'Bölgesel ve uluslararası krizler Suriye çözümünü etkiliyor'

İsrail’in saldırılarıyla birlikte Ortadoğu'daki siyasi durum daha da derinleşiyor. Kadın siyasetçiler çatışmaların çözüm çabalarını zayıflattığını belirterek, Suriye’de tüm tarafların iş birliği içinde olmasını istiyor.

 ZEYNEB XILEF

Dêrezor- Ortadoğu coğrafyası krizlerin ve çatışmaların ortasında bir yandan da yeni cephelerin açılmasına gebe. İsrail’in Gazze ve Lübnan’a saldırılarının Suriye’ye yansıması ve saldırıların daha da yayılması tehlikesi dile getiriliyor.  Özellikle kırılgan bir yapı olarak tarif edilen Suriye’de gelişmeler kaygıyla izleniyor. Kadınlar savaş ve çatışmaların arttığı son günlerde Suriye ve bölgedeki siyasi zemini ve olası tehlikeleri ajansımıza değerlendirdi.

‘Ülke güvenliğini ve istikrarını korumanın tek yolu kapsamlı diyalog’

Suriye Gelecek Partisi üyesi Mona Al-Hammad, İsrail’in saldırılarına dikkat çekerek, bu saldırıların aynı zamanda çoklu krizlere neden olduğu dile getirdi. Bölgede sakinleşmenin sağlanamadığına vurgu yapan Mona Al-Hammad, daha büyük krizler çıkmadan İsrail’in saldırılarını durdurmasını istedi. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ortaya koyduğu bölge haritasına işaret eden Mona Al-Hammad, çatışmaların tüm coğrafyada alevlendirilmek istendiğini söyledi. Lübnan, Irak ve Suriye’nin hedeflendiğini ifade eden Mona Al-Hammad, Suriye’nin hedef alınmasının olası çözümleri daha da geciktireceğini anlattı.

Mona Al-Hammad, “Ülkemizin güvenliğini ve istikrarını korumanın tek yolunun kapsamlı diyalog olduğuna inanıyoruz. Bu nedenle, Suriye'nin geleceğini belirlemeyi kimseye yer bırakmamalıyız. Kimi ülkeler Şam hükümeti ve halklar arasında çatışma yaratmaya çalışıyor. Bu bölünmeye karşı iş birliği önemli” şeklinde konuştu.

‘Halkların birliği sağlanmalı’

Suriye'de tabloyu kötüleştiren sebeplerden birinin savaşın hızının artması olduğunu ifade eden Mona Al-Hammad, bu noktada Türk devletinin saldırılarına dikkat çekti. Ülkede bir yandan hala IŞİD gerçekliğine de değinen Mona Al-Hammad, şunları söyledi:

“İç krizlerini Suriye'ye ihraç etmeye çalışan ülkeler var. Örneğin iç kriz ve ekonomik gerileme yaşayan Türkiye, askeri operasyonlar ve sınır bölgelerine ulusal güvenliğini koruma bahanesiyle saldırılar yapıyor. Suriye'nin Geleceği Partisi olarak, Birleşmiş Milletler kararlarına dayalı siyasi geçiş sürecini destekliyoruz ve temel olarak Suriye topraklarının ve halkının birliğinin sağlanması için Suriyelilerin tüm forumlarda temsilinin genişletilmesi çağrısında bulunuyoruz."

Ayrışma birçok şey önünde engel

Suriye Gelecek Partisi Üyesi Nada Al-Sakhr ise Suriye'deki siyasi durumu karmaşık ve çatışmalı olarak tanımlayarak bu çatışmaların Suriye halklarının yaşamına insani ve ekonomik olarak yansımalarının olduğunu belirtti. “Ülkede durum büyük ölçüde kötüleşiyor” diyen Nada Al-Sakhr, "Suriye, durumunun karmaşıklığını artıran, istikrar ve barışa yönelik ilerlemeyi engelleyen büyük zorluklarla karşı karşıya. Suriye'de krizin devam etmesine katkıda bulunan noktalardan biri de siyasi birlik eksikliği” şeklinde konuştu. Kimi oluşumlar arasında derin siyasi bölünmelerin bulunduğunu aktaran Nada Al-Sakhr, bu durumun siyasi anlaşmaya varmayı zorlaştırdığını, reform ve ulusal uzlaşma süreçlerini engellediğini vurguladı.

Suriye’de gün geçtikçe kapsamlı bir çözüm yaratmanın zorlaştığını belirten Nada Al-Sakhr, yeniden canlanmanın sancılı bir süreç olduğunu anlattı ve konuşmasının sonunda, “Tüm taraflar arasında diyalog ve iş birliği sağlanmalı” dedi. Nada Al-Sakhr, her kesimin bir araya gelerek barışçıl çözümlerde anlaşmasını istedi.