Cezayirli ressam renklerle Sahra kadınının hikâyesini anlatıyor

Cezayirli ressam Merve el-Hayr, Sahra mirası ile soyut sanatı harmanlayarak Sahra kadınının canlı renklerle betimlendiği eserler ortaya koyuyor; merak ve tutkuyu güç, sevgi ve barışla tablolara dönüştürüyor.

RABİA HURAYS

Cezayir- Cezayirli ressam Merve el-Hayr, Cezayir’de, Sahra kültüründen ilham alarak hazırladığı soyut ve figüratif tablolarında, Sahra kadınının yaşamını ve kimliğini, renkleri geleneksel motiflerle harmanlayarak, izleyiciyle buluşturuyor.

Merve el-Hayr yalnızca bir ressam değil; aynı zamanda renklerin şairi, Sahra hafızasının sadık bir bekçisi ve çöl yaşamının sahnelerini tutkuyla ve bilgelikle tuvallere aktaran bir sanatçıdır. Onun dünyasında sanat, insanî ifadenin en yüce biçimlerinden biri hâline gelir.

Sanatçı, 10’uncusu düzenlenen ve Cezayir’in güneyinin büyük kültürel zenginliğini ortaya koymayı amaçlayan Ulusal Kadın Yaratıcılığı Kültür Festivali başta olmak üzere birçok festivale katıldı; ayrıca Uluslararası Çağdaş Plastik Sanatlar Kültür Festivalinde de yer aldı.

Yaratıcı Sahra kadınının portresini sunuyor

Cezayir çölünün derinliklerinde, tarihî mimarisiyle ünlü kasır ve kaleleriyle tanınan Ayn Salah kentinin kızı olan Merve el-Hayr, Cezayir’in batısındaki Mostaganem Güzel Sanatlar Okulu mezunudur. Tablolarının, yüksek ustalık sahibi yaratıcı Sahra kadınının bir portresini sunduğunu belirten sanatçı; Sahra kadınının yalnızca geleneksel el sanatları ve bilinen deri ürünleriyle sınırlı kalmadığını, fotoğrafçılıktan yağlı boya resme, kum ve toprakla resim yapma sanatına kadar birçok alanda yetkin olduğunu ve bunun Sahra kadın yaratıcılığına dair bütüncül bir model sunduğunu ifade ediyor.

‘Boyalarım eserlerime ruh katıyor’

“Resim, çocukluğumdan beri sevdiğim ve icra ettiğim bir hobidir; tablolarımda yansıttıklarım içimdeki merakın bir ifadesidir,” diyen sanatçı, görsel üretiminde ağırlıklı olarak akrilik boyalar kullandığını, bu boyaların eserlerine ruh kattığını belirtiyor. Yaptığı çalışmaların yalnızca Sahra çevresiyle sınırlı kalmasını istemediğini vurgulayan Merve el-Hayr, “Bu sınırı kırmaya çalıştım ve sevgi, duygu, enerji ve barışla titreşen başka renkler kullandım; bu da beni diğer Sahralı sanatçılardan ayırıyor” diyor.

Eserlerinin konularının önemli bir bölümünü “Sahra kadını” oluşturuyor. Sanatçı onu, güney bölgelerine özgü geleneksel kadın kıyafeti olan ve genellikle pembe, lacivert, turuncu ve kırmızı gibi canlı renklere boyanan melhafe ile resmediyor. Bu renkler, Sahra kadınının hayata olan sevgisini ve tüm zorluklara rağmen yaşam enerjisini yansıtıyor. Günlük hayatta çok fazla görünmeyen Sahra kadınının yaşantısından anlamlı anları bilinçli olarak resmettiğini söyleyen Merve el Hayr , eserlerinde güç ve sabır gibi farklı psikolojik hâllere odaklanmayı tercih ediyor; ayrıca geleneksel temalı tablolara özel bir yakınlık duyuyor.

Güçlü merak duygusu hayal gücünü keşfetmeye itti

Soyut sanata yönelen Merve el-Hayr, bu sanatın geleneksel temsil biçimlerinden kopmayı hedeflediğini; şekiller, renkler, desenler ve semboller aracılığıyla etkisini ortaya koyduğunu belirtiyor. Bu sanat türünü seçmesinin ardındaki sırrın ise içindeki güçlü merak duygusu olduğunu vurgulayan Merve, hayal gücünü keşfetmeye iten gücün de bu merak olduğunu söylüyor.

Her insanın kendine özgü bir yönü ve tutkusu olduğunu belirten Merve el-Hayr, renklerle de kendine has bir hikâyesi olduğunu ifade ederek, “Merak beni yönlendiriyor; rengin nasıl doğduğunu, kendini nasıl ifade ettiğini ve renklerin içimizdeki olumlu duyguları, iyimserliği ve enerjiyi nasıl harekete geçirdiğini keşfetmeye kadar götürüyor” diyor.