Kadınlar NADA ile ortak mücadeleyi büyütüyor

Doktor Angela Sultan Al-Maamari, NADA Koalisyonu’nun çalışmalarını ajansımıza anlatırken koalisyonu cesur bir adım olarak tanımladı ve dünyanın dört yanında kadınların adalet ve eşitlik için mücadele ettiğini söyledi.

MALVA MUHAMMED

Haber Merkezi- Bölgesel Demokratik Kadın İttifakı (NADA), Orta Doğu ve Kuzey Afrika'da bulunan bölgesel bir kadın örgütüdür. Kadınların güçlenmesi için çalışan ittifak öncü bir kadın gücü yaratmaya çalışırken aynı zamanda kadınların haklarının geliştirilmesi için mücadele ediyor.

NADA İttifakı başkanlık üyesi ve Yemen'deki Kadın ve Çocukları Destekleme Stratejik Araştırmalar Merkezi kurucusu Doktor Angela Sultan Al-Maamari ile çalışmaları hakkında konuştuk.

İttifakın kuruluş sürecinden söz eden Angela Sultan Al-Maamari, Ortadoğu ve Kuzey Afrika İkinci Bölgesel Kadın Konferansı’nın Amed’de yaklaşık 21 ülkeden kadınların katılımıyla gerçekleştirildiğini ve bu konferansın en önemli sonuçlarından birinin bölgesel demokratik kadın ittifakının kurulması olduğunu anlattı.

İttifakın kurulmasının kadınlar açısından birçok olumlu yönü olduğunu dile getiren Angela Sultan Al-Maamari, “NADA İttifakı, Ortadoğu ve Kuzey Afrika'da çok sayıda kadını bir araya getirmeyi başarması nedeniyle önemli bir kadın girişimiydi.

Ayrıca, bu çeşitliliği bir araya getiren bölgesel bir oluşum oluşturarak, iş birliği ve dayanışmayı pekiştirmeye, ortak kadın çalışmalarını güçlendirmeye ve özellikle kadın haklarını tesis etmek için büyük bir feminist mücadeleye tanıklık etmiş çeşitli ülkelerdeki kadınların durumu ve sorunları hakkında veri ve bilgi alışverişine katkıda bulundu. Bu sayede hem örgütsel temellerin atılmasında hem de bölgesel ve ulusal komitelerin oluşturulmasında ilerlemeler kaydedildi” şeklinde konuştu.

‘Yaşanan zorluklar hedefe ulaşmada engeller yarattı’

Kadınların karşılaştığı tüm güçlüklere rağmen birlik ve beraberliğin korunduğuna dikkat çeken Angela Sultan Al-Maamari, “İttifakın vizyonu, kamusal sorunlara, özellikle kadın sorunlarına ilişkin net tutumuyla, saha ve fikir faaliyetleriyle, kadınların durumuna ilişkin ortak bildiri ve mektupların yayınlanmasına katılımıyla ortaya çıkmıştır” dedi. Kimi zaman yaşanan zorluklardan dolayı istenilen hedefe ulaşamadıklarını da belirten Angela Sultan Al-Maamari  “Elbette üyeler arasında bir koordinasyon vardı ancak başlangıçta koalisyon üyelerinin çeşitli ülkelerde ne tür faaliyetlerde bulunması gerektiği konusunda bir netlik yoktu.

Kimi zaman iletişim tamamen kesildi. COVID-19 salgını iletişim ve toplantıları etkilediği gibi, fikir ve düşünsel faaliyetlerin de sınırlı kalmasına neden oldu. Daha sonra bazı ülkelerde çıkan savaşlar ve çatışmalar çalışmayı etkiledi, başarının önünde engeller yarattı ve kadınların çeşitli faaliyetlere devam etmesini veya yatırım yapmasını zorlaştırdı” şeklinde konuştu.

‘Ağ genişledi’

Son dönemde İşgal ve Soykırım Karşıtı Güvenlik ve Barış Girişimi'nin koalisyona katılması ve İran Kadın Demokrasi Platformu'nun da koalisyona katılmak için başvuruda bulunmasıyla NADA’nın faaliyetlerini genişlettiğini anlatan Angela Sultan Al-Maamari, “Genel kurula katılmak için çok sayıda örgüt, ağ ve başvurunun yanı sıra, Irak Kadın Ayaklanma Hareketi, Irak'taki 188 İttifakı, Filistin'deki Spark Gençlik Örgütü gibi bireysel başvurular da yapıldı. Ayrıca çeşitli ülkelerdeki birçok ağ ile ilişki ağı da genişledi” diye belirtti.

‘Değişim kolay değil’

Daha çok dijital çalışmalara odaklandıklarını aktaran Angela Sultan Al-Maamari, dijital platformlarda bölgesel seminerler düzenlediklerini aynı zamanda yüz yüze de Kuzey ve Doğu Suriye'dekiler de dahil olmak üzere birçok kadın forumu ve konferanslar yaptıklarını hatırlattı. Angela Sultan Al-Maamari, değişim yaratmanın uzun bir süreç olduğunu ve bunun için mücadele edilmesi gerektiğini belirterek şunları dile getirdi:

“Koalisyonumuzdaki tüm üyeler ve katılımcılar, adalet sürecinde şiddete ve ayrımcılığa karşı çıkmak, işgale karşı çıkmak, adalet, özgürlük ve demokrasi ilkelerini yerleştirmek için çalışmak gibi bu değerleri ve ilkeleri paylaşmaktadır.

Koalisyondaki katılımcıların ve üyelerin büyük çoğunluğu baskı ve işgalin yaşandığı, çatışma ve çekişmelerin yaşandığı, ataerkil otoriteyle hesaplaşmaların yaşandığı ortamlardan geliyorlar. Bütün bunlar elbette koalisyon içindeki demokratik hareketi çok güçlü kılıyor ve demokrasi, özgürlük ve adalet ilkelerinin yerleşme aşamasına gelme süreci, ulaşmaya çalıştığımız önemli temellerden birini oluşturuyor. Ancak bu ilke ve değerleri sihirli bir değnekle değiştirmek kolay değil ama bölgesel ve küresel kadın dayanışmasını sağlamak için yoğun bir şekilde çalışıyoruz.”

‘Ortak bir vizyona sahibiz’

Kadınların NADA ile kolektif çabalarını birleştirdiğini dile getiren Angela Sultan Al-Maamari, bu ortak çabanın daha etkili olduğuna inandıklarını ifade etti. Angela Sultan Al-Maamari, “Koalisyon olarak kadınların özgürlüğü ve demokrasisi için devam eden mücadeleye dair ortak bir vizyona sahibiz. Kadınların coğrafi, siyasal, kültürel ve toplumsal çeşitliliğin merkezinde yer alması söze ve hedefe güç katıyor. Koalisyonun her üyesinin kendi ülkesinde bu fikirleri yaymak için çalıştığını unutmamalıyız. Gücün burada yattığına inanıyorum: fikri benimsemek ve hedefe kolektif olarak ulaşmaya çalışmak” şeklinde konuştu.