‘Çocukları yüklerinden kurtarmaya çalışıyoruz’

Kuzey ve Doğu Suriye’de çalışma yürüten Şilêr Çocuk Komitesi üyesi Sabah Fadel, “Çocukları, huzur, güven içinde yaşayabilmeleri için tüm yüklerden kurtarmaya çalışıyoruz” dedi.

ŞÊRİN MİHEMED

Qamişlo– Kuzey ve Doğu Suriye’de yaşanan savaşlar, en çok kadınları ve çocukları etkiledi. Çok sayıda kadın ve çocuk yaşamını yitirirken, bazıları da uzuvlarını kaybetti. Katliam, şiddet, cinsel saldırı, kaçırılma olaylarının yaşandığı savaş nedeniyle göçler de yaşandı.

Özerk Yönetim de savaşın çocuklar üzerinde yarattığı etkileri azaltmaya yönelik çalışmalar yürüttü. Anadillerinde iletişim kurabilmeleri sağlanan çocukların diğer hakları için kanunlar çıkarıldı. Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetim, 30 Haziran 2022 tarih ve 7 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nu onayladı. 85 maddeden oluşan kanunda, çocukların çalıştırılması ve dilendirilmesinin önlenmesine yönelik maddeler de yer aldı. Çocuk haklarına ilişkin tüm uluslararası sözleşmeler ve tüzükler kabul edilerek uygulanmasına yönelik çalışmalar yapıldı. Ailelerini kaybeden refakatsiz çocuklar için ise çocuk yuvaları kuruldu.

‘Savaştan önceki huzuru artık hissetmiyorlar’

Şilêr Çocuk Komitesi de savaşın etkilerini atlatmak için çocuklara yönelik çalışmalarını sürdürüyor. Kongra Star sosyal alan yöneticisi ve Şilêr Çocuk Komitesi üyesi Sabah Fadel, savaşın çocuklar üzerinde yarattığı etkileri anlatı. Savaşın tüm kesimleri etkilediğini ancak çocukları daha fazla etkilediğine vurgu yapan Sabah Fadel, şunları kaydetti:

“Çocuklar savaştan önce yaşadıkları huzuru artık hissetmiyor ve yaşama tutkusunu kaybediyor. Komite olarak rolümüz gereği, çocuğun kendisini etkileyen tüm psikolojik baskıların üstesinden gelmesine yardımcı olmayı kendimize görev edindik. Çocuklar bizimle çok iyi anlaşıyor. Huzur, güven içinde yaşayabilmeleri için üzerlerinde biriken tüm yüklerden onları kurtarmaya çalışıyoruz.”

‘Aileler çocuklara becerilerini geliştirmeleri için çaba göstermeli’

Tehlikelere karşı çocuklara dersler verildiğini söyleyen Sabah Fadel, “Savaş atıklarına yaklaşmamaları için çocuklara gerekli bilgiler aktarılıyor. Ayrıca çocuklarla yetenekleri ve bunların kişilik gelişimindeki önemini konuşuyoruz. Ebeveynlere, çocuklar için tehlikeli olan, görüntüler veya çizgi filmler, öldürmeyi ve silahları öğrenmeye teşvik eden sosyal paylaşım siteleri ve programlarından çocuklarını uzak tutmaları gerektiğini söylüyoruz. Aileler, çocuklarının becerilerinin ve okuma sevgilerinin geliştirilmesi için ayrı bir çaba göstermelidir” dedi.

‘Savaş ruhlarını önemli ölçüde etkiledi’

Psikolojik Danışman Newroz İsmail ise, çocukların içinde buldukları koşulların farkında olmadığını ancak yaşanan savaş süreçlerinin ruhlarını ve kişiliklerini önemli ölçüde etkilediğine dikkat çekti. Newroz İsmail, şunlara dikkat çekti:

“Savaş koşulları çocuklarda korku, kaygı ve depresyon duygularına neden oluyor. Bazı durumlarda çocuklar ağır travmalar yaşar ve fiziksel olarak büyümesi gecikir. Ebeveynlerin çocuğun tedavisine müdahale etmemesi ve tedavinin uzun zaman alması nedeniyle bu duygu ve sorunlar genellikle çocuğa eşlik eder. Çocuğa zamanında müdahale edilmezse bu durum onu büyük ölçüde etkileyecektir. O zaman çocuk dış dünyayla karışmadan yalnız kalmayı seçer ve korkusu daha da artar. Bu nedenle ailelerin çok dikkatli olması gerekiyor ve çocuklarını savaşın etkilerinden koruması gerekiyor veya en aza indirilmesi gerekiyor.”