‘Efrin için ilgili kurumlar sorumluluklarını yerine getirsin’
Türk devleti ve çetelerinin Efrin’deki ihlallerine dikkat çeken Zeyneb Silêman, “İlgili kurum ve kuruluşları sorumluluklarını yerine getirmeye ve o bölgelerdeki işgal gerçeğini ortaya çıkarmaya çağırıyoruz” dedi.
HESNA MIHEMED
Şehba- Kuzey ve Doğu Suriye’ye bağlı Efrîn Kantonu’nun işgalinden bugüne kadar Türk devletinin bölge halkına yönelik ihlalleri, katliam, işkence, gözaltı ve saldırılarla devam ediyor. Efrin halkına yönelik saldırıların yanı sıra kantonun tarihi ve doğası da yok edilip yağmalanıyor. Asılsız iddialarla tutuklananların ailelerinden yakınlarının serbest bırakılması karşılığında para isteniyor. Türk devletine bağlı çeteler, ‘kamu güvenliği’ adı altında halktan 100-200 dolar arası vergi istiyor. Ayrıca Efrin'e gidenler de gözaltına alınıyor ve serbest bırakılmaları karşılığından ailelerinden 3 bin ila 4 bin dolar arasında para talep ediliyor. Emşat ve Hamzet adlı çeteler, köylerde de halktan büyük miktarda vergi alıyor ve bu vergilerin aynı gün içerisinde ödenmesi için baskı yapıyor. Halk bu ödemeleri yapmak için özel mülklerini satmak zorunda kalıyor. Efrin-Suriye İnsan Hakları Örgütü Yönetimi Zeyneb Silêman, Türk devleti ve çetelerinin Efrin’deki ihlallerini ajansımıza anlattı.
‘Efrin’de yaşananlar uluslararası hukuka aykırıdır’
Zeyneb Silêman, konuşmasının başında Türk devleti ve çetelerinin Efrin'deki ihlallerinin işgalden bu yana devam ettiğini söyleyerek, "Efrin’i işgal eden Türk devleti ve çeteleri, insan kaçırma, işkence, tecavüz, tutuklama, doğa katliamı başta olmak üzere halka ve doğaya yönelik suçlarını devam ettiriyor. Efrin’de yaşananlar uluslararası hukuka aykırıdır. Yakılan ağaçların kökleri bile sökülüp satılmaktadır. Efrin’de doğayı yakarak halka büyük bir zarar verilmiştir. Yangını söndürmek isteyenler ise gözaltına alınarak tutuklandı. Serbest bırakılmaları için de ailelerinden para isteniyor” dedi.
‘Her evden vergi alınıyor’
Türk devletinin işgalci çetelerinin farklı ve boş bahanelerle vatandaşlara vergi uyguladığını anlatan Zeyneb Silêman, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ağustos ayında Efrin'de Türk devletinin işgalci çeteleri tarafından pek çok saldırı gerçekleştirildi. Özellikle Şiyê ve Mabeta’de her evden en az 100 dolar vergi alınıyor. Ancak işyeri olanlardan ise 200 dolar isteniyor. Bu çeteler sözde halkın güvenliğini sağlıyor ve bu yüzden para talep ediliyor. Ancak Efrin'de işgalin başlangıcından bu yana halk hiçbir huzur ve güven ortamı görmedi. Su kuyusu açanlardan bile para isteniyor. Efrin'de vergi adı altında halktan para isteyen çeteler, ayrıca insan kaçırıyor. Eşûnê ve Bilbilê köylerinden aile üyeleri kaçırılıyor ve serbest kalmaları için de ailelerinden para isteniyor” şeklinde konuştu.
‘Her ağaç için para belirlediler’
Zeyneb Silêman, Türk devletinin işgalci çetelerinin zeytin mevsiminin yaklaşmasıyla Efrin halkına vergi uygulamaya başladığını anlatarak, şöyle devam etti: "Türk devletinin Efrin'deki çeteleri şimdiden halka vergi uygulamaya başladı. Her ağaç için belli bir miktar para belirlediler ve halkın bunu zamanında ödemesi için baskı uyguluyorlar. Bunun yanında çeteler, Efrin ve işgal altındaki bölgelerde her yıl zeytinlerin yarısını kendilerine istiyor. İnsanlar her gün tehlike altındalar. Çetelerin halka yönelik ihlalleri belgelenip kamuoyuna sunulması gerekiyor.”
Kurumlara çağrı
Zeyneb Silêman son olarak ilgili kurum ve kuruluşların Efrin halkına karşı görevlerini yerine getirmeleri çağrısında bulunarak, "İlgili kurum ve kuruluşları sorumluluklarını yerine getirmeye ve o bölgelerdeki işgal gerçeğini ortaya çıkarmaya çağırıyoruz. Efrin'deki ihlalleri belgeleyip ilgili yerlere göndermemize rağmen hâlâ bir sessizlik var. İlgili kurumların hızlı hareket etmesini, sivil halka yönelik görev ve misyonlarının sorumluluğunu üstlenmesini istiyoruz” dedi.