Filistinli gazeteci Şirin Ebu Akile’nin katledilişinin birinci yılı: Failler yargılansın
Şirin Ebu Akile’nin mesleğini yaparken İsrail ordusu tarafından kasten hedef alınarak katledildiğini belirten Filistinli gazeteci kadınlar, gazetecilere yönelik suç işleyen faillerin yargılanmasını istedi.
ASMAA FATHI
Gazze – Filistinli Gazeteci Şirin Ebu Akile, İsrail Savunma Kuvvetleri tarafından Cenin'e düzenlenen bir baskını haber yaparken, 11 Mayıs 2022 tarihinde silahla vurularak katledildi. 25 yıl boyunca Arapça yayın yapan Al Jazeera kanalında muhabir olarak çalışan Filistinli gazeteci Şirin Ebu Akile’nin katledilmesinin birinci yıldönümünde Filistinli gazeteci kadınlar, koruma mekanizmalarının etkinleştirilmesini ve gazetecilere karşı işlenen suçların son bulmasını talep ediyor.
‘Uluslararası toplum sessiz kalıyor’
Gazeteci Walaa al-Najjar, Şirin Ebu Akile’nin katledilmesinin İsrail güçlerinin kadın gazetecilere karşı işlediği ilk suç olmadığını belirtti. İsrail’in suçlarına karşı uluslararası toplumun sessiz kaldığını söyleyen Walaa al-Najjar, şunları kaydetti:
“Filistinli kadın gazeteciler gerçekleri şeffaf bir şekilde aktarmaya çalışırken onlara karşı sistematik bir şiddet uygulanıyor ve yasalar kadınları korumuyor. 12 Ağustos 1949 tarihinde Cenevre Sözleşmesi kabul edildi. Cenevre Sözleşmesi ile birlikte 1977 tarihli iki ek Protokol, uluslararası insancıl hukukun temelini teşkil etmektedir. Uluslararası insancıl hukuk, hukukun, silahlı çatışma kurbanlarına yasal koruma sağlanması gerektiğini ileri süren kısmıdır. Sivillerin genel olarak korunmasına ek olarak askeri çatışmalar, dolayısıyla kadın gazetecilerin maruz kaldıkları şey ağır yasa ihlali olarak değerlendirilmektedir.”
‘İhlallere karşı yeterli önlemler alınmıyor’
Bu ihlallere karşı yeterli önlemlerin alınmadığına dikkat çeken Walaa al-Najjar, “Özellikle kadın gazetecilerle ilgili bir kışkırtma durumu söz konusu. Geçtiğimiz yıl Ağustos ayında Gazze Şeridi'nde 10 medya kuruluşu savaş uçakları tarafından hedef alındı. 18 medya kuruluşu tamamen yok edildikten sonra kapatıldı. İsrail'in kadın gazetecilere yönelik çok sayıda ihlali var. Kadın gazetecilerin Filistin'deki çalışmaları her şekilde engellendi. Şirin Ebu Akile de İsrail güçleri tarafından işini yaparken kasten hedef alınan ve hayatını kaybeden gazetecilerden biriydi” şeklinde konuştu.
‘Çatışmalar ortasında kalan gazeteci kadınlar korunmuyor’
Gazeteci Marah Atallah ise, Filistinli gazeteci kadınlara yönelik ihlallerin Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılar sırasında aktif hale geldiğine vurgu yaptı. Ulaşım araçlarına basın rozeti asılmasına rağmen hedef gösterildiğine dikkati çeken Marah Atallah, şunları ifade etti:
“Gazeteciler kurumlarını kapatmak zorunda kalıyor ve başka yerlerde çalışmaya başlıyor. İsrail, Gazze Şeridi’ni koruyucu kalkanların girişini yasakladı. Kadın gazeteciler yayın veya operasyon sırasında ‘kumaş kalkan’ kullanıyorlar. Çatışmalar ortasında kalan kadın gazeteciler etrafa saçılan şarapnel parçaları nedeniyle hayatlarını riske atıyorlar. Koruyucu kalkanlar veya kasklar takabiliriz ancak tüm bunlar kadın gazetecileri korumaya yeterli değildir.”
‘Kadın gazetecilere daha fazla özgürlük verilmeli’
Marah Atallah, gazeteci kadınların saha koşullarıyla başa çıkabilmelerini ve deneyimlerini paylaşabilmelerini sağlayacak özel kurslara ihtiyaç duyduklarının söyledi. Kadın gazetecilerin susturulmaya çalışıldığını ve yargı eliyle cezalandırılma tehditlerine maruz kaldığını vurgulayan Marah Atallah, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kadın gazetecilerin bu baskılardan uzaklaştırılması gerekiyor. Kadın gazetecilere toplumu ve kadınları ilgilendiren konuları haber yapma konusunda daha fazla özgürlük verilmesi gerekiyor. Ayrıca gazetecileri katleden ve gazetecilere yönelik suç işleyen faillerin yargılanması ve hapse atılması için adalet mekanizması işletilmelidir.”