Haber Merkezi- Dünya Kadın Yürüyüşü (DKY) Kuzey Afrika ve Ortadoğu, 10 Kasım’da İran devleti tarafından Werîşe Muradî’ye verilen idam cezasını kınayan bir açıklama yayımladı. Açıklamada, “Kürdistan ve İran'da ‘Jin jiyan azadi’ devriminin ortaya çıkışına tanıklık eden bu tarihi anda, her yerde direnen kadınlara desteğimizden geri çekilmeyeceğimizi bir kez daha belirtiyoruz” denildi.

Açıklamanın tamamı şu şekilde:

“Dünyanın birçok ülkesinde kadınlar, özgür sesleri susturarak, halkın iradesini kırarak iktidarlarını güçlendirmek isteyen baskıcı rejimlerin sistematik olarak uyguladığı örgütlü şiddetle karşı karşıya kalıyor. Bu ülkelerde kadına yönelik şiddet yalnızca bir baskı aracı değil; özgürlük ve adalet taleplerini bastırmaya, değişmek isteyen halkın iradesini kırmaya yönelik bir korkutma politikasıdır.

Dünya Kadın Yürüyüşü Kuzey Afrika ve Orta Doğu bölgesi, Ağustos 2023'te "Jin jiyan azadi” ayaklanmasına katıldıktan sonra İran rejimi tarafından tutuklanmasından bu yana en ağır psikolojik ve fiziksel işkence biçimlerine maruz kalan Kürt aktivist Werîşe Muradî'ye verilen haksız ölüm cezasını şiddetle kınamaktadır. Werîşe’nin durumu bireysel bir konu değildir; baskıcı rejimlere direnen kadınları hedef alan sistematik bir kampanyanın parçasıdır. Bu idam cezası, adalet ve eşitlik arayan kadın aktivistleri hedef alan soykırımın bir tezahürüdür.

Hatırlatmak gerekirse, Werîşe Muradî, İran'ın baskıcı İslam rejimine bir tehdit olarak gördüğü kadın haklarını savunan cesur bir aktivisttir.

İran rejimi devam eden insan hakları ihlallerinden sorumludur

İran ve Kürdistan'daki baskının tırmandırılması, kadınların sesini susturmak, özgürlük ve onur mücadelesindeki özgür iradelerini kırmak için çaresiz bir girişimdir. Werişe Muradî, Pexşan Ezîzî, Şerife Muhammadi ve diğer cesur kadınların davaları aracılığıyla, baskıya karşı duran ve özgürlük arayan her kadına bir sindirme mesajı gönderiliyor.

Dünya Kadın Yürüyüşü Kuzey Afrika ve Orta Doğu bölgesi olarak, İran rejimini devam eden insan hakları ihlallerinden sorumlu tutuyoruz. Tutuklu aktivistlere yönelik bu idam cezalarının iptali ve onlara yönelik sistematik şiddetin durdurulması yönündeki meşru talebimizi yineliyoruz ve dünya çapında hak ve özgürlükleri destekleyen örgütleri harekete geçmeye çağırıyoruz.

Ayrıca, tüm insan hakları ve kadın örgütlerini, İran ve Kürdistan’daki tüm tutuklu kadınların derhal serbest bırakılması ve onlara yönelik her türlü zulmün sona erdirilmesi için baskı yapmaya çağırıyoruz.

Kadın mücadelesinin radikal değişimin temeli olduğuna ve kadın kurtuluşunun, insan haklarına saygı duyulan ve bireysel onurun korunduğu özgür ve adil toplumlar inşa etmenin anahtarı olduğuna inanıyoruz.

Kadınlar adaletsizliğe cesurca direniyorlar

Kadınların dünya çapındaki rolü, özellikle İran ve Kürdistan'da, baskıcı rejimlerden kurtuluş için insanlık mücadelesinde esastır. Adaletsizliğe cesurca direniyorlar ve seslerini susturma ve iradelerini yok etme girişimlerine karşı koyuyorlar.

Kürdistan ve İran'da "Jin jiyan azadi" devriminin ortaya çıkışına tanıklık eden bu tarihi anda, her yerde direnen kadınlara desteğimizden geri çekilmeyeceğimizi bir kez daha belirtiyoruz. Hiçbir baskıcı rejimin, kadınların seslerini susturmasına veya ruhlarını ezmesine izin vermeyeceğiz. Kadınların özgürlük ve onur içinde yaşama hakları için mücadele etmeye devam edeceğiz ve adalet yerini bulana ve baskı kadınlar üzerinden kalkana kadar durmayacağız.

Mücadele etmeye devam edeceğiz

Bu bağlamda, Kuzey Afrika ve Ortadoğu'daki çatışma ve işgal bölgelerinde kadınların maruz kaldığı şiddetten endişe ediyoruz ve bunu kınıyoruz.  Bu bölgelerde masum kadın ve çocuklar baskı ve yıkım altında ağır bir bedel ödüyorlar. Filistin, Yemen, Sudan, Lübnan, Libya ve Afganistan gibi yerlerde en büyük hak ihlalleri kadınlara karşı işleniyor ve kadınların hayatları ve hakları, iradelerini ezmeyi, özgür ve onurlu bir yaşam özlemlerini kırmayı amaçlayan barbarca ve baskıcı yöntemlerle sürekli hedef alınıyor.

Dünya Kadın Yürüyüşü Kuzey Afrika ve Orta Doğu bölgesi olarak, kadınların ve çocukların kaderiyle oynayan, onları savaş ve çatışmalara kurban eden bu politikaları kınıyoruz. Bu suçları durdurmak, kadın haklarını korumak ve özgür kadınların sesini susturmaya çalışan herkese karşı mücadele etmeye devam edeceğiz.

‘Jin jiyan azadi’... Birlikte imha politikalarına karşı mücadele edelim ve zulme karşı birlik olalım.”