Gazeteciler tutuklamalara tepki: Yaşasın özgür basın

Amed’de gazeteciler 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nde meslektaşlarının tutuklanmasına tepki göstererek operasyonların aynı zamanda seçim güvenliği için tehlike olduğuna dikkat çektiler.

Haber Merkezi- Mezopotamya Kadın Gazeteciler Platformu (MKGP) ve Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG), 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nde gazetecilerin tutuklanmasına ilişkin Diyarbakır Adliyesi önünde açıklama yaptı.

Kürtçe ve Türkçe okunan açıklamada 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nde 2 gazetecinin daha tutuklandığı belirtilirken, Türkiye’de basın özgürlüğünün anayasal güvence altına alınmış olsa da her geçen gün gazetecilere baskıların arttığı vurgulandı.  Özellikle 11 ayda Özgür Kürt Basını’na dönük gözaltı ve tutuklamalara değinilen açıklamada, “Ajanslar, prodüksiyon şirketleri basıldı, onlarca teknik ekipmana el konularak gazeteciler çalışamaz hale getirildi. Son bir yılda 35 arkadaşımız tutuklandı halen de 33 arkadaşımız tutuklu bulunuyor. Gazeteciler haber takiplerinde defalarca engellendi, gözaltına alındı, işkenceye varan saldırılara maruz kaldı” denildi.

‘İddianamelerde suç üretildi’

Açıklamada son 11 ayda gerçekleştirilen gözaltı ve operasyonlar hatırlatılarak şöyle denildi: 

“Diyarbakır’da 16 Haziran 2022’de tutuklanan 16 gazetecinin iddianamesi 10 ay boyunca hazırlanmadı. Daha sonra hazırlanan iddianamede, gazetecilerin yaptığı haber ve programlardan suç üretilmeye çalışıldı. Ankara’da 29 Ekim 2022’de tutuklanan 10 arkadaşımız hakkında iddianame ise 4 ay sonra hazırlandı. Burada da haber içeriklerinden suç üretilmeye çalışıldığını gördük. Yine Diyarbakır’da 25 Nisan’da siyasetçi, hukukçu ve sanatçılara dönük gerçekleşen operasyonda 4 arkadaşımız yaptıkları haberler gerekçe gösterilerek tutuklandı. Son olarak ise DFG Eşbaşkanı Dicle Müftüoğlu ve Mezopotamya Ajansı (MA) editörü Sedat Yılmaz, 29 Nisan’da Ankara’da yürütülen bir soruşturma kapsamında Diyarbakır'daki evlerine baskın yapılarak gözaltına alındı ve 15 saat ters kelepçe işkencesi ile yüz yüze bırakıldı. Yine Sedat Yılmaz, gördüğü işkence nedeniyle işitme kaybı yaşadı. Dicle Müftüoğlu ve Sedat Yılmaz dün gece yani 3 Mayıs gününün ilk saatlerinde yargı kararı ile tutuklandı.”

‘Seçim güvenliği için bir tehlike’

Türkiye’de basın özgürlüğünden söz etmenin güç olduğu ifade edilen açıklamada 14 Mayıs’ta gerçekleştirilecek seçimlere ve bu operasyonların seçimle bağına da işaret edildi. Açıklamada “14 Mayıs seçimlerine sayılı günler kala yapılan bu gözaltı ve tutuklama operasyonlarını ülke ve seçim güvenliği için bir tehlike olarak görüyoruz. Basının susturulması demek, gerçeklerin bu toplumdan saklanmaya çalışılması demektir. Bütün tutuklama baskı ve işkence uygulamalarına rağmen canı pahasına hakikatler için mücadele eden gazeteciler bu toplumun sesi olmaktan hiçbir zaman vazgeçmedi. Apê Musa’ların, Deniz Fırat’ların ve Gurbetelli Ersöz’lerin bizlere bıraktığı mirası yaşatmaya devam edeceğiz. Tutuklanan arkadaşlarımızın dediği gibi ‘kahrolsun faşizm, yaşasın özgür basın. Harami düzen 10 gün sonra yıkılacak’”

Açıklama, "Özgür Basın susturulamaz" sloganlarıyla sona erdi.