Gazze’de bir annenin yıkımı: Kızlarımın kahkahaları kulaklarımda
İsrail’in Gazze saldırılarında dört kızını kaybeden Hanîn el-Mabhûh, hem fiziken hem ruhen yıkıldı. Tekerlekli sandalyeye mahkûm edilen genç anne, tek isteğinin kızlarının mezarına yürüyerek gidebilmek olduğunu söylüyor.

NAGHAM KARACA
Gazze- İsrail’in Gazze’ye 7 Ekim 2023 tarihinde başlattığı saldırılar Gazze’de yalnızca binaları değil, binlerce ailenin hayatını da yerle bir etti. 34 yaşındaki Filistinli Hanîn el-Mabhûh, yaşadığı karanlık sabahı asla unutamayacak. Bir füzenin evini hedef almasıyla dört kızını birden kaybeden Hanîn, şimdi bir bacağını yitirmiş, kolunu kullanamayan, acılarla örülü bir yaşamın içinde hayatta kalmaya çalışıyor. Ama en büyük yarası, hiçbir tıbbi tedavinin saramayacağı bir boşluk: kızlarının yokluğu.
Gazze Şeridi’nin en tehlikeli bölgelerinden birinde yaşayan Hanîn el-Mabhûh, yorgun bir sesle yaşadıklarını anlatıyor:
“Hiç düşünmemiştim o gecenin kızlarımın son gördüğü sabah olacağını. Dört ay önce kızım Rîmî’yi doğurmuştum, hala lohusalık dönemindeydim. O gece Rîmî göğsümde uyuyordu, nefesini hissediyordum. Diğer üç kızım ise yan odada derin uykudaydı.”
Evleri bir anda yerle bir oldu
Savaşta hiç bir şey annelerin alıştıkları gibi ilerlemiyor. Hanîn el-Mabhûh, dua ediyor, saldırı anında evde belirlenen yerlere saklanıyordu. Ancak düşen bir füze onlara kaçacak bir yer bırakmadı. Evleri bir anda yerle bir oldu. O anlarla ilgili “Dünyanın sonu gibiydi. Gözlerimi açtığımda kendimi komşuların evinde buldum, nasıl geldiğimi bilmiyordum. Bilincim yarı kapalıydı ama içimde bir ses çığlık atıyordu: Rîmî nerede? Bebeğim nerede? O kucağımdaydı… Onu bir kez olsun görmek, bir kez daha sarılmak istiyordum” diyor.
Çocuklarını uğurlayamadı
Çocuklarının dördünün de saldırıda yaşamlarını yitirdiğini belirten Hanîn el-Mabhûh, onları son yolculuklarına uğurlayamadığını söylüyor. Hanîn, ışığa bakmaktan kaçınarak fısıldıyor: “Yıllarca onları büyütmek için çabaladım. Her biriyle tek tek ilgilendim. Onları bir an bile yalnız bırakmadım.”
Patlamanın sadece kızlarını almadığını bedeninde büyük yaralar açtığını anlatan Hanîn’in sağ bacağı kesildi, sol bacağı kırıldı ve platin takıldı. Sol eli ağır hasar gördü, artık hareket ettiremiyor.
‘Yürüyerek mezarlığa gitmek istiyor’
Hanîn anlatmaya kısık bir sesle devam ediyor:
“Yüzlerini hâlâ rüyalarımda görüyorum… Bana doğru koşarken gülüyorlar, sonra sisin içinde kayboluyorlar. Uyandığımda etrafa bakıyorum, ama yalnızca tekerlekli sandalyemi buluyorum. En çok canımı yakan, son anlarında onlara sarılamamış olmam.”
Hanîn sandalyeye mahkum. Ağrılarla dolu bedeniyle, tedavi olacağı günü bekliyor. Doktorlar protez bacak takılabileceğini söylüyor ama Gazze’deki yıkım içinde gerekli imkanlar yok. Bacağını göstererek “Tek isteğim tedavi olmak… Acınmak istemiyorum. Yalnızca yeniden yürümek, kızlarımın mezarına ayaklarımla gitmek istiyorum, başkalarının ittiği bir sandalyede değil. Ayağa kalkarsam, sanki hala beni bekliyorlarmış gibi hissedeceğim” şeklinde konuşuyor.
‘Zaman istiyorum’
7 Ekim 2023’te başlayan savaşın ardından Gazze, modern tarihin en ağır insani felaketlerinden birini yaşıyor. Hanîn el-Mabhûh’un yüzünde, Gazze’deki kadınların büyük hikayesi gizli. Hanîn son olarak “Hayata kin duymuyorum, benden her şeyi almasına rağmen… Sadece biraz zaman istiyorum, kendimi yeniden bulabilmek için” diyor.