NAGHAM KARAJEH

Gazze – Hamas'ın 7 Ekim’de ‘Aksa Tufanı’ adını verdiği operasyonu sonrası İsrail’in Filistin’in Gazze Şeridi’nde sivilleri ve yerleşim yerlerini de hedef aldığı saldırılar sürüyor. Açıklanan son verilere göre; Gazze’ye yönelik 7 Ekim’den bu yana süren saldırılarda şu ana kadar 2 bin 704'ü çocuk ve bin 584'ü kadın olmak üzere 6 bin 546 sivil hayatını kaybetti, 17 bin 439 kişi yaralandı. 1,6 milyon Filistinli ise yerinden edildi.

Gazze’de en büyük insani yardım sağlayan BM Yakın Doğu'daki Filistin Mültecilerine Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) da Gazze'ye acilen yakıt sevkiyatına izin verilmemesi halinde bu akşam tüm operasyonlarını durdurmak zorunda kalacağı uyarısında bulundu.

‘İsrail Gazze halkına gözdağı vermeye devam ediyor’

Kadınlara Yönelik Yasal ve Sosyal Rehberlik Merkezi Direktörü Randa Siniora, Gazze’deki son gelişmelere ilişkin bilgi vererek değerlendirmelerde bulundu. İsrail'in Gazze halkına gözdağı vermeye devam ettiğini belirten Randa Siniora, halkın kuzey bölgelerden güney bölgelere zorla tahliyesi emirleri çıkardığını, bunun da bir milyondan fazla kişinin göçüne yol açtığını belirtti. Yüzbinlerce kişinin canlarının tehlikeye gireceği korkusuyla evlerinden uzaklaştığını dile getiren Randa Siniora, asıl felaketin ise temel yaşam ve sağlık malzemelerinin bulunmadığı Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı’nın (UNRWA) barınaklarına sığınmak zorunda kalmaları olduğunu belirtti.

‘Kadınların acıları ikiye katlandı’

Filistinli kadınların savaş ve çatışmalardan daha çok etkilendiğine işaret eden Randa Siniora, “Çünkü onlara yüklenen sorumlulukları iki katına çıktı. Ailenin tüm yükünü kadınlar üstleniyor. Çocuklarına güvenli bir ortam, yiyecek ve bakım sağlayamıyor. Bu durum kadınların acılarını ikiye katlıyor. Bu savaş son derece acımasız bir savaş ve Gazze Şeridi'nin her santimetrekaresini etkiledi. Sivil ayrımı yapılmazken, tüm uluslararası standartlar ve yasalar ihlal edildi” diye konuştu.

‘Yarım milyondan fazla kadın sığınma evlerinde’

Hükümet Enformasyon Dairesi'nin istatistiklerine göre yarım milyondan fazla kadın ve kız çocuğun UNRWA’nın aralarında olduğu sığınma evlerine göç ettiğini kaydeden Randa Siniora, şunları aktardı:

"Kadınlar, yaşam koşullarının uygun olmadığı yerlere göç ettirildi. Asgari temel bileşenlerden ve kişisel ihtiyaçlardan yoksun ve garantisiz olan bu durum, sağlık durumunun kötüleşmesine yol açıyor. Temiz su eksikliği, sağlık denetimi ve takibinin yapılmaması nedeniyle cilt hastalıkları yayılıyor. İçme suyunun kesintiye uğraması kadınların üzerindeki yükü büyük ölçüde artırdı. Kadınlar, aileleri için temiz su bulmak üzere barınakların dışında su varilleri aramak zorunda kaldı. Gazze Şeridi'nde devam eden bombardımanda kadınlar hayatlarını tehlikeye atıyor.”

‘Bir odada en az 3 aile kalıyor’

UNRWA barınaklarının aşırı kalabalık olduğunu söyleyen Randa Siniora, şöyle konuştu:

“Barınma merkezlerinde bir odada en az üç aile kalıyor. Kadın ve özellikle kız çocukları, mahremiyet ve özgürlüklerini yitirdi. Yerinden edilerek farklı bölgelerden gelen aileler nedeniyle şiddet türleri de ortaya çıkıyor. Bu durum kadın ve çocuklarda kaygıyı artıyor. Psikolojik şiddet iki katına çıktı. Kadınların savaşlarda çektiği acılar, çeşitli şiddet türlerine maruz kaldıkları için iki katına çıkıyor. İşgalin zulmünü yaşıyorlar ve aynı zamanda ailelerini geçindirme sorumluluğunu da taşıyorlar. Barınma merkezlerinde perde, kapı kilitleme, pencerelerin emniyeti konusunda güvenlik denetimi gibi koruma araçlarının bulunmaması, kadınların ve kız çocuklarının taciz ve saldırılara maruz kalma endişesini, korkusunu artırabiliyor. Barınma merkezlerinin yönetim performansına ilişkin etkin denetimin olmayışı, barınma merkezlerinin güvenlik ve konforlarını kaybetmelerine neden olmuştur.”

