EŞİK’ten İnsan Hakları Lale Ödülü alan Hülya Gülbahar’a kutlama

Türkiye’de ilk kez feminist aktivist Hülya Gülbahar’a verilen 2023 İnsan Hakları Lale Ödülü’ne dair açıklama yapan EŞİK, “Hakları, hayallerinden vazgeçmeyen kadınlar olarak bizlere yeni yıl armağanı oldu” dedi.

Haber Merkezi- Eşitlik İçin Kadın Platformu (EŞİK), kurucuları arasında yer alan Avukat Hülya Gülbahar’a 2023 İnsan Hakları Lâle ödülü verilmesini ilişkin yazılı açıklama yaptı. Dünyada ve Türkiye’de bir yandan cinsiyet eşitliği karşıtlığı beslenirken, diğer yandan eşitlik ve özgürlük için ortak mücadelelerin güçlendiğinin belirtildiği açıklamada, “Türkiye’de ortak mücadelenin örgütlendiği pek çok kadın grubunun ve son olarak Eşitlik İçin Kadın Platformu- EŞİK’in kurucuları ve emektarları arasında yer alan Avukat Hülya Gülbahar, 2023 İnsan Hakları Lâlesi ile ödüllendirildi” diye ifade edildi.

‘Mücadelemize güç katan Hülya Gülbahar’ı kutluyoruz’

Hülya Gülbahar’ın Hollanda Dışişleri Bakanlığı’nca dünya çapında belirlenen insan hakları savunucuları arasından seçildiğinin vurgulandığı açıklamada, şöyle denildi: “Mücadele gücümüze güç katan Hülya Gülbahar’ı kutluyor ve teşekkür ediyoruz. Hayatın her alanında eşitlik, özgürlük, adalet ve barış mücadelesinin önüne her türlü zorluk ve zorbalığın çıkarıldığı 2023 yılının sonunda gelen bu ödül; hayatları, hakları ve hayallerinden asla vazgeçmeyen kadınlar olarak bizler için yeni yıl armağanı oldu.”

‘Ödül Türkiye’de bir ilk’

Açıklamada, EŞİK’in kurucu bileşenlerinden olan Eşitlik İzleme Kadın Grubu’nun (EŞİTİZ) konuyla ilgili açıklaması da paylaşıldı. EŞİTİZ’in de kurucuları arasında yer alan Hülya Gülbahar’ın 2023 yılı İnsan Hakları Lalesi Ödülü’nü Türkiye’de ilk alan kişi olduğunun vurgulandığı açıklamada şöyle denildi:

“Bu ödül için Türkiye kadın hareketinin ve mücadele arkadaşımız Hülya Gülbahar'ın seçilmiş olmasının gururunu da taşıyoruz. Her türlü fikir, inanç ve siyasi görüş ayrılıklarına rağmen ortak sorunlara karşı ortak ve örgütlü mücadelenin önemini vurgulayarak verilen bu ödülden dolayı sevgili Hülya Gülbahar’ı gönülden kutluyoruz. Feminist mücadeleyi bitmeyen enerjisi ve umuduyla ülkenin her köşesine taşımak için yıllardır gitmedik yer, buluşmadık kadın, konuşmadık salon bırakmayan; yeni dostlar edinmeye, yeni kadınlarla ve örgütlenmelerle tanışmaya olan tutkusuna hayran kaldığımız; eleştirel aklı ve politik öngörüsüyle geleceği okumakta mahir bir kadın… İyi ki varsın ve iyi ki birlikte mücadele ediyoruz Hülya Gülbahar!”

‘Gender apartheid’ına izin vermeyelim’

