‘Yasalar kadınların haklarını elde etmesini engelliyor’

Avukat Rula Musa, kadın haklarının desteklenmesi yönünde sağlanan ilerlemeye rağmen yasalardaki engellerin hakların uygulanmasını zorlaştırdığını belirterek, “Yasalar kadınların haklarını elde etmesini engelliyor” dedi.

NAGHAM KARAJEH

Gazze- Gazze'deki Musawa ofisi avukatlarından ve yasal gözetim memuru Rula Musa, kadınların temel insan haklarının ve kanun önünde eşitlik ilkesinin uygulanmasının, sürdürülebilir kalkınma için hayati önemde olduğunu söyledi. Yasaların cinsiyet eşitliği ilkesiyle uyumlu olmadığını belirten Rula Musa, o nedenle kadın ve çocuk haklarının hâlâ büyük tartışmalara yol açtığını ifade etti.

Gazze’deki işgalden en çok etkilenen gruplar arasında olan kadın ve çocukların birçok temel haklarından mahrum bırakıldığına işaret eden Rula Musa, şunları kaydetti:

“Bu durum uluslararası standartların ve anlaşmaların açık bir ihlalidir. Musawa Merkezi, 2022 yılında kadın ve çocuk haklarına ilişkin resmi ve medeni mevzuatın hukuki etkisini toplumsal cinsiyet perspektifinden değerlendirmek amacıyla derinlemesine bir çalışma yürüttü. Bu çalışma, yasaların nasıl uygulandığını ve bunların kadın haklarıyla dolayısıyla çocuk haklarıyla ne ölçüde uyumlu olduğunu analiz etme konusunda özenli bir çabaydı. Yapılan çalışmalar, Gazze Şeridi'nde ve Batı Şeria'da kadın ve çocuk haklarının desteklenmesine yönelik kararlılığı somutlaştırdı.”

‘Yasalardaki eksiklikler ortaya çıkarıldı’

Rula Musa, yaptıkları çalışmayla, yasal düzenlemelerin nasıl uygulandığının, kadınların ve çocukların yaşamlarını nasıl etkilediğinin ve bölünme sonrasındaki hukuki tablonun daha iyi anlaşılmasını sağladığını ifade etti. Bu çalışma sonucunda kadınların bulundukları her alanda haklarının güvence altına alınması gerektiğinin ortaya çıktığını söyleyen Rula Musa, “Çocuklarının velayetini alma hakları, adalet, eşitlik ve özgürlük kavramlarının anlaşılmasını sağlayacak eğitimler sağlanmalı. Bu çalışma, kadın ve çocukların haklarını en çok etkileyen yasaları içerdiğinden, kuzey ve güney vilayetlerindeki Filistin yasalarındaki, özellikle Kişisel Durum Yasasındaki eksiklikleri ortaya çıkardı” şeklinde konuştu.

‘Yasalar kadınların haklarını elde etmesini engelliyor’

Kadın haklarının desteklenmesi yönünde kurumların sağladığı ilerlemeye rağmen cinsiyet eşitliğinin sağlanmasına yönelik yasal engel ve zorlukların devam ettiğine dikkat çeken Rula Musa, şu örneği verdi:

"Filistin yerel hukukunda, özellikle Kişisel Statü Kanunu ile ilgili olarak ‘erkeğe eşinin duruşmaya katılması veya bilgisi olmaksızın mahkeme kararıyla karısını boşama hakkı’ verilmektedir ve buna ‘keyfi boşanma’ denilmektedir. Bu tür boşanmalar, kadının nafaka, mali yükümlülükler gibi yasal haklarını elde etmesini engelleyen büyük zorluklara yol açmaktadır. Kadının boşanma kararı alması durumunda ise özel nedenler sunması gerekiyor. Eşinin de duruşmada hazır bulunması şartı var. Kadın çoğu zaman boşanma kararını alabilmesi için mali haklarından vazgeçmek zorunda bırakılıyor. Yaşanan bu durum eşitlik ilkesinin ihlalidir. Birçok feminist ve insan hakları örgütü de keyfi boşanma mağduru kadınlara adil tazminat ödenmesini ve bu konuda imkanların genişletilmesini talep ediyor. Bu nedenle boşanmanın adaleti sağlayan bir yargı kararına göre yapılması ve mahkemece incelenip değerlendirilinceye kadar hukuken tanınmaması, geçerli olmaması gerekir.”

‘Gazze Şeridi ve Batı Şeria’da hukuk sistemi farklı’

Batı Şeria ile kuzey ve güney bölgelerinde farklı hukuk sistemlerinin uygulandığını dile gtiren Rulo Musa, “Filistin'deki adalet sistemi, Gazze Şeridi ile Batı Şeria arasındaki bölünmüşlük nedeniyle büyük ölçüde etkilendi. Gazze Şeridi'nde ve Batı Şeria'da kadın ve çocukların hakları, kadınların adalete erişim hakkı ve bunun güvence altına alınması için ilk kapı olan dava prosedürleri olumsuz etkileniyor. Birleşik bir kişisel statü kanunu yok” dedi.

Yasaların, kadın ve çocuk haklarının uygulanması için yeniden düzenlenmesi gerektiğini ifade eden Rulo Musa, “Kamu otoritelerinin de bu iki grup lehine politika ve prosedürler benimsemesi gerekiyor. Cinsiyetler arasında gerçek eşitliğin sağlanması, kadınların etkin bir şekilde sosyal, ekonomik, kültürel ve politik alanlarda etkin katılımını sağlayacaktır. Kadınların haklarını kullanabilmelerine katkıda bulunacaktır” diye kaydetti.