‘Barınma merkezleri güvenli alan sağlamıyor’

Taciz edilme riski nedeniyle kadınların ortak tuvaletlere tek başına gitmediğine dikkat çeken Randa Siniora, barınma merkezlerinin kadınlara ve kız çocuklarına güvenli alanlar sağlamadığı için uygun olmadığını anlattı. Randa Siniora, savaş sırasında aile içi şiddet vakalarında artışa da neden olduğuna dikkat çekerek, “Kadınlar aile ortamlarında psikolojik ve fiziksel şiddet görüyor. Kadınlar çoğu zaman tepki alma korkusuyla şiddete sessiz kalıyor. Ailesi üzerinde psikolojik baskı oluşturacak damgalanmadan korkuyor” dedi.

‘5 bin 500 kadın doğum yapacak’

UNRWA barınaklarındaki tıbbi bakım eksikliğine de dikkat çeken Randa Siniora, “Barınma merkezlerinde sağlık sorunları artıyor ve ilaç sıkıntısı ciddi bir sorun haline geliyor. Hamile kadınlar ve yeni doğum yapmış kadınların takibi için sağlık birimi ve özel sağlık personeli tahsis edilmesi gerekiyor” dedi. Randa Siniora, Merkezi Ajans’ın şu verileriyle birlikte şu bilgileri paylaştı:

“Gazze Şeridi'ndeki barınma merkezlerinde 50 bin hamile kadın bulunurken, temel sağlık hizmetlerine erişimde ve durumlarının takip edilmesinde zorluk yaşanıyor. Ajans, gebe kadınlardan 5 bin 500’ünün de Ekim ayı içerisinde doğum yapacağı ve büyük bir nüfus artışının yaşanacağını da ekliyor. Destek ve bakım eksikliği nedeniyle doğum sonrasında kadınların sağlık sorunlarıyla karşı karşıya kalma ihtimalleri yüksek. Çünkü mevcut imkanlar kısıtlı ve şu anda Gazze'deki hastane ve klinikleri hedef alan bombalamalar devam ediyor. Onlarca hamile kadın yerinden edilme sırasında ve doğum sırasında hayatını kaybederken, bazıları da yorgunluk, sık sık bir yerden bir yere taşınma ve atmosfere zehirli fosfor bombalarının atılması sonucu düşükler yaşadı.”

‘Manzaralar Nakba’yı hatırlattı’

UNRWA’nın 21 Ekim’de okullardaki ve genel merkezindeki sayının kapasiteyi aşması nedeniyle yerinden edilenler için Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta yeni bir kamp kurduğunu söyleyen Randa Siniora, “İsrail ayrıca dokuzu hizmet dışı olan 160 UNRWA sığınağını bombaladı. Bu durum Filistin halkının zorla şehirlerinden uzaklaştırıldığı ve çadırlarda yerinden edilenlerin sayısının yaklaşık 20 bin kişiye ulaştığı 1948 Nakba'daki manzaraları bizlere hatırlattı. Bu çadırlar barınmaya uygun değil, su, elektrik ve yeterli yardım malzemeleri bulunmuyor. Yerinden edilenler gündüz sıcaktan dolayı çadır dışında oturmak zorunda kalırken, gece ise soğuktan kaynaklı acı çekiyor” diye konuştu.

‘Barınak ve çadırlarda koruma sağlanmalı’

Gazze Şeridi’nde yaşanan saldırılarda kadınlara ve çocuklara yönelik uluslararası sözleşme ve yasaların ihlal edildiğini ifade eden Randa Siniora, Gazze Şeridi’ne psikolojik ve manevi destek için uzman bir ekibin gönderilmesi gerektiğini dile getirdi. Randa Siniora, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Gazze Şeridi'nde kadın kurumlarının ve derneklerin kadınlara sağladığı ücretsiz psikolojik danışma hatları da kesildi. Kadınlara ve kız çocuklarına yönelik sağlık birimleri ve uzman sağlık personelinin kurulması çağrısında bulunuyorum. Dünya Sağlık Örgütü ve Yardım Ajansı tarafından yayınlanan tüm veriler, tıbbi ihmal, temel yaşam ihtiyaçlarının karşılanmaması ve kamu hijyeninin sağlanamaması nedeniyle UNRWA merkezleri ve sığınma evlerindeki sağlık durumunun ciddiyetini ve kötüleştiğini gösteriyor. UNRWA barınaklarında ve çadırlarda yerlerinden edilmiş kadınlar ve kız çocuklarının mahremiyetlerini, güvenliklerini, onurlarını ve kişisel hijyenlerini korumak için özel hizmetler ve koruma sağlanmasına acil ihtiyaç var.”