Figen Yüksekdağ: Üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmeye hazırız
DEM Parti İmralı Heyeti ziyaretinin ardından açıklama yapan Figen Yüksekdağ, “Onurlu barış ve demokratik çözüm hareketi için üzerimize düşen sorumluluğu üstlenmeye katkı sunmaya hazırız” dedi.
Haber Merkezi- Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi'nin (DEM Parti) İmralı Heyeti'nde yer alan Sırrı Süreyya Önder, Pervin Buldan ve Ahmet Türk, Kocaeli Kandıra Cezaevi'nde tutsak bulunan HDP eski Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ ile öğlen saatlerinde görüştü.
Figen Yüksekdağ görüşmeye ilişkin dijital medya hesabından(X) bir mesaj paylaştı.
Mesajda şu ifadelere yer verildi:
“DEM Parti İmralı Heyeti ziyareti vesilesiyle öncelikle demokratik kamuoyuna, halklarımıza, kadınlara selam, saygı ve sevgilerimi iletiyorum. Ülkemiz ve bölgemiz açısından hayati bir dönemden geçiyoruz. Halklarımızın barış, adalet ve demokrasiye her zamankinden çok ihtiyacı var.
Tarihin bu kritik anında sayın Öcalan’ın inisiyatif üstelenerek yol alma çabası çok değerli ve belirleyicidir. Bu çözüm çabası ve iradesinin yanında, arkasındayız. Nerede olduğumuz fark etmez. İçerde, dışarıda ya da farklı görüşlerde olabiliriz. Bu üzerimize düşen görevi yerine getirmeye engel değildir.
Üzerimize düşen sorumluluğu üstlenmeye katkı sunmaya hazırız
Onurlu barış ve demokratik çözüm hareketi için üzerimize düşen sorumluluğu üstlenmeye katkı sunmaya hazırız. Barışın öznesi doğrudan Türkiye halkları, emekçiler, özgürlük güçleri ve kadınlardır. Tam da bu nedenle bütün toplumsal dinamikler, halkların kardeşliği ve barış için inisiyatif almalıdır. Demokratik haklara, ekmeğin ve emeğin güvencesine giden yol bugün bu inisiyatifi almaktan geçiyor.
Biz kadınlar, Kürt sorununda demokratik çözüm hareketinin geliştirilmesi için gereken özveri ve çabayı göstermekte tereddüt etmeyeceğiz. Bu çabaya ortak olan herkes ile dayanışma ve işbirliği içerisinde olacağız.
Dileğimiz sayın Öcalan’ın sağlıklı çalışma koşulları sağlanarak, bir barış ve çözüm odağı olarak rolünü en etkin şekilde gerçekleştirebilmesidir. Somut ve pozitif yaklaşımlar tarihsel sorunun çözümünde en belirleyici aşama olacaktır.
Umuyorum ki halklarımızın baharını, barışı ve kardeşliği birlikte karşılayacağız.”