Tişrîn’de halk direniş halaylarıyla yeniden tarih yazıyor

Türk devletinin işgal saldırılarına karşı “Jin, Jiyan, Azadî” sloganlarıyla 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü Tişrîn Barajı’nda kutlayan kadınlar, “Bu baraj bizim, onu koruyan biziz. Davamızdan vazgeçmeyeceğiz” mesajı verdi.

SORGUL ŞÊXO

Tişrîn- Mezopotamya’da yaşayan halklar için bahar mevsimi 'mücadele' azminin tazelendiği bir mevsime dönüşüyor. Türk devleti ve çeteleri Kuzey ve Doğu Suriye’deki Tişrîn Barajı'nı işgal etmek için birçok saldırı gerçekleştirdi. 19 Temmuz Devrimi'ni başlatan halklar, her zaman olduğu gibi yine direnişine geçtiler. 8 Ocak'ta Tişrîn Barajı'na Kobanê şehrinden giden yurttaşların konvoyu vuruldu, bunun sonucunda aralarında Kürt ve Arap halklarından çok sayıda kişi hayatını kaybetmiş ve yaralanmıştı. Türk devletinin saldırıları sonucu son iki ayda 270'den fazla kişi yaralanırken, en az 23 kişi ise hayatını kaybetti.

Tişrîn Barajı’nda yaratılan ortak ruh

8 Mart gecesi, iki aylık direniş geride kaldı. Direnişin 60’ıncı günü de her zaman ki gibi yorgunluğun ne olduğunu bilmeden yurttaşlar halaya durdular. Gelenler bir yandan oruçlarını tutuyor, öte yandan topraklarını savunmak için görevlerini yerine getiriyor. Günün 14 saati, gelen herkesin gencinden yaşlısına, genç kadınlardan çocuklara, kadın ve erkeğin yan yana olduğu, birbirlerinden güç aldığı birkaç dakika gibi geçiyor. Tişrîn Barajı'nda kendilerini bir araya getiren ve ortak bir ruhla hareket eden yüzlerce insan, tuttukları orucun ardından iftar vaktinde iki veya üç hurmayı yiyor ve ardından savaşçıların zafer elde etmesi için dualar okuyor.

Tarihi anlara şahitlik ediliyor

Tişrîn Barajı’nda geceler, bu tarihi döneme tanıklık edenlerin parlayan yıldızların altında devrim şarkılarıyla çektikleri halaylarla geçiyor. Bu tarihi anların unutulmaması, kaybolmaması adına mutlu anlarını belgeliyor, fotoğraf çekiyorlar. Bu tarihi anlar, herkesin bu barajın korunmasında ve başarısında bizim de payımız olduğunu söyleyeceği yarınların hatırası olacaktır.

‘Baraj’da kutladığımız 8 Mart tarihe geçsin’

Direnişe katılan herkes bir haykırışla da olsa buradaki varlığını ispat ediyor. Tişrîn direnişinde sadece kadınlar değil, erkekler de "Jin, Jiyan, Azadî" sloganını atıyor. Gecenin bu anlarında direniş ateşinin önünde yer alan kadınlar, ajansımıza görüşlerini dile getirdi.

Kadınlardan Leyla Hac Hisên, Tişrîn Barajı'ndaki varlığının savaşçıların kanıyla elde edilen kazanımları korumak olduğunu belirterek, "Suyumuz, toprağımız, derelerimiz savaşçılarımızın kanıyla kurtarıldı, bugün anneler olarak ona sahip çıkmak ve onu korumak için buradayız. Oğlum silahıyla savaş mevzilerinde, ben de bu barajı korumak için kendi irademle buradayım. Tişrîn Barajı'nın korunması ne kadar önemliyse, düşmanın saldırılarının da başarısızlıkla sonuçlanması o kadar önemlidir. Tişrîn Barajı, Kobanê'den Rakka’ya kadar tüm halkın enerji kaynağını oluşturuyor. 8 Mart 2025 tarihinde Tişrîn Barajı'nda bayramımızı kutladığımız bu gün de tarihe geçsin. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü bu yıl burada kutlayacağımızı tahmin edemiyorduk" ifadelerinde bulundu.

‘Uluslararası güçler saldırılara karşı tavır almalı’

Geçmiş yıllarda Baas rejiminin baskı ve inkâr politikaları nedeniyle 8 Mart’ı evlerinde gizlice kutladıklarını söyleyen Leyla Hac Hisên, "Eskiden evlerimizin sınırlarında gizlice bayramımızı kutlardık ama bugün Tişrîn Barajı'nda kutluyoruz ve bu Türk devletine bir mesajdır. Bu nedenle arzumuz savaş değil barıştır. Ama birisi bize saldırdığında karşılık vereceğiz. Bu temelde işgalci Türk devletinin saldırılarının durdurulmasını istiyoruz, uluslararası güçleri saldırılara karşı net bir tavır sergilemeye çağırıyoruz" ifadelerinde bulundu.

‘Moralimiz çok yüksek’

Tişrîn Barajı direnişine katılan Sîham Xelîl ise, "Moralimiz çok yüksek, aynı zamanda 60'ıncı günde bu barajı kanımızla, canımızla, çocuklarımızla koruyacağımıza dair sözümüzü bir kez daha yeniliyoruz. Bu baraj bizim, onu koruyan biziz, başka ülkeden kimse bizi korumaya gelmiyor. Kadınlar elinden geldiğince kendilerini ve ülkelerini koruyorlar. Davamızdan vazgeçmeyeceğiz. Bugün Tişrîn Barajı’na yönelik saldırıların uluslararası güçlerin gündemine taşınması ve çözüm bulunması büyük önem taşıyor. Barajın korunması sadece buradaki direnişle sınırlı olmamalıdır” şeklinde konuştu.

‘Tehlike olduğu sürece barajımızı koruyacağız’

Direnişte stran söyleyen Arap bir kadın, Tişrîn Barajı'na gelme nedenini iki sözle dile getirdi: "Özgürlük ve demokrasi istiyoruz."

Halay çeken bir başka kadın da "Halay bizim için direniştir. Buradaki direnişte binlerce hikâye yazılıyor. Tehlike olduğu sürece barajımızı koruyacağız. Burada gördüğünüz halay daha da genişleyecek” diye belirtti.

Gecenin karanlığında “Jin, Jiyan, Azadî” ve “Berxwedan Jiyane” sloganları yükseliyor. QSD/YPJ savaşçılarının direnişini yürekten selamlayan halk, geceyi sloganlarla geçirirken, katliamların ve saldırıların olmadığı bir sabaha uyanmayı umut ediyorlar.

Mart ayı Kürt halkının tarihinde katliamların, devrimlerin ve isyanların ayıdır ve aynı zamanda Newroz’un kutlandığı ve direniş ateşinin yakıldığı aydır.