de kadınların varlığının kabul edilmemesi anlayışı kabul edilmeyecek ve buna karşı eşi benzeri olmayan bir mücadele yürütülecektir. Suriye özgür kadının gücü ve mücadelesiyle yeniden canlanacaktır” dedi.

‘Kadınlar devrimini tarihe yazdı’

Kürt halkından Usame Mihemed Elî de, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın düşünce ve fikirleriyle kadın tarihinin ve mücadelesinin yeniden yazıldığını söyleyerek, "Rojava Devrimi dünyanın aynasıdır, tarihte ilk kez bu denli kadınlar devrimin tüm alanlarında yer alıyor, devrimi yönetiyor, baskı ve iktidar anlayışına karşı mücadele ediyor. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın fikir ve düşünceleri 8 Mart mücadelesinin canlanmasını sağladı ve bugün tüm kadınlar bu mücadeleyi sürdürüyor ve devrimlerini altın harflerle tarih sayfasına yazıyor” diye kaydetti.

‘Özgür kadınla yaşamayı kabul etmeyen bir toplum zulüm görür’

Tişrîn Barajı'nda da büyük bir direnişin yürütüldüğünü ve bu direnişin kadınların ısrarıyla devam ettiğini söyleyen Usame Mihemed, sözlerini şöyle tamamladı:

“Kadınlar Tişrîn’de büyük bir fedakârlık yapıyor. Barajda şehit olan ilk sivil kadındı. Bizlerde gücümüzü kadınlardan alıyoruz. Çünkü kadınlar korku ve kölelik duvarını yıkacak bir seviyeye ulaştı ve bu devrimde her kadın özgürlük uğruna feda olmuştur. Özgür kadınla yaşamayı kabul etmeyen bir toplum, baskı ve zulmü görecektir. Bilindiği üzere Esad rejiminin çökmesiyle Suriye yeni bir döneme geçti. Ülkenin geçici yönetimine cihatçı grup HTŞ getirildi. Yeni hükümetin Suriye'yi yönetmek istediği anlayış, İslam'ı karalamak, toplumu kadın şahsında köleleştirmek istiyor. Suriye halkı pek çok zulme ve sıkıntıya maruz kalmıştır, bu anlayış ve zulmün artık kabul edilmesi mümkün değildir.”