İdlib’te çadır kamplarda kalan kadınlar: Yaşadığımız trajediyi görün

Savaş nedeniyle yerlerinden edilerek çadır kamplarda yaşamak zorunda bırakılan İdlibli kadınlar, kış mevsimi nedeniyle koşullarının daha da ağırlaştığını anlattı. Kadınlar insani yardım kuruluşlarına “Yaşadığımız trajediyi görün” diyerek seslendi.

LÎNA EL-XETÎB

İdlib – Savaş nedeniyle yerlerinden edilen İdlibli kadınlar, çadır kamplarda yaşadıkları zorluklar kış mevsimiyle beraber daha da ağırlaştı. Yağmur nedeniyle çadırları su ve çamur içinde kalan kadınlar, aileleriyle beraber yeni çadırlara yerleştirildi. Kadınlar aileleriyle birlikte yaşadıkları zorlukları ajansımıza anlattı.

‘Her yağmur sonrası çadırlarımız su alıyor’

Kaldıkları çadırların kış koşullarına uygun olmadığını dile getiren 33 yaşındaki Tasneem Hattab, “Eşim ve 4 çocuğumla birlikte İdlib’in kuzeyinde yer alan Harbanuş Kampı’ndaki bir çadırda yaşıyoruz. Yağmurlu günlerde çadırımız su alıyor ve eşyalarımız ıslanıyor. Ayrıca kamp alanının her yeri çamurla doluyor. Bu durumdan kaynaklı özellikle yaşlılar hareket etmekte zorlanıyor. Her yağmur yağışından sonra çadırlarımızın içindeki suyu boşaltmakla uğraşıyoruz. Yataklarımızı kurutmaya çalışıyorum” dedi.

‘Çocuklarımız sürekli hastalanıyor’

Yağmur suyunun çadıra girmesini engellemek için de çadırın çevresinde oyuklar açtığını anlatan Tasneem Hattab, “Şartlardan kaynaklı çocuklarımız sürekli hastalanıyor. Tıbbı hizmet merkezlerinin uzak olması ve ilaç fiyatlarının yüksek maliyeti nedeniyle çocuklarımızı tedavi edemiyoruz” diye konuştu.

‘İnsani yardım kuruluşları bu trajedimizi görmeli’

Hama kırsalından İdlib'in kuzeyindeki Killi Kampı’na göç eden 41 yaşındaki Mahasin Al-Bari de 5 çocuğuyla birlikte çadırda yaşama tutunmaya çalışıyor. Eskiyen çadırlarının fırtınalara dayanamadığını ve kullanılamaz hale geldiğini dile getiren Mahasin Al-Bari, şunları aktardı:

“Çamur birikintileri oluştu ve yağış nedeniyle sular kampa doğru aktı. Yoksulluk nedeniyle çoğumuz ısınma ihtiyacımızı topladığımız kartonlardan, plastik malzemelerden ve zeytin ağacı dallarından sağlıyoruz. Çadırlar çok eski olduğu için kış koşullarına dayanamıyor. Yağmur suları çadırların içine kadar sızıyor. Yağmur dindiğinde ise bizler çadırda oluşan yırtıkları dikmeye başlıyoruz. Ya da naylon örtülerle kapatmaya çalışıyoruz.  İnsani yardım kuruluşlarını bu trajedimizi görmeli ve gerekli desteği sağlamalıdır.”

‘Çadırımız hasar gördüğü için komşuma sığındım’

Cisr Al Şuğur kenti yakınlarındaki bir kampta yaşayan 55 yaşındaki Ayuş Al-Hatice de su altında kalan çadırlarıyla yaşamlarının bir trajediye dönüştüğünü söyledi. Çadırlarının yağmur suyu alması nedeniyle eşyalarının ıslandığını, elektronik eşyalarının ise bozulduğunu anlatan Ayuş Al-Hatice, “Çadırımız hasar gördüğü için bir başka çadır bulana kadar komşuma sığındım. Eşimi kanser hastalığından kaybettim. Herhangi bir gelir kaynağı olmadan yalnız yaşıyorum. Bel fıtığım var ve gelen soğuklar nedeniyle sağlık durumum her geçen gün daha da kötüleşiyor” dedi.