DFG: 2024 yılında 152 gazeteciye hukuksal destek verildi

DFG, 2024 yılı raporunda 152 gazeteciye hukuksal destek verdiğini, 49 davada gazeteciliği savunduğunu ve 31 gazetecinin maruz kaldığı polis şiddetine karşı suç duyurusunda bulunduğunu açıkladı.

Haber Merkezi- Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG), 2024 yılı hukuk raporunun sonuçlarını paylaştı. Raporda 2024 yılı boyunca gazetecilere hukuki destek verileri paylaşılırken “Biz gazeteciler, 2024 yılında bir yandan görevimiz başında iken bir yandan da mahkeme koridorlarında gazeteciliği savunmaya çalıştık. Türkiye’de iktidar tarafından dozajı artırılan baskı ve sansürün ilk hedefi gazeteciler olmuştur. Gazetecilere dönük bu baskılarla toplumun haber alma özgürlüğü engellenmeye çalışılırken, yüzlerce gazeteciye bu nedenle soruşturma açılmış, bu soruşturmalar davalara dönüşmüştür” ifadelerine yer verildi. 

152 gazeteciye destek

Raporda DFG hukuk birimi, avukatlar Resul Tamur ve Özcan Kılıç tarafından onlarca gazetecinin dava süreçlerinin takip edildiği kaydedilerek şu bilgiler paylaşıldı:

“Avukatımız Resul Tamur Amed ve çevresinde 74, avukatımız Özcan Kılınç ise İstanbul’da 72 meslektaşımızın hukuksal işlemini takip etti. 2024 yılı içerisinde 152 meslektaşımıza (soruşturma, dava, üst mahkeme ve suç duyurusu vb) hukuksal destekte bulunduk. Katıldığımız 49 davada gazeteciliği savunarak, gazeteciliğin suç olmadığını anlattık. 2024 yılında 152 meslektaşımıza hukuki destek sağlamanın yanı sıra meslektaşlarımızın çağrıldığı kolluk birimlerindeki ifade işlemlerine de avukatlarımız eşlik etti.

‘Mücadele devam ediyor’

Takip ettiğimiz davalardan 6’sı beraatla sonuçlanırken, diğer davalar görülmeye devam ediyor. Aynı zamanda 10 meslektaşımızın bir üst mahkeme olan İstinaf, Yargıtay ve Anayasa Mahkemesi’nde haklarını savunduk. Başta derneğimizin web sitesinde paylaşılan haberlere getirilen erişim kararları olmak üzere çok sayıda kurum ve meslektaşımızın bireysel hesaplarına dönük erişim kararına karşı itirazlarda bulunduk. Özgür Gazeteciler Cemiyeti, Cihan Radyo gibi kuruluşların, KHK ile kapatılmasını üst mahkemelere taşıdık. 16 erişim engeli kararına itiraz ettik. İtirazlarımızın birçoğu reddedilse de hukuk mücadelemizi bir üst mahkemede sürdürdük, sürdürmeye de devam ediyoruz.

Gazeteciler adına suç duyuruları yapıldı

Birçok meslektaşımız haber takibi esnasında şiddete maruz kaldı ve tehdit edildi. Bu minvalde Amed’de yapılan “Özgürlük” mitinginde şiddete maruz kalan 2, Şirnex’in Silopiya (Silopi) ilçesinde Barış Anneleri’nin barış nöbetini takip ettiği esnada şiddete maruz kalan 3 gazeteci ve son olarak İstanbul ile Wan’da şiddet gören 31 meslektaşımız için suç duyurusunda bulunduk. Yine Êlih’e atanan kayyımın ardından başlayan protestoları takip eden meslektaşlarımıza dönük saldırılara karşı da hem İnsan Hakları Derneği hem de Özgürlükler İçin Hukukçular Derneği nezdinde suç duyurusunda bulunduk.”

‘Hesabını soracağız’

Raporda Türk devleti tarafından katledilen Nazım Daştan ve Cihan Bilgin de hatırlatılarak “İki meslektaşımıza dönük bu saldırıyı hukuksal anlama en üst düzeyde hesabını soracağımızı bir kez daha söylüyoruz. Görgü tanıkları ve ulaştığımız belgeler, saldırının gazetecilerin bilerek hedef alındığını gösteriyor. Bu temelde bunun bir savaş suçu olduğunu ispatlamak için hukuksal mücadelemizi her zeminde sürdüreceğiz” denildi. 

‘Gazetecilik suç değildir’

 Gazeteciliğin savunulması amacıyla birçok etkinlik ve buluşmanın da düzenlendiği belirtilen raporda “Bu kapsamda avukatımız Resul Tamur’un da katılımı ile iki kere düzenlediğimiz kriz haberciliği atölyemizde yaklaşık 30 meslektaşımıza; gazetecilere dönük açılan soruşturmalarda neler yapacağı üzerine bilgilendirmede bulunduk. 2024 yılında hem hukuk mücadelesi ile hem de diğer meslek grupları ile dayanışmayı büyüterek gazeteciliği savunduk. 2025 yılında da gazeteciliği savunmaya devam edeceğiz. Ne hakikatleri yazmaktan ne de gazetecilik suç değildir demekten vazgeçeceğiz” ifadeleri yer aldı.