ŞÊRİN MİHEMED 

Qamişlo – Jineoloji Akademisi üyesi Alia Remezan, aile ve kadın özgürlüğüne ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Aile içi sorunların tüm toplumu etkilediğine işaret eden Alia Remezan, “Özgür, demokratik, sosyalist bir toplumu inşa için öncelikle aile kavramını doğru tanımlamak gerekiyor” dedi. 

‘Tüm krizlerin çözümü kadınların özgürlüğünden geçer’ 

Demokratik Ulus sisteminin hayata geçmesinde tüm kurumların sorumluluğu olduğunu dile getiren Alia Remezan, şunları ifade etti: 

“Ortadoğu'daki tüm krizlerin çözümü kadınların özgürlüğü ve katılımcı yaşamdan geçer. Adaletin ve katılımcı yaşamın hakim olduğu toplumlar inşa ederek, bu krizleri çözmenin yollarını aramalıyız. Bunu başardığımızda özgür, demokratik bir topluma ulaşacağız. Bu da ancak kadınların binlerce yıldır egemen olan otoriter erkek zihniyetinin prangalarından kurtulmasıyla mümkün olacaktır.”  

‘Eşbaşkanlık her iki cinsiyete de yönetme hakkını verdi’ 

Kuzey ve Doğu Suriye’de Özyönetimin hayata geçirdiği eşbaşkanlık sisteminin kadın-erkek eşitliğinin sağlanması açısından önemli bir uygulama olduğunu vurgulayan Alia Remezan, “Eşbaşkanlık sistemi, her iki cinsiyete de kurumları ve toplumu bir bütün olarak yönetme hakkını verdi. Eşbaşkanlık sistemiyle, demokratik bir toplum inşa etme yolunda gözle görülür adımlar atıldı ve bu sistem kadın sorunları başta olmak üzere toplumun pek çok sorununun çözümüdür” diye kaydetti. 

‘Rojava’daki kadınlar başarılarