Bakanlıklar önergelerde Dicle Naz’ın ölümüne ilişkin cevap veremedi

Evinde şüpheli bir şekilde ölü bulunan hemşire Dicle Naz ile ilgili soru önergelerini yanıtlayan bakanlıklar, olaya dair tek bir cümle kuramadı. HEDEP Sözcüsü Ayşegül Doğan davanın takipçisi olacaklarını söyledi.

SERPİL SAVUMLU

Haber Merkezi- Türkiye’de 2022 yılında basına yansıyan haberlere göre 245 kadının ölümü kayıtlara şüpheli olarak geçti. 2023 yılının 10 ayında ise bu sayı 194 oldu. Nisan ayında evinde ölü olarak bulunan Dicle Naz, bu kadınlardan biri.

Sakarya Korucuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Psikiyatri bölümünde görev yapan 27 yaşındaki hemşire Dicle Naz, 13 Nisan 2023 tarihinde evinde şüpheli şekilde yaşamını yitirmiş halde bulundu. Kesici bir aletle boğazından aldığı yarayla hayatını kaybettiği belirlenen Dicle Naz, iki yıldır Sakarya’da hemşirelik yapıyordu. Çevresindekiler ve ailelerinin anlatımlarına göre herhangi bir sorun yaşamamıştı. Üstelik boğazının kesilerek yaşamını yitirmesi intihardan çok katledilmeye işaret ediyordu.

Dicle Naz’ın ölümünün ardından hastane yönetimi herhangi bir açıklama yapmadı. Bunun yanında aileye baş sağlığı da dilemedi. Şırnak'ın Cizre ilçesi nüfusuna kayıtlı Dicle Naz’ın ailesi daha önce basına verdikleri açıklamada kızlarının intihar ettiğine inanmadıklarını belirterek olayın bir an önce aydınlatılmasını istedi. Ancak aradan geçen zamanda Dicle Naz’ın ölümüyle ilgili bir gelişme yaşanmadı.

Bakanlıklara önergeler

HEDEP Sözcüsü Ayşegül Doğan, Dicle Naz’ın ölümünü Meclis gündemine taşıdı. Adalet Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na ayrı ayrı soru önergeleri verdi. Türkiye’de şüpheli kadın ölümlerinin artışına dikkat çeken Ayşegül Doğan, Dicle Naz’ın ölümüyle ilgili verdiği önergede de kaygılarını dile getirdi ve şu ifadelere yer verdi:

"Kadın ölümlerinin çoğu, gerçekte bir şiddet ve cinayet eylemine maruz kaldıkları yolunda haklı şüpheler doğursa da adli ve/veya kolluk birimleri tarafından ekseriyetle ‘intihar, düşme, kaza’ gibi gösterilmektedir. Bu durum, şüpheli ölümün öncesinde yaşananlar göz ardı edilerek, soruşturma, olay yeri inceleme ve delil toplama süreçlerinin detaylı bir biçimde yürütülmemesine ve olası şüpheliler hakkında etkin bir kovuşturmanın yapılmamasına neden olmaktadır. Bu da faillere yönelik bir cezasızlık pratiği yaratıyor. Yasaların etkin bir şekilde uygulanmadığı şüpheli kadın ölümleri davalarında failler, ancak dava dosyası hakkında kamuoyunun takibi ve etkili bir tepkisi oluşmuşsa gereken cezaları alabiliyor."

Aile Bakanlığı çalışmalarını anlattı

Soru önergelerine Adalet Bakanlığı hiç cevap vermezken, diğer bakanlıkların verdiği cevaplarda ise Dicle Naz’a ne olduğundan çok adeta bakanlık faaliyetleri anlatıldı. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı önergeye cevabında bir kez bile Dicle Naz’ın adını geçirmedi. “Kadına yönelik şiddetle mücadele çalışmalarımız; çok yönlü, bütüncül bir yaklaşımla sıfır tolerans ilkesiyle sürdürülmektedir” denilen önerge cevabında, davaya dair de müdahillik hususunun değerlendirileceği belirtildi. Bakanlık kadına yönelik şiddet vakalarının önlenmesine ilişkin çalışmalarını anlattığı cevapta, “Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele IV. Ulusal Eylem Planı’nın uygulanmasında her yıl öne çıkan başlıklar çerçevesinde ilgili bakanlıklar ve Diyanet İşleri Başkanlığı ile iş birliğinde öncelikli faaliyetlerimiz belirlenerek 2022 ve 2023 yılı Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Faaliyet Planlarımız hazırlanmıştır” ifadeleri dikkat çekti. 

Sağlık Bakanlığı’ndan toplu cevap

Sağlık Bakanlığı ise Ayşegül Doğan’ın Dicle Naz’ın ölümüne ilişkin yönelttiği 5 soruya sadece bir paragraflık cevabı yeterli gördü. Cevapta, “Sağlık hizmeti sunumu sırasında veya bu görevlerinden dolayı personele karşı işlenen suçlar sebebiyle kamu, üniversite veya özel bütün sağlık kuruluşlarında gerçekleşen şiddet vakalarının tamamı kurum idaresince, olayın hemen akabinde adli mercilere ve aynı zamanda hukuki takibi için İl Sağlık Müdürlükleri bünyesinde oluşturulan Beyaz Kod İl Koordinatörlüklerine bildirilmektedir. Bu birimde görevli kurum avukatları tarafından adlî sürecin her aşaması takip edilmekte, şiddete maruz kalan sağlık personeline ilgili mevzuatı kapsamında hukukî yardım sağlanmaktadır. Konunun adli ve idari boyutlarıyla takibi özenle yapılmaktadır. Konuya gösterilen ilgiye teşekkür ederim” denildi.

İçişleri Bakanlığı dosya numarası vermekle yetindi

Ayşegül Doğan İçişleri Bakanlığı’na da Dicle Naz’ın ölümünü sordu. Önergede soruşturma hakkında bilgi istenirken, aynı zamanda olay hakkında henüz bilgi toplanmamışken yetkililerce Dicle Naz’ın ölümünün neden intihar olarak açıklandığı soruldu ve Türkiye’de şüpheli kadın ölümleri ile ilgili veri de istendi. İçişleri Bakanlığı da önergeye sadece “Soru önergesinde bahsi geçen Dicle NAZ isimli şahsın hayatını kaybetmesi olayı ile ilgili Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 2023/9544 dosya numarası ile Şüpheli Ölüm olarak soruşturma yürütülmektedir. Bilgilerini ve gereğini arz ederim” sözleriyle cevap verdi.

‘Davanın takipçisi olacağız’

Şüpheli ölümü Meclis gündemine taşıyan Ayşegül Doğan, Bakanlıklardan gelen yanıtların yeterli olmadığını belirterek, özellikle Türkiye’de kadın cinayetlerinin 'kadın kırım/cins kırım' boyutuna vardığına dikkat çekti. “İstanbul Sözleşmesi’nden hukuksuz olarak çıkılmasıyla artan, kadınları koruma ya da failleri durdurma amaçlı etkili politikaların oluşturulmadığı koşullar kadın cinayetlerini ve şüpheli ölümleri artırıyor" diyen Ayşegül Doğan, Dicle Naz davasının takipçisi olacaklarını kaydetti.