SORGÜL ŞÊXO

Qamişlo- Kadına yönelik şiddet dünyanın birçok yerinde artarak kıyım boyutuna ulaştı. Kadına dönük politikalara dönükte her alanda kadınlar direnmeye ve örgütlenmeye devam ediyor. Özgürlüklerinden, topraklarından ve hayatlarından vaz geçmeyen kadınlar Kurdistan’dan Afganistan’a, İran’dan Sudan’a büyük bir mücadele içindeler.

Konuya dair konuştuğumuz Kuzey ve Doğu Suriye Kadın Meclisi Koordinasyon Üyesi Jiyan Hisên, 21’inci yüzyılı kadın yüzyılı yapmak için mücadele verdiklerini söyleyerek, bu mücadeleyi kurulacak kadın konfederalizmi ile evrenselleştirmenin önemine değindi.

‘Ortadoğulu kadınların direnişi Kuzey ve Doğu Suriye’deki devrimin etkisi’

Kadın mücadelesinin birçok aşamadan geçtiğini söyleyen Jiyan Hisên, "Ortadoğu’da yüzyıllardır yaşanan çoklu krizlerde kadınlara yönelik birçok baskı politikası uygulanırken, kadınların öncülük pozisyonlarında yer alması da engelleniyor” ifadelerinde bulundu. 

Konuşmasının devamında Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın "21’inci yüzyıl kadınların özgürlük yüzyılıdır" sözünü hatırlatan Jiyan Hisên, "Doğrusu Kürdistanlı kadınlar kendi sistemini kurmuş, Kuzey ve Doğu Suriye’de devrime öncülük etmiştir. Kadınlar diplomasi, toplum, ekonomi, kültür vb. birçok alanda yer almıştır. Kadınlar öncülüğünde başlatılan Rojava Devrimi Ortadoğu’ya damgasını vurdu. Bugün Ortadoğulu kadınların ortaya koyduğu direnişin Kuzey ve Doğu Suriye’deki devrimin etkisi olduğunu biliyoruz. Kadın birliği ve dayanışması ile bu yüzyılı kadın özgürlük yüzyılı yapabiliriz. Kadınlar geriye dönüp tarihlerini okumalı, güçlerini nerede kaybettiklerini bulmalı ve ona göre hareket etmeli” şeklinde belirtti.

‘Afgan kadınlar Taliban’a teslim olmadı’

Jiyan Hisên, Ortadoğu ülkelerindeki ayaklanmalar, hareketler ve kadın örgütleriyle ilgili de şunları söyledi: "Irak'tan Mısır'a, Lübnan'dan Filistin'e, Cezayir'e kadar her yerde kriz, savaş, çatışma, katliam ve kan var. Tüm bunların faturasını da kadınlar ve çocuklar ödüyor. Filistin’i değerlendirecek olursak; Filistinli kadınların tüm saldırılara rağmen direnişlerini ve mücadeleyi bırakmadıklarını göreceğiz. Yine Afganistan’da 20 yılın ardından kadınlar, ülke yönetimini ele geçiren Taliban’a teslim olmadılar ve direnişlerini sürdürüyorlar. İran’da ise ‘ahlak’ polisleri tarafından Jina Mahsa Amini’nin katledilmesiyle ülkede ‘Jin, jiyan, azadî’ devrimi başlatıldı. Bu direniş önce Ortadoğu’ya sonra da dünyaya yayıldı.”

‘Direnişimizi yükseltmeliyiz’

İran’da tutuklu kadın aktivistlere verilen idam kararlarına dikkat çeken Jiyan Hisên, "Kadın düşmanlarının 21’inci yüzyılda kadınlardan ne kadar çok korktukları ortaya çıkıyor. Biz kadınların bu yüzyılda kadınlara yönelik verilen idam kararlarını kabul etmemeli ve gerekli tepkiyi ortaya koymalıyız. Bunu tüm kadınlar reddetmeli ve direnişi yükseltmelidir. Kürdistanlı ve Ortadoğulu kadınların yaşadıkları birbirinden bağımsız değildir. Bu nedenle tecrübe ve deneyimlerimizden yola çıkarak direnişimizi yükseltmeliyiz” dedi.

‘Kadınların birliği iktidarlara karşı bir isyandır’

İktidarların, kadınların ortak mücadelelerini engellemek istediğini söyleyen Jiyan Hisên, şöyle konuştu: “Kadınların birliği; kadın haklarını ihlal eden, barışa, eşitliğe, adalete aykırı olan iktidar sistemlerine karşı bir isyandır. Dolayısıyla iktidar sistemleri kadınların bir araya gelmesini istemiyor ve bunun içinde birçok engel koymuştur. Alternatif olarak dijital medya programları aracılığıyla birbirimizi daha fazla dinleyebilir, süreç için neler gerekiyor öğrenebilir ve hangi ülkede kadınların desteğe ihtiyacı olduğunu bilebiliriz. Bu yüzyılın gerçekten kadın özgürlüğü yüzyılı olabilmesi için mümkün olan her yerde kadın birliğinin güçlendirilmesi gerekiyor.”

‘Kadın örgütlülüğünde medya rolünü yeterince oynamıyor’

Jiyan Hisên, kadın gündeminin oluşturulmasında medyanın rolünün önemli olduğunu vurgulayarak, "Kadınlara yönelik yaşanan suçların belgelenmesinde medyanın eksiklikleri var ve bu rol yeterince oynanmıyor. Kadınlarla ilgili işlenen suçlar basının ana gündemi olmalıdır. Kadın özgürlük yüzyılına karşı kadın kırımı da başlatılmıştır. Bu nedenle kadınlara yönelik işlenecek pek çok suçun belgelenmesi oldukça önemli diyebiliriz. Birçok ülkede kadınlar katlediliyor, haklarında idam kararları veriliyor, tecavüz saldırılarına maruz kalıyor. Mevcut medya, kadınların kulağı, gözü, dili olması gerekiyor. Kadın gündemleri dünya gündeminde de yer almalı ve bu yüzden sadece rutin olarak geçilmemesi gerekiyor” diye kaydetti.

‘Ortadoğu düzeyinde kadın konfederalizminin zamanı geldi’

Artık kadın konfederalizmini kurma zamanının geldiğine dikkat çeken Jiyan Hisên, konuşmasını şöyle tamamladı: "Ortak bir direnişle Kürdistanlı ve dünya kadınlarının mücadelesi büyüyecektir. İçinde bulunduğumuz süreç karşısında dikkatli olmalı ve dayanışmamızı güçlendirmeliyiz. Toplumda eşit, özgür ve demokratik sistemi inşa ederek Önder Öcalan'ın bahsettiği yüzyıla ulaşabiliriz. Her ülkede kadın örgütleri, hareketleri mücadelesini yürütüyor, dolayısıyla artık Ortadoğu düzeyinde kadın konfederalizminin oluşmasının ve bütüne etki etmesinin zamanı geldi.”