İHLAS HAMRUNİ

Tunus- Görsel sanatlar, toplumsal ve kültürel şiddet karşısında insani, toplumsal ve kadın sorunlarını ifade eden, derin mesajları içinde taşıyan güçlü bir dil olarak kabul ediliyor. Aynı zamanda bir güç ve ilham kaynağı olarak varlığını ve rolünü güçlendiriyor. Kadınlar gücünü ve mücadele etme yeteneklerini görsel sanatlarla ifade ederken seslerini de bu yolla tüm dünyaya duyurma fırsatını yakalıyor.

Zahia Tarshi, sanatın sadece estetik bir deneyim değil, aynı zamanda toplumsal mesajlar taşıyan güçlü bir araç olduğunu vurgulayan Tunuslu görsel bir sanatçı. O, sosyal ve kültürel zorlukların üstesinden gelerek kadınların sorunlarını resimleriyle ifade eden güçlü bir ses olarak ortaya çıkmayı başarmış bir isim.

‘Sanat bir değişim aracı’

Çocukluğundan bu yana sanata büyük bir tutku duyan Zahia Tarshi, görsel sanatı kelimelerin sınırlarını aşan bir ifade alanı olarak görüyor. Doğuştan gelen yeteneğiyle yetinmeyen Zahia Tarshi, kendini akademik olarak da geliştirerek Kasserine Yüksek Sanat ve El Sanatları Enstitüsü'nden sertifika aldı. Bu alandaki kariyerinin başlangıcını anlatan Zahia Tarshi, "Başlangıç zordu, çünkü bazılarının görsel sanatlara, özellikle de kadınlara yönelik aşağılık bakış açısıyla karşılaştım. Ancak bu kalıplaşmış fikirlerin üstesinden gelme gücüme inandım. Sanatın sadece bir hobi değil, bir mesaj ve değişim aracı olduğunu her zaman kendime söyledim” dedi.

Eserlerine derin anlamlar yüklüyor

Zahia Tarshi, yağlı boyaları kumaş, ahşap ve kristal gibi diğer malzemelerle harmanlayarak yenilikçi malzeme kullanımıyla öne çıktığını ve resimlerine özel bir iz bırakan benzersiz bir karakter kazandırdığını kaydetti. Zahia Tarshi, "Resimlerimin sadece görsel çizimler olmasını istemiyorum, daha ziyade onları gören herkesin benim bir parçam olduğunu hissetmesini sağlayacak derin anlamlar taşımasını istiyorum" diye belirtti.

‘Resimler konuşamayanlar için bir çağrı’

Resimlerinde kadınları sadece bir ‘kurban’ olarak değil, bir güç ve kararlılık simgesi olarak tasvir etmeyi amaçlayan Zahia Tarshi, sözlerine şöyle devam etti:

"Amacım kadınları resimlerimde acıyı ve umudu birleştiren bir şekilde göstermek. Onlar sadece güzel bir çiçek değil, toplumun temeli ve gücünün kaynağıdır. Resimlerimle kadınların ataerkil toplum karşısında çektiği acıları gösteriyor ama aynı zamanda kadınların toplumu inşa etmedeki hayati rolünü de vurguluyorum. Sanatı yalnızca görsel bir yaratıcılık olarak görmüyorum, sanatı acıyı aktarmanın ve umudu vurgulamanın derin bir aracı, şiddet ve ayrımcılık gibi kadın sorunları hakkında tartışmayı teşvik etmenin etkili bir yolu olarak görüyorum. Resimler konuşamayanlar için bir ses ve değişim çağrısı yapan bir mesaj olabilir."

‘Sorunlara çözüm olabilir’

Görsel sanatın kadınların sorunlarını ifade etmelerine ve toplumda karşılaştıkları zorlukları vurgulamalarına olanak tanıyan geniş bir pencereyi temsil ettiğini belirten Zahia Tarshi, “Görsel sanatçı çizim ve renkler aracılığıyla kendisiyle veya toplumuyla ilgili sorunları gündeme getirebilir ve bunlara çözüm bulmaya çalışabilir. Görsel sanatla kadına yönelik şiddet konularını somutlaştırabiliyoruz. Örneğin görsel sanatın Gazze'deki çocukların çektiği acıları ve genel olarak savaşlar gibi diğer konulara da ışık tutabileceğine inanıyorum. Kadın sanatçılar sanatı tüm dünyayı ilgilendiren önemli sorunları gündeme getirmek için kullanıyor” şeklinde konuştu.

‘Kadınlar vazgeçmemeli’

Tunuslu kadınların sanatsal düzeyde dikkate değer başarılara imza attıklarına dikkat çeken Zahia Tarshi, yaratıcılıklarının gücü ve başarma kararlılığıyla tüm zorlukların üstesinden geldiklerini belirtti. Zahia Tarshi, "Kadınlar renkleri ve malzemelerini kullanarak resim alanında önemli bir yer edinmeyi başardılar ve aynı zamanda güzellik ve direnci birleştiren yeni bir çağdaş kadın imajı çizmeyi başardılar. Hiçbir şey kolay elde edilmez ve güzel sanatlar dahil her şey zorluklarla karşı karşıyadır, ancak engeller ne olursa olsun kadının hırslarından vazgeçmemesi, hayallerinden uzaklaşmaması gerekir” dedi. 

‘Görsel sanatlar savunuculuğun bir aracı’

Eleştirilerle yüzleşmek ve bunu yapıcı bir araç haline getirmek için kadınların kendini geliştirmesi ve yeteneğini geliştirmesi gerektiğini kaydeden Zahia Tarshi, sözlerinin sonunda, “Kadın sanatçılar kölelikten, kısıtlamalardan ve onları çevreleyen yargılardan kurtulmalı, kendi dünyalarını çizmeli ve davalarını savunmalıdır. Görsel sanat yaratıcılık için bir araç, aynı zamanda kadın haklarını savunmanın ve onların gerçekliğini cesurca ve farklı bir şekilde ifade etmenin de bir aracı” diye belirtti.