Kobanêli kadınlar Süveyda halkı ile dayanışmaya hazır
Kobanê'deki Mala Jin üyeleri ve doktorlar, Süveyda'da savaş suçu işlendiğini ve halkla dayanışarak, her türlü yardım ve desteği sağlamaya hazır olduklarını belirtti.

BERÇEM CÛDÎ
Kobanê - Suriye'nin Süveyda kentinde Dürzi halkına yönelik saldırılar devam ediyor. Cihatçı çeteler, tüm güçleriyle oradaki halka karşı onlarca katliam ve insanlık dışı uygulamalar gerçekleştiriyor.
Süveyda'daki saldırılarla ilgili paylaşılan fotoğraf, görüntü ve bilgiler, cihatçı HTŞ’nin vahşetinin boyutunu gözler önüne seriyor.
'Suriye'deki savaş azınlıkların geleceğinin olmadığını gösteriyor
Kuzey ve Doğu Suriye Kobanê şehri Mala Jin (Kadın Evi) üyesi Necmê Elî, Suriye’de yıllarca yaşanan savaşa dikkat çekti. Rejimin çökmesinden sonra bu kez cihatçı HTŞ’nin saldırılarının başladığını ifade eden Necme Ali, “Suriye kentleri soykırımdan geçiyor, Minbic’ten, Süveyda'ya kadar bir dizi saldırı yaşandı. Evler yağmalandı, şehirler yıkıldı, çocuklar, kadınlar ve yaşlılar katledildi. Suriye'deki mevcut durum bize, Suriye'nin geleceğinde farklı mezhep ve inançlara yer ve hak olmadığını gösteriyor” dedi.
‘Ülkesini koruyamayan bir güç kendisine hükümet diyemez’
Suriye’nin etnik ve inançsal çeşitliliğine işaret eden Necmê Elî, “Suriye coğrafyası, ırksal, dini ve etnik çeşitliliğiyle bilinir. Suriye'nin kuruluşundan bu yana Kürtler, Araplar, Ermeniler, Süryaniler, Müslümanlar, Hristiyanlar, Dürziler ve Aleviler bir arada yaşamıştır. Ancak şimdi farklılıklar yok sayılıyor. Cihatçı Suriye yönetimi bu suçların sorumluluğunu üstlenmiyor. Katliamları Arap aşiretlerin yaptığını söylüyor. Kendi kontrolünü sağlamayan, ülkesinin güvenliğini koruyamayan ve katliamları önleyemeyen bir güç, kendine hükümet dememelidir” diye belirtti.
‘Kuzey ve Doğu Suriyeli kadınlar olarak onları desteklemeye hazırız’
Necmê Elî, Suriye'nin kadınlar için tehlikeli ve riskli bir alan haline geldiğini belirterek, "Eğer bu iç savaş böyle devam ederse Suriye'de azınlıklar kalmayacak ve Suriye'de tek renk, dil ve ulus olacak. Bu çeteler, ‘Alevileri ve Dürzileri ortadan kaldırdıktan sonra Kürtlere yöneleceğiz’ diyerek sürekli Kuzey ve Doğu Suriye bölgelerini tehdit ediyor. Yaşanan bu olaylar kadınların geleceği için en büyük tehlikeyi oluşturuyor. Kadınlar olarak ihlallerin, cinayetlerin, kaçırılmaların, saldırıların ve tecavüzlerin olmadığı güvenli bir ülke istiyoruz. Suriyeli kadınlar bu süreçte dayanışmalarını güçlendirmeli ve seslerini her zamankinden daha fazla yükseltmeliler, Kuzey ve Doğu Suriye kadınları olarak onları desteklemeye hazırız."
Süveyda'daki cihatçı çeteler, Süveyda'daki bir hastanede büyük bir katliam gerçekleştirerek, hastalar ve yaralılar da dahil olmak üzere tüm personeli katletti. Raporlara göre, hastanede 200'den fazla kişi yaşamını yitirdi.
'Sağlık çalışanlarının öldürülmesi affedilemez bir suçtur'
Saldırılarda sağlık çalışanlarının hedef alınmasını değerlendiren Doktor Evin Xelil, “Sağlık son 14 yılda Suriye’de bir savaş alanı ve etnik çatışma, çıkar çatışması, terörizm ve cihatçılık alanı haline geldi. Savaş durumlarında, sağlık çalışanları ve gazetecilerin hedef alınmaması gerektiği sıkça belirtiliyor. Özellikle sağlık çalışanları insani ve önemli bir görev yürütüyor. Sağlık çalışanları kim olursa olsun ve nerede olursa olsun, insani görevleri her şeyden önce gelir. Maalesef, şu anda Suriye'de yaşanan savaşta tüm bu standartların ihlal edildiğini görüyoruz. Alevi ve Dürzi toplumunun tüm kesimlerinin ırk ve mezhepçilik sonucu katledildiğini görüyoruz. Uzlaşmaya, barışa ve istikrara ihtiyaç duyduğumuz bir zamanda, iç savaşın yaşandığını görüyoruz” ifadelerini kullandı.
‘Tıbbi destek sağlamaya hazırız’
Evin Xelil, Süveyda'ya desteğini şu sözlerle dile getirdi: "Süveyda'da meydana gelen yüzlerce olay arasında, sağlık personelinin, hastaların ve yaralıların ölümüne yol açan bir hastaneye saldırı gördük. Bu olay kasıtlı olarak gerçekleştirildiği için vahşi bir katliam olarak da nitelendirilebilir. Bu saldırılar uluslararası anlaşmalara ve yasalara göre savaş suçudur, ancak ne yazık ki Suriye'de bu tür olayları çok sık yaşıyoruz. Yakın zamana kadar Kuzey ve Doğu Suriye'ye yönelik saldırılarda, Tişrîn Barajı direnişinde ve Suriye kıyılarında aynı olayları yaşadık. Kobanê kentindeki sağlık çalışanları olarak Süveyda halkına yardım sağlamaya hazırız. Kendimizi sorumlu hissediyoruz ve maddi, tıbbi ve manevi yardımda bulunmaya hazırız.”