Ebru Günay: Diktatörlüğe karşı direniş haktır ve meşrudur

İran rejiminin halka yönelik saldırılarını kınayan HDP Sözcüsü Ebru Günay, “İran ne yaparsa yapsın, özgürlüğe uyanan bir halkı hiçbir güç, hiç bir saldırı durduramaz. Bizim yüreğimiz diktatörlüğe karşı direnenlerledir” dedi.

Haber Merkezi- HDP Sözcüsü Ebru Günay, haftalık basın toplantısında Türkiye gündemini değerlendirdi. Ebru Günay konuşmasında İran’daki direniş, saldırılar ile Emek ve Özgürlük İttifakı buluşmasına yer verdi.

Emek ve Özgürlük İttifakı’nın deklarasyonuna değinen Ebru Günay, “Bu yol ‘kendisine mecbur olduğumuzu düşünenlere’ en iyi cevap olduğu gibi, aynı zamanda mevcut iktidar karşısında da demokrasiden, özgürlüklerden, adaletten yana yegane alternatiftir. Bu adımla ezilenlerin mücadelesini birleştirme arayışlarına yönelik önemli bir psikolojik bariyer aşıldı, umutlarımız arttı. Bizler bu ittifakın kuruluşunda yer almaktan, onun ilk kurucuları arasında yer almaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Halklarımızı dar bir siyasal tartışmanın ötesine daha umutlu bir geleceğe taşımanın heyecanı içerisindeyiz” dedi.

“Mücadele birliği olmayı hedefliyoruz”

Ebru Günay, ittifaklarının, demokratik bir ülke, demokratik bir cumhuriyet hedefiyle ortaya çıktığını belirtti.

“Hepimizin bildiği gibi bu iktidara karşı yükselen itirazlar her yeri sarmış durumda. Sadece partilerle, örgütlerle, kurumlarla sınırlı değil, her yerde, her köşe başında bir itiraz bir ses yükseltme bir ‘artık yeter’ çığlığı duyabiliyoruz. İşte bu yüzden bizler sokaktan yükselen özgürlük sloganları ile ekmek kavgasının ortasından yükselen itirazların ortak mücadele birliği olmayı hedefliyoruz.”

“Saldırıları sonlandırın”

Konuşmasında İran’da yaşananlara değinen Ebru Günay, İran devletinin Kürtlere ve bütün İran halklarının demokratik ve sivil taleplerini bir taraftan bastırırken, diğer taraftan dün sabah saatlerinde Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin Pirdê, Koye ve Zirdigeze gibi yerleşim yerlerine yönelik saldırılarında onlarca kişinin ölümüne ve yaralanmasına sebep olduğunu söyledi.

“Uluslararası yasaları ve egemenlik hakkını ihlal eden bu saldırılar yurttaşların katledilmesi, sivil yerleşim yerlerinin bombalanmasıyla sonuçlanmıştır. Bu saldırılar İran devletinin Kürt halkına yönelik düşmanlığının açık bir ifadesidir.

Dünyada ve bölgemizde yaşanan gelişmeler ve bu gelişmelerin bir sonucu olarak bu saldırılar bölgenin barış, istikrar ve güvenliğini tehdit etmektedir. Bir tarafta İran’ın Kürdistan Bölgesel Yönetimi’ne, diğer tarafta Türkiye’nin Başûr ve Rojava’ya yönelik saldırıları Kürtlerin nasıl bir kuşatmaya alındıklarını göstermektedir. İran tarafından gerçekleştirilen bu saldırıları HDP olarak kınıyor ve bu saldırıların bir an önce sonlandırılması çağrısında bulunuyoruz.”

Uluslararası kamuoyuna çağrı

Ebru Günay, Irak Hükümeti başta olmak üzere, Kürdistan Bölgesel Yönetimi, Birleşmiş Milletler, Arap Birliği gibi uluslararası ve bölgesel kurum ve kuruluşları bu saldırılar karşısında sorumluluk almaya davet etti.

“Direniş haktır ve meşrudur”

İran’da Jina Mahsa Amini’nin katledilmesiyle başlayan halk direnişinin devam ettiğine dikkat çeken Ebru Günay, “Dünya kadınlarının kalbi İran da direnen kadınlarla atıyor. Halkın öfkesi de direnişi de değişim talebi de büyük; hiç kimse bu kadar zulme sonsuza kadar sessiz kalmaz, hiçbir canlı kendisine reva görülen köleliği ilelebet sineye çekmez, çekemez. Her diktatörlük de eninde sonunda zulüm uyguladığı, inkar ettiği, baskı ve saldırılarla susturmaya çalıştığı halkın öfkesiyle mutlaka günün birinde tanışmak zorundadır. Bu nedenle Rojhilat halkı başta olmak üzere İran halkının diktatörlüğe ve zulme karşı başlattığı direnişi bir kez daha selamlıyoruz. Diktatörlüğe karşı direniş haktır ve meşrudur” şeklinde konuştu.