Kayıp yakınları: Ramazan Yüce için adalet istiyoruz
Amed’de kayıp yakınları eylemlerinin 803’üncü haftasında, kimliği belirsiz kişi ya da kişilerce katledilen Ramazan Yüce için bir kez daha adalet istedi.
Amed- İnsan Hakları Derneği (İHD) Amed Şubesi, kayıpların bulunması ve faillerin yargılanması talebiyle gerçekleştirdiği eylemlerinin 803’üncüsünü gerçekleştirdi.
Koşuyolu Parkı’nda bir araya gelen hak savunucuları ve kayıp yakınları 29 Haziran 1992’de dışarıdan liseyi bitirme sınavı için Farqîn’den (Silvan) Amed’e giden ve geri döndüğü sırada kimliği belirsiz kişi ya da kişilerce silahla katledilen Ramazan Yüce için adalet istedi.
‘Türkiye bu suçların sorumlusu’
Açıklamaya katılan İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin, bugünün aynı zamanda Şeyh Said’in katledildiği gün olduğuna dikkat çekti ve birçok Kürt önderinin Kürt mücadelesinde yer aldığı için gözaltında kaybedildiğini hatırlattı. Eren Keskin, “Onların bedenlerine ulaşamadık. Onların katledildiğini hepimiz çok iyi biliyoruz. Türkiye bu politikayı cumhuriyet öncesinden bu yana devam ettiriyor. Türkiye, tüm kaybetme dosyalarında cinayet suçlarını zamanaşımına ulaştırıyor. Savcılar taleplerimizi kabul etmeden, zaman aşımından dosyalarımızı kapatıyor. Sadece askerler, korucular, onlara işkence yapan insanlar suçlu değil. Soruşturma yapmayan savcılar, beraat kararı veren hakimler, rapor vermeyen adli tıp hekimleri hepsi bu sistematiğin parçası. Türkiye bu suçların sorumlusu” şeklinde konuştu.
‘Hizbullah Örgütü, devletin desteğini alarak cinayet işledi’
Daha sonra açıklama metnini İHD Kayıp Komisyonu üyesi Fırat Akdeniz okudu. Fırat Akdeniz, evli ve 7 çocuk babası olan Ramazan Yüce’nin Silvan Yatılı Bölge Okulu'nda Hizmetli kadrosunda görev yaptığını belirterek 1980 darbesinden sonra gözaltına alındığını ve yoğun bir işkence sürecinden sonra serbest bırakıldığını anlattı. Fırat Akdeniz, açıklamaya şu sözlerle devam etti:
“Ramazan Yüce daha sonra da birçok defa gözaltına alınıp, serbest bırakıldı. 1991-1997 yılları arasında Farqîn’de yoğun bir faili meçhul cinayetler dönemi yaşandı. Hizbullah Örgütü, o dönemde devletin sınırsız desteğini arkasına alarak özellikle ilçe merkezde sivil halka yönelik yüzlerce faili meçhul cinayet işledi. Bu cinayetlere kurban gidenlerden biri de Ramazan Yüce oldu.
Ramazan Yüce’nin büyük kızı da o dönem Hizbullah saldırısı sonucu ağır yaralanarak kurtuldu. Aile sürekli baskı ve tehdit altındaydı. 29 Haziran 1992’de Ramazan Yüce dışarıdan liseyi bitirme sınavı için Amed’e gider. O sabah eşine ‘Ben gidiyorum ama kötü rüyalar gördüm. Bana bir şey olursa nişanlı olan kızımı evlendirin’ der. Amed’den Farqîn’e gelmek üzereyken kimliği belirsiz kişi ya da kişilerce Lalebey Sokağı’nda arkadan silahlı saldırıya uğrar. Ramazan Yüce orada hayatını kaybeder. Cenazesi Farqîn ilçe merkezine kaldırılarak defnedilir. Taziyenin yoğun kalabalık geçmesinden dolayı, yine o dönemin karanlık güçleri tarafından cenaze törenine saldırı gerçekleşir. Olay o tarihten günümüze faili meçhul olarak kayıtlara geçer.
Gerçeklerin ortaya çıkarılması ve sorumluların tespit edilip, yargı önüne çıkarılarak cezalandırılması gerekir. Bundan tam 32 yıl önce bu kentin sokaklarında katledilen Ramazan Yüce için adalet istiyoruz.”
Açıklama, oturma eylemi ile sona erdi.