Necah Silo, bahçesinde şifa saklıyor
Zirgan'ın Girê Mîr köyünden Necah Silo, bahçesinde gözü gibi baktığı ağaçlarından şifa dağıtıyor. Necah Silo, bahçesinin sağlığı için en büyük hazinesi olduğunu dile getiriyor.

SORGUL ŞÊXO
Zirgan- Doğada birçok bitki yüz yıllardır şifa için kullanılıyor. Kadın şifacılar, her bir ağaç dalının yaprağının ya da bir kökün neden ve neye iyi geldiğini biliyor. Nesilden nesilen aktarılan bu bilgiler az da olsa hala korunuyor. Necah Silo, doğal olanının tedavi gücüne inanan kadınlardan biri. Kuzey ve Doğu Suriye’nin Cizrê Kantonu'na bağlı Zirgan şehrinin Girê Mîr köyündeki evinin bahçesine incir ağaçları yetiştiriyor ve onlara gözü gibi bakıyor.
‘İncir sütü cilt hastalıklarına doğal bir çare’
Necah Silo, eşiyle birlikte bir bahçe satın alıp ev yaptıktan sonra, incir ağacıyla başlayarak çeşitli ağaçlar dikti. Necah Silo, "Bu bahçedeki ağaçlar 15-24 yaşları arasında. Hayatımızı çiftçilikle, pamuk, buğday, karpuz ve diğer gıda ürünlerini yetiştirerek geçirdik. İncir ağaçları 10 yaşında. 2'si kurumuş, 4'ü ise yeşil ve bol ürün veriyor. En verimli ağaçlar üzüm ve incir. İncirleri kaynatıp reçel yapıyoruz, kurutup kış için saklıyoruz. Yaprakları da şifalı. Dallarından ve yapraklarından elde edilen sütü egzama ve tırnak mantarı gibi cilt hastalıkları için kullanıyorum. İncir sütü, birçok cilt hastalığının tedavisinde etkili bir ilaçtır” diye anlatıyor.
‘Hastalıklara iyi geliyor’
Necah Silo, incir yemenin beden ve ruh sağlığına iyi geldiğini belirterek sözlerine şöyle devam ediyor: "İncir yemek kalbi ve bedeni güçlendirir. Kanseri önlemede ve insanları korumada rol oynar, aynı zamanda mide ve bağırsak için de bir ilaçtır. Örneğin, eşim mide ağrısı çektiğinde her sabah kahvaltısında 2-3 incir yerdi ve bir süre sonra mide ağrısı geçti. Meyveleri bilen ve anlayan herkes, incir ağacının ne kadar faydalı olduğunu bilir."
Egzama gibi cilt hastalıkları olan Necah Silo, deneyimini şu sözlerle anlatıyor:
"Ellerimde ve yüzümde egzama vardı. Her seferinde bir incir ağacı yaprağı koparıp suyunu elime sürerdim. Sonrasında ellerim ve yüzüm yumuşar, cildim hastalıktan kurtulurdu. İncirlerin mevsimi bitinceye kadar yani cildim temizlenene kadar yapraklarını ve suyunu kullanırdım. Ayrıca kadın ve çocukları da incirle tedavi ediyorum."
‘İlaç arka bahçede’
Necah Silo, bitkisel ve kimyasal ilaçlar arasında büyük farklar olduğunu düşünüyor. İlaçların sadece ağrıyı dindirdiğini ama tedavi ettiğine inanmadığını belirten Necah Silo, “İncir sütü ve diğer doğal ilaçlar kullanıldığında hastalıklar geçiyor. Bazen iyileşmek için verilen ilaçlar başka hastalıklara neden oluyor. Bu nedenle kadınlar ilaçlarının evlerinin arka bahçesinde olduğunu bilmeli” diyor.
‘Ağaç dikin ki ilacınız bahçenizden gelsin’
Necah Silo, ağaç dikmenin önemini ve nedenlerini de şu sözlerle dile getiriyor:
"İncir, nar ve üzüm çeşitlerini dikmek, doktora gitmekten veya ilaç satın almaktan daha iyidir. Bunları yemek sadece maddi yükü hafifletmekle kalmaz, aynı zamanda hastalıkları azaltır ve insanların çok erken doktora gitmesini önler. Hastaların ilacı eczanelerden değil, bahçelerinden gelsin. Kadınlara bahçelerinde bulunan her türlü ağacı dikmelerini tavsiye ediyorum."