Haber Merkezi- İstanbul’da Yenikapı Miting Alanı’nda düzenlenen Newroz, yüz binlerce kişinin katılımıyla yapıldı. Halkların Demokratik Kongresi (HDK), Özgür Kadın Hareketi (TJA) ile Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) tarafından “Rabe dema azadî û serkeftinê ye” şiarıyla organize edilen kutlama için kentin 39 ilçesinden işçiler, emekçiler, gençler, kadınlar sabahın erken saatlerinden itibaren Yenikapı’ya akın etti.

Dört farklı kapıdan alana giriş yapıldı

Gelenler dört farklı noktada kurulan kapılarda polis kontrolünden geçerek alana giriş yaptı. Kadınların yöresel kıyafet giydiği Newroz alanı sarı, kırmızı, yeşil renklere büründü. Alanda kurulan sahneye “Rabe dema azadî û serkeftinê ye” yazılı pankart asıldı. Alanın farklı noktalarına yine DEM Parti bayrakları ve flamaları ile “Bi jin jiyan azadiyê / Dem dema berxwedan û azadiyê  yê” yazılı TJA’nın dev pankartları asıldı. Newroz alanında yaklaşan yerel seçimlere dair de mesajlar vardı. “Burjuva partilere oy yok. Müteahhitlere oy yok. Oylar Meral Danış Beştaş'a, Murat Çepni'ye” yazılı pankartı alana asıldı.

Büyük bir coşkunun hakim olduğu Newroz alanından sık sık Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan için “Bijî Serok Apo” sloganı yükseldi. Cezaevlerinde devam eden açlık grevleri dolayısıyla kitle yine “Bijî berxwedana zindana”, “Biji Kurdistan, bimri koledar” sloganlarını attı. Alanı dolduran yüz binlerce kişi, programın başlamasını çalınan müzikler eşliğinde halaylar çekerek bekledi. Alkış ve  zılgıtlarıyla alandaki coşkuyu her geçen dakika yükselten kadınlar ise, “Jin jiyan azadî” sloganı attı. Newroz programı demokrasi ve özgürlük mücadelesinde yaşamını yitirenler anısına saygı duruşunda bulunulması ile başladı. Bu esnada yüzbinler kişi tek bir ağızdan “Bijî Serok Apo” sloganı attı. Saygı duruşunun ardından sahneye çıkan Newroz Tertip Komitesi, alandakileri selamladı.

‘Bu Newroz özgürlük Newrozu’dur’

Açılış konuşmalarını yapmak üzere sahneye DEM Parti İstanbul İl Eşbaşkanları Gonca Yangöz ile Murat Kalmaz çıktı. Kitleyi selamlayan Gonca Yangöz, konuşmasına “Başta Kürt halkı olmak üzere ezilen, sömürülen, yok sayılan bütün halkların direniş bayramı Newroz kutlu olsun. Newroz pîroz be” diyerek başladı. Murat Kalmaz ise konuşmasında şunları söyledi:

“Tüm Kurdistan ve Türkiye halklarının Newroz bayramı kutlu olsun. Bu Newroz, özgürlük Newrozu’dur. Kürt halkı zafere yakındır. İlk talebimiz Abdullah Öcalan’ın özgürlüğüdür. Biz diyoruz ki; Sayın Öcalan özgür olmadan özgürlükten bahsedemeyiz. Sayın Öcalan özgür olmadan Türkiye’de Kürt sorunu başta olmak üzere hiçbir sorun çözülmez. Türkiye’nin özgürlüğü ve barışı Sayın Öcalan’ın özgürlüğü ile mümkündür. Kürtler katledilerek bitirilemez. Baskı altına alınarak boyun eğdirilemez. Yıllardır boyun eğmedi.”  İl eşbaşkanlarının konuşmalarının ardandan Gölgedekiler grubu sahne aldı. Kitle grubun seslendirdiği şarkılar eşliğinde halay çekti.

