Erîv Qesebiyan: Toplumsal Sözleşme ile Suriye krizi çözüme kavuşacak

Başta Ermeniler olmak üzere halklara yönelik tarihten bugüne sürdürülen soykırım politikalarına dikkat çeken Hesekê Kantonu Ermeni Meclisi Eş Başkanı Erîv Qesebiyan, 15 Temmuz 2021 tarihinde hazırlanan Toplumsal Sözleşme’nin tüm halkların varlıklarını koruduğunu belirterek, Suriye krizinin de bu sözleşme ile çözüme kavuşacağını söyledi.

RONÎDA HACÎ

Heseke - Ortadoğu'da ve tüm dünyada sistemli bir şekilde devam eden savaşlarda başta kadınlar olmak üzere halklar büyük acılara tanıklık etti. Kökleri binlerce yıl öncesine dayanan Ermeniler de bu halklardan biri oldu. Osmanlı İmparatorluğu ve müttefikleri 1915 yılının Mayıs ayında Mezopotamya ve Anadolu coğrafyasında Ermenilere yönelik soykırım kararı aldı. Ermeniler, Asuri-Süryani-Keldani halkları katliamla yüz yüze gelerek tarihleri ve kültürleri yok sayıldı. Somut belgeler bir buçuk milyondan fazla insanın katledildiğini ve binlerce kişinin yerinden edildiğini kanıtlıyor.

“Suriye’de binlerce Ermeni yaşıyor”

Yaşanan göçler ve mevcut ulus-devlet sistemi Ermeni halkının dilini, kültürünü ve tarihini unutmasına neden oldu. Suriye'nin kuzeyinde ve doğusunda binlerce Ermeni yaşıyor. Rojava’daki devrim sırasında Ermeni halkı Demokratik Ulus'un himayesinde örgütlenmiş, QSD himayesinde bir meclis oluşturmuştur. Özerk Yönetim, 15 Temmuz 2021'de Kuzey ve Doğu Suriye Toplumsal Sözleşme Hazırlama Komitesini oluşturdu. Komite, bölgenin tüm bileşenlerinin katılımıyla 158 kişiden oluşuyor. Hesekê Kantonu Ermeni Meclisi Eş Başkanı ile Kuzey ve Doğu Suriye Toplumsal Sözleşme Hazırlama Komitesi Üyesi Erîv Qesebiyan, konuyu dair ajansımıza değerlendirmelerde bulundu.

“Ermeni halkı yok edilmek istendi”

Osmanlı Devleti’nin 1915 yılında Ermenilere, Süryanilere, Asurilere ve Keldanilere karşı Seyfo (Kılıç) adında bir katliam gerçekleştirdiğini kaydeden Erîv Qesebiyan, “Bu katliama ‘Seyfo’ adını vermelerinin sebebi de katliamı Seyfo (kılıçla) yaptıklarındandır. Ermeni halkını yok etme politikasıyla yola çıkan Türkiye Devleti, bugün de bu katliamlarına Ermenistan, Serêkaniyê, Efrîn ve Şengal’de devam etmektedir. Türkiye devleti, Osmanlı zihniyetini yeniden canlandırmak ve katliam yapmak istiyor. Aynı zamanda Suriye’de tek taraflı bir sistem yürütülüyordu. Bu tek taraflı sistem de Suriye’de yaşayan Ermenilerin kültür ve tarihlerini unutmalarına sebebiyet vermiştir” dedi.

“Devrim ile halkların varlığı korundu”

Rojava Devrim’inin bölgede yaşayan halkların varlığını yıkımdan koruduğunu vurgulayan Erîv Qesebiyan, şunları söyledi: “Rojava Devrimi ile herkesin diliyle, tarihiyle, kültürüyle kolayca kimliğini ifade edebildiği Demokratik Ulus sistemini tanıdık. Ermeni halkı olarak meclisimizi oluşturduk, halkımız için toplantılar yaptık. Görüşmelerde dilimiz, kültürümüz, tarihimizi ve üzerimizde nasıl bir yok etme politikası yürütüldüğünü konuştuk. En önemlisi çocuklarımıza anadillerini öğrettik ve şimdi onları parlamentoda eğitiyoruz. Bunlar bizim için başarılı adımlardır.”

“Toplumsal Sözleşme tüm bileşenlere hizmet ediyor”

15 Temmuz 2021'de Özerk Yönetim’in Ermeni halkına sahip çıkmak amacıyla Kuzey ve Doğu Suriye'nin Toplumsal Sözleşmesi için bir komisyon taslağı hazırladığını dile getiren Erîv Qesebiyan, “Bu insanlık tarihinde yaşanan bir ilktir. Toplumsal Sözleşme taslağının tüm bileşenlerini ortak bir vizyonda buluşturmasının amacı, bölgenin tüm bileşenlerine hizmet etmektir. Ermeni halkı tarih boyunca iktidar sisteminden çok acı çekti, tüm bu acılar geçti, bu nedenle Toplumsal Sözleşme ile Suriye krizinin bir çözüme kavuşacağına inanıyoruz” şeklinde konuştu.