Hülya Gülbahar’ın Hollanda’da düzenlenen ödül töreninde bulunanları duygulandıran konuşmasının bir bölümünde şunları ifade etmişti: “Dünyanın dört bir yanında kadınlar çok ciddi bir şekilde mücadele ediyor. Aşkla tutkuyla mücadele ediyor. Ben bugün burada bu kürsüde konuştuğum için kendimi çok şanslı hissediyorum ama bunun mücadelesini de hep beraber verdik. 1789’daki Fransız Devrimi’nin yazdığı İnsan Hakları Beyannamesi’nin sadece erkek hakları olarak formüle edilmesine karşın Olympe de Gouges ve arkadaşları diğer kadınlar itiraz etmişlerdi: ‘Siz sadece erkek haklarından bahsediyorsunuz. Biz o zaman oturup kadının insan hakları bildirisini yazacağız’ demişlerdi. Olympe de Gouges, ‘Kadınların giyotine gönderilme hakkı varsa, kürsüye çıkma hakkı da olmalı’ demişti. Her kürsüye çıkışımda, bir kadın olarak, Olympe de Gouges’un ve diğer bütün kadınların mücadelesini, her seferinde mutlaka saygıyla anmak istiyorum. Özellikle Türkiye’de kadınlara ayrı okul, kadınlara ayrı cami, kadınlara ayrı hastane, kadınlara ayrı otobüs gibi kadınlarla erkekleri ayırmak isteyen bir toplum yaratma mücadelesine karşı çıkıyoruz. Çünkü Türkiye’yi Afganistan yapmak isteyen çok ciddi bir topluluk olduğunu görüyoruz. Buna gender apartheid diyoruz. EŞİK'te Afganistan ve İran’lı kadınlarla dayanışıyoruz. Taliban, İŞİD ya da benzeri örgütlerin yaratmak istedikleri toplumun gender apartheid’ına hep beraber izin vermeyelim diyoruz.”

İnsan Hakları Lâlesi, Hollanda Dışişleri Bakanlığı’nca her sene çeşitli ülkelerden yapılan seçimlerde finale kalan 10 ayrı insan hakları savunucusuna veriliyor. Daha sonra, 10 hak savunucusu içinden önce ilk 3 kişi, son olarak da büyük ödülün sahibi belirleniyor. Ödül, dünya genelinde insan haklarını koruma, ilerletme ve farkındalık yaratma çalışmalarını desteklemek amacıyla veriliyor.

Hülya Gülbahar Kimdir?

Hülya Gülbahar, Türkiye kadın hareketine 40 yılı aşkın süredir emek vermiş bir feminist ve aktivisttir. Aynı zamanda, hukuku geliştiren yorumlar yapmaktan çekinmeyen, mesleki heyecanını ve öğrenme isteğini kaybetmemiş, hakları ihlal edilen herkes ve tüm gruplar için mücadele eden bir insan hakları avukatıdır.

Eşitlik İzleme Kadın Grubu (EŞİTİZ), Eşitlik İçin Kadın Platformu (EŞİK) gibi çok sayıda kadın grubu ve platformunun kurucularındandır. Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı'nın kurucular kurulu üyesi ve on yıllardır gönüllü avukatlarındandır. 1998 yılından beri sürdürülen Sığınaklar Kurultayı’nı başlatanlardandır. Kadın Kurultayı e-posta grubu, Medeni Yasa Kadın Platformu, TCK Kadın Platformu, TCK 103 Çocuk Cinsel İstismarı Affına Karşı Kadın Platformu, Şiddete Son Platformu, Anayasa Kadın Platformu, İstanbul Sözleşmesi Türkiye İzleme Platformu, Nafaka Hakkı Kadın Platformu’nun kurucu üyelerinden ve sözcülerindendir.

2007-2010 arasında Kadın Adayları Destekleme Derneği’nin (KA.DER) genel başkanlığını yaptı. Kadınları hedef alan şiddetin her türlüsüyle mücadeleyi amaçlayan 6284 sayılı Şiddetle Mücadele Yasası’nın mimarlarındandır. Gülbahar halen Kadın Eserleri Kütüphanesi ve Bilgi Merkezi Vakfı ve Kadınlarla Dayanışma Vakfı (KADAV) yönetim kurulu üyesi. Kadın Emeği ve İstihdamı Girişimi (KEİG), Kadının İnsan Hakları- Yeni Çözümler Derneği gibi bir ok kadın örgütünün çalışmalarına destek verdi, veriyor. Çeşitli kurum ve kuruluşlarda, kadına yönelik şiddet ve kadın hakları ile ilgili eğitimler veriyor, konferanslara, radyo ve televizyon programlarına katılıyor. İstanbul’da serbest avukat olarak çalışıyor.

2009'da Özgürlükçü Anayasa, 2016'da Önce Demokrasi karma platformlarının kurucuları arasında yer aldı. Barış Akademisyenleri davalarında ve insan hakları aktivistlerinin yargılandığı Büyükada Davası gibi davalarda avukatlık yaptı. İnsan Hakları Gündemi Derneği üyesi.”