Murat Çepni: En büyük cevabı 31 Mart’ta vereceğiz

Daha sonra DEM Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Eşbaşkan Adayları Meral Danış Beştaş ile Murat Çepni, sahneye çıkarak on binleri selamladı. Kitleye seslenen Murat Çepni, “Her bijî Kawa’lara. 31 Mart’ta hep birlikte kazanacağız, İstanbul’u biz yöneteceğiz. Yürütülen tartışmalara kulaklarımızı tıkıyor, kendimize bakıyoruz. DEM Parti en güçlü biçimde başarıyı elde edecek. Dilimizi, kültürümüzü yok sayanlara, işçi sınıfına açlığı reva görenlere, Kürt halkını yok sayanlara en büyük cevabı 31 Mart’ta vereceğiz. Newroz’un coşkusuyla hepinizi selamlıyorum” dedi.

Meral Danış Beştaş: İmralı kapılarını açın

Meral Danış Beştaş da “Biz diyoruz ki İmralı kapılarını açın, tecride son verin. Sayın Öcalan özgür olmalı. Newroz özgürlüktür. Diyarbakır’da bize laf söyleyip gelip burada bize şirinlik yapmayın. Bu seçimde kırmızı kart gösteriyoruz. Kendimize oy vereceğiz, partimiz etrafında kenetleneceğimizi her fırsatta söylüyoruz. Seçmen değilseniz lütfen seçmen olduğunuz yere gidip oyunuzu kullanın. Çünkü hırsızlık yapıyorlar. Onlar irade hırsızı. Kaçak seçmenlerle Ağrı’yı, Bitlis’i, Siirt’i almaya çalışıyorlar. Ama biz buna izin vermeyeceğiz. Bizim bir ağacımız var. O ağacın etrafında toplanıyor ve diyoruz ki; oyumuz ne size ne ona, oyumuz kendimize” diye konuştu.

Tuncer Bakırhan: Çözüm anahtarı İmralı’dır

Newroz’un aynı zamanda zalimlere karşı isyan günü olduğunu dile getiren Tuncer Bakırhan, “Newroz AKP-MHP iktidarına karşı Hrant Dink’in, Berfo Ana’nın, Cumartesi İnsanları’nın, Berkin Elvan’ın, Emine Şenyaşar’ın mücadelesidir. Bugün bir kez daha bitmediğimizi, güçlendiğimiiz, büyüdüğümüzü dosta da düşmana da kanıtladınız. Sizlere Selahattin Demirtaş’ın, Gültan Kışanak’ın, Figen Yüksekdağ’ın ve cezaevlerindeki binlerce özgürlük tutsağının selamını getirdim. Tecridi kırmak için açlık grevinde olan tutsaklara Newroz’unuz kutlu olsun diyoruz. Cezaevlerindeki tecridi kıracağız tüm tutsakları özgürleştireceğiz.

Türkiye’nin en temel sorunu Kürt sorunudur. Bu ülkenin ekonomisini bitirdi yine de toptan, tüfekten bahsediyor. Kürt meselesi diyalogla, müzakereyle çözülür diyoruz. İkinci yüz yıl Kürt yüz yılı olacak. İkinci yüz yıl demokrasinin özgürleştiği, Kürt sorununun müzakere ve diyalogla çözüldüğü bir yüz yıl olacak. Hep birlikte, el birliği ile çalışıp mücadele edeceğiz. Kürt halkı tarihin başından beri zalimlere karşı mücadele etti ve edecek. DEM Parti’nin takati kalmadı diyorlardı. Buyurun size takati kalmayanlar, dilinden, kültüründen vazgeçmeyen Kürt halkı.

Çözüm anahtarı İmralı’dır

Bir kez daha iktidara seslenmek istiyorum, Kürt sorununun çözüm anahtarı İmralı’dadır. Sayın Öcalan’ın 2013 Newrozu’nda sunduğu demokratik çözüm deklarasyonunun arkasındayız. 2013 deklarasyonu çok önemlidir, kıymetlidir. Bu ülke halklarını kutuplaştıracağınıza, bu meselenin muhataplarıyla, İmralı ile çözülmesine dair yüz binler ile bu alandan çağrı yapıyoruz.

Fiziki özgürlüğünün sağlanma zamanı 

Hep birlikte tecridi kaldıracağız, açlık grevindeki arkadaşlarımızı yalnız bırakmayacağız. Güzel günler yakın. Hep birlikte partimize sahip çıkacağız. Bugün anadilimize sahip çıkma, barışın, halkların ortak mücadelesini yükseltme, Kürt ulusal birliğini sağlama, İmralı’daki tecridi lağvetmenin, Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü sağlama günüdür.”

