Kayıp yakınları 746’ncı haftada eylemdeydi

İHD Amed Şubesi ve kayıp yakınları, “Kayıplar bulunsun, failler yargılansın” eyleminin 746’ncı haftasında 29 yıl önce katledilen ve kaybettirilen Selim Örhan, Hasan Örhan ve Cezayir Örhan’ın akıbetini sordu.

Amed- İnsan Hakları Derneği (İHD) Amed Şubesi ve kayıp yakınları, “Kayıplar bulunsun, failler yargılansın” eyleminin 746’ncı haftasında eylemlerine devam etti.

Koşuyolu Parkı Yaşam Hakkı Anıtı önünde bir araya gelen kayıp yakınları, bu haftaki eylemde 24 Mayıs 1994 yılında, Amed’in Pasûr (Kulp) ilçesine bağlı Çağlayan Köyü’nün Deveboyu Mezrası’nda askerler tarafından gözaltında kaybettirilen Selim Örhan, Hasan Örhan ve 17 yaşındaki Cezayir Örhan’ın faillerini ve hala cenazesine ulaşılamayan Cezayir Örhan’ın akıbetini sordu.

‘Hesaplaşma çağrılarımız sürecektir’

Açıklamada yarın yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı seçimine dikkat çekilerek “Umarız yarın bu ülkede demokratik kararların uygulanması gerektiği kararı çıkar. Baskıcı tümüyle devlet şiddetini aklayan haktan hukuktan yoksun sistemin değiştirilmesi için hak savunucuları olarak sandıkların başında olacağız” denildi. Açıklamada Ankara JİTEM davasında faillerin beraat ettirilmesine işaret edilerek “Sayısız delile rapora rağmen dönemin sanıkları hakkında beraat kararı verildi. Bu tümüyle dönemin şiddetini savunmak ve sürdürmek için bugüne verilen bir mesajdır. Bütün bağlantıların deşifre edildiği bir davada karar bu olmamalı, bu politik olarak verilmiş bir karardır. Bütün hesaplaşma çağrılarımız yasaklamalara karşı sürecektir. Daraltmaya karşı yeni hak formüllerini bulacağız. Demokratik mücadelemizi sürdüreceğiz” ifadeleri yer aldı. 

Kayıp yakını Adnan Örhan ise baba, amca ve kuzeninin kaybettirilme hikayesini anlatarak, tüm arayış girişimlerinin sonuçsuz kaldığını söyledi.

Evler ateşe verildi

Eylemde katledilen Salim ve Hasan Örhan’ın failleri ve cenazesi hala bulunmayan Cezayir Örhan’ın hikayesi okundu. Bolu Komando Tugayı’na bağlı askeri birlikler tarafından 6 Mayıs 1994 tarihinde Deveboyu Mezrası’na baskın yapılarak imama “minareden köylülerin cami önünde toplanması” için anons yaptırıldı. Askerler tarafından cami önünde toplanan köylülere evlerinin yakılacağı ama öncesinde eşyalarını toplamaları için izin verildiğini belirtildi. Köylülerin eşyalarını taşıması tamamlanamadan evler ateşe verildi.

Başvurular sonuçsuz kaldı

24 Mayıs 1994 tarihinde askerler tekrar köye geldi. O sırada köyde bulunan 46 yaşındaki Selim, 40 yaşındaki Hasan ve 17 yaşındaki Cezayir Örhan’ı beraberinde alıp götürürler. Salih Örhan ertesi gün Zeyrek Jandarma Komutanlığına giderek kardeşleri Selim ve Hasan ile yeğeni Cezayir'i sorar. Zeyrek Jandarma Komutanı Ahmet Potaş, söz konusu kişilerin Kulp'a götürüldüklerini söyler. Daha sonra da konuya ilişkin bilgi verilmez. Ailenin tüm başvuruları sonuçsuz kalır.

20 yıl önce iki kişinin cenazesi bulunur

Tüm girişimleri sonuçsuz kalan Örhan Ailesi, İHD Diyarbakır Şubesi avukatları aracılığıyla AİHM’e başvuru yapar. 6 Kasım 2002 tarihinde AİHM, Türkiye’yi Selim, Hasan ve Cezayir Örhan’ın gözaltında kaybedilmesinden sorumlu tutarak tazminata mahkûm eder. 2003 yılında Mehmet Selim ve Hasan Örhan'a ait kemikler Kulp'a bağlı Bağcılar köyü yakınlarında bir toplu mezarda bulunur. Cezayir Örhan’dan ise bir haber alınmaz.

Açıklama kayıpların akıbetlerinin aydınlatılması talebiyle yapılan bir dakikalık oturma eylemiyle son buldu.