Haber Merkezi- İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi'nde tecrit altında tutulan ve kendisinden 31 aydır haber alınamayan Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a dönük 9 Ekim 1998 tarihinde gerçekleştirilen uluslararası komplo dünyanın birçok yerinde protesto ediliyor.

Uluslararası komplo 25 yılı geride bırakırken yıl dönümünde Demokratik Toplum Kongresi (DTK), Tevgera Jinên Azad (TJA), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) ile Med Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Hukuki ve Dayanışma Dernekleri Federasyonu (MED TUHAD-FED) “Sayın Abdullah Öcalan’a özgürlük, Kürt sorununa çözüm” başlığıyla açıklama yapmak için bir araya geldi.

‘Çözümün yolu İmralı’da’

Kitle burada abluka altına alındı. Koşuyolu Parkı’nda yapılan açıklamada konuşan Riha Milletvekili Ömer Öcalan, tecridi ve saldırıları kınayarak, "Amed ve Kürt halkı üzerindeki işkence devam ediyor. Biz Sayın Öcalan üzerindeki tecridi kırmak için burada toplandık. Polis her zamanki gibi izin vermiyor ve şiddet uyguluyor. Yetkilileri dahi Öcalan ile görüştü. Bugün ise Öcalan ne ailesi ve ne de avukatları ile görüşemiyor. Biz bunu kabul etmiyoruz. Bunu kabul etmediğimiz içinde bugün burada toplandık. Çözümün yolu İmralı’da" şeklinde konuştu.

 50’yi aşkın gözaltı

Protesto için çevre kentlerden gelen kitle Amed girişinde kontrol noktalarında bekletildi. GBT kontrolünün ardından kente giriş yapan kitle Koşuyolu Parkı'na ulaştı. Kitle parça parça polis tarafından ablukaya alındı. Rezan sokaklarında da gençler yürüyüş gerçekleştirdi. Yürüyüş yapan kitleye polis saldırısı sonunda 50’yi aşkın kişinin gözaltına alındığı öğrenildi. Polisler gazetecileri de engelleyerek çekim yapmalarını engelledi.

 Engeller aşıldı

Tüm engel, müdahale ve baskılara rağmen milletvekilleri ve yurttaşlar Yeşil Sol Parti Amed  İl Örgütü önüne kadar yürüyüş gerçekleştirdi. DBP Eş Genel Başkanı ve Yeşil Sol Parti Êlih Milletvekili Keskin Bayındır burada kitle adına kısa bir açıklama yaptı. Keskin Bayındır, “Yapmak istediğimiz açıklama için sabahtan şu ana dek saldırılar gerçekleştirip işkence yapıldı. Amed alanı insanlar için işkence alanı oldu. Diyoruz ki Türkiye’de Sayın Öcalan üzerinde tecrit vardır. Sayın Öcalan’ın İmralı’daki duruşu barıştır, Sayın Öcalan’ın duruşu Ortadoğu’nun barışıdır. AKP ve MHP Sayın Öcalan üzerinde tecrit yürütüyor. Tecridi kabul etmiyoruz. Sadece İmralı’da değil Kurdistan ve Türkiye’nin tüm sokaklarında tecrit tarzı uygulama var. Bu tarzı asla kabul etmiyoruz” şeklinde konuştu.

‘Tek çare Öcalan’dır’

Keskin Bayındır konuşmasına şöyle devam etti:

“Tepkinizi ortaya koyun. Bugün Ortadoğu’nun her yeri savaş ve ateş altında. Bunun tek bir çaresi var; çaresi Sayın Öcalan ve paradigmasıdır. Eğer herkes Kürdistan, Türkiye ve Ortadoğu’da bir çözüm istiyorsa tecride karşı büyük bir mücadele vermelidir. Tecrit Sayın Öcalan üzerinden kalkana kadar, kalıcı barış olana kadar mücadelemizi devam ettireceğiz. Türkiye tarihi bir kavşaktadır eğer çözüm yolu açılmazsa Türkiye’de her yönden kriz devam edecektir. Tecridin kaldırılması noktasında asla geri adım atmadık, atmayacağız da. Çözüm yolunu da gösteriyoruz İmralı tecridinin kaldırılmasıdır.”

Eylem, yapılan açıklamanın ardından sona erdi.