 Esengül Demir: Direnen Kawalarız

Programın devamında HDK Eşsözcüsü Esengül Demir konuşma yaptı. Mevcut “faşist” iktidara karşı direneceklerini ve buna hiçbir şeyin engel olamayacağını belirten Esengül, “Biz nehirler gibi akarız, nehirler gibi coşkuluyuz. Merhaba Sebahat, merhaba Selahattin, merhaba Gültan başkan, merhaba Rojava, kurtuluş için mücadele edenlere merhaba. Qamişlo’ya, Kerkük’e, Mahabad’a, Dehaqların zulmüne karşı direnen bütün halkları selamlıyoruz. 1992 Cizre Newroz’unda Berîvan’ın yaktığı ateş bizlerin umududur. Dehaqların karşısında direnen Kawalarız biz. Halepçe Katliamı’nın 36’ncı yılı. Bugün yine aynı topraklarda Kürtlerin temsilcilerini yok saymaya çalışıyorlar. Dağlar ateşlere verilmiş durumda. Kürt çocukları panzerlerle ezilirken cezasız bırakılıyor. Bu iktidar yalnızca Kürt halkına düşman değil. Bunlar kadınlara, emekçilere, Alevilere düşman. Bu düzene karşı birlik ve mücadele ateşini Newroz’da yakacağız. 2024 Newroz’u birliği büyütecek. Yaşasın direnişimiz. Bizler bugün yan yana gelen halklar olarak bu faşist, ceberut iktidara karşı koruyacağız” diye belirtti.

‘Özel bir rejim işkence sistemi uygulanmakta’

Abdullah Öcalan üzerindeki tecride değinen Esengül, sözlerini şöyle sürdürdü: “25 yıldır İmralı tecrit sisteminde Sayın Öcalan tutsak alındı. Özel bir rejim, işkence sistemi uygulanmakta. Zindanlarda binlerce hasta tutsak aynı işkence sistemi ile karşı karşıya. Bu sistemi alaşağı etmek zorundayız. Başta Sayın Öcalan olmak üzere bütün siyasi tutsakların bir an önce özgürlüğüne kavuşması gerek. Savaşın yükünü kabul etmiyoruz. Türkiye’deki bütün halkları, emekçileri, ezilenleri olarak sonuna kadar mücadele edeceğiz. Bu Newroz’un şöyle bir güzelliği var, bu Newroz Kürt halkının özgürlüğü talebiyle yakıldı. Aynı zamanda Sayın Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanması gerekiyor. Diyoruz ki tecrit, savaş politikalarına karşı ancak Sayın Öcalan ile masaya oturulursa halklar arasında barış sağlanır. Bu günler gelecek, uzak değil. Buradan sesleniyoruz, Newroz mücadeledir, başarıdır, özgürlüktür, zaferdir. Newroza we pîroz be. Serkeftin serkeftin serkeftin.”

TJA: Başkaldırı ve isyan

Kutlamada söz alan TJA üyesi Eylem Saruca, yüz binleri selamladı. Eylem, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin sonlandırılması gerektiğini belirterek, “Çeyrek asırdır ağır tecrit politikalarının uygulandığı Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki tecridi kınıyor, tecridin bir bütün halklara uygulandığını görüyoruz. Tecridin kırılması ve Kürt sorununa demokratik çözüm için açlık grevinde olan tüm arkadaşların mücadelesini selamlıyorum. Gültan Kışanak, Sebahat Tuncel ve Figen Yüksekdağ şahsında tüm siyasi tutsaklara selam olsun” dedi.

‘Halkların Newrozu kutlu olsun’

Newroz’un kadını yok sayanlara karşı bir direniş ve başkaldırı olduğunu kaydeden Eylem, sözlerini şöyle sürdürdü: “Kadınların güneşi doğurduğu bu topraklarda, baharın müjdeleyicisidir Newroz. Baskılarla, gözaltı ve zindanlarla bizi korkutmaya çalışanlar unutmayın ki bu miras Zekiye Alkan’lardan, Mazlum Doğan’lardan, Sema Yüce’nin ‘Bedenimi 8 Mart’tan 21 Mart’a ulaşan ateşten bir köprü yapmak istiyoruz’ dediği yerden bir mücadele ile devam ediyoruz. dün de buradaydık, yarın da burada olacağız. Ezilen halkların, kimliği, dili yok sayılanların jin jiyan azadî felsefesini tüm dünyaya duyuran kadınların halaylarla, zılgıtlarla karşıladığı, halkların diriliş günü olan Newroz’u kutlu olsun. Tekrar söylüyoruz, ‘Rabe dem dema azadîye û serkeftine ye.”

EHP: Yolumuz açık olsun

Emekçi Hareket Partisi (EHP) Genel Başkanı Hakan Öztürk de, “Bu Newroz, devrimci Kawaların Newroz’u. Newroz pîroz be. Kürt halkı 2024 yılında seçme ve seçilme hakkını kullanmak için mücadele etmek zorunda kalıyor. Böyle bir hukuk, anayasa olur mu diyoruz. Çok çalışalım bunları gönderelim. O güzel yolumuz açık olsun” diye konuştu.

BMG: Şimdi özgürlük zamanı

Ardından konuşan Birleşik Mücadele Güçleri (BMG) adına Muhammed Hizmetçi, “Kürt halkı, Ermeniler, mülteciler yok sayılıyor. İşçiler, kadınlar katlediliyor. Çünkü başımızda bir bela var. Biz bu düzeni yıkmaya and içtik. Hayatımızı tecritle, baskılarla sıkıştırıyorlar. Ama nafile. Burada gördüğüm her yüz her yürek devrimci bir kaledir. Zindanlarda açlık grevleri var, bu toprakları tecrit sarmış Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ı sardığı gibi bütün tutsakları da sarmış durumda. Biz Kürt halkının, ezilen ulusların özgür olmasını, demokratik bir ülkede yaşamak istiyoruz. Demirci Kawa’nın meşalesini taşıyarak ‘şimdi özgürlük zamanı’ diyelim. Newroz pîroz be” dedi.

EMEP: Yaşasın halkların mücadelesi

EMEP Genel Başkanı Seyit Aslan, “Yaşasın Newroz. Mücadele eden halkımızı yürekten selamlıyoruz. Bu iktidar kadınlar, gençler, işçiler üzerinde terör estiriyor. Mücadele eden herkese karşı şiddet politikaları her gün biraz daha artıyor. İşte bu meydanlarda bir araya gelen bizler birliğimizi, gücümüzü kullanarak bu faşist gidişata hep birlikte dur diyeceğiz. Cezaevlerinde on binlerce siyasi tutuklu var. Halkın iradesiyle seçilmiş Kürt siyasetçilere cezaevlerinde. Bir an önce cezaevleri boşaltılmalıdır. Bu tek adam yönetimi Filistin’deki halklara özgürlük istiyor. Ama Rojava’da, Kurdistan’da her gün çatışmalarla Kürt halkının özgürlük ve demokrasi mücadelesini bastırmaya çalışıyor. Bu iki yüzlü tutumu kınıyoruz. Gazzeli halkların, Kürt halkının yanındayız. Birlikte mücadele ederek başaracağız. Halkımızın birleşik mücadelesi ile bu ceberut sistemi yenebiliriz. Mücadelemizi yükselteceğiz, yaşasın Newroz. Yaşasın halkların kardeşliği, sınıfsız, sömürüsüz bir dünya. Yaşasın halkların birleşik mücadelesi” sözleriyle seslendi.

Ardından sanatçı Mikail Aslan sahne aldı. Kurmanckî stranlar eşliğinde yüz binlerce kişi halaya durdu. Coşku dolu anların yaşandığı etkinlikte alkış ve zılgıtlar bir an olsun durmadı. İstanbul Newrozu şarkılarla devam etti. Şarkılar eşliğinde kitle uzun süre halay çekti. Kutlama Mikail Aslan’ın şarıkları sonrası sona erdi.

Kitle alandan dağılırken,  polis çok sayıda yurttaşı gözaltına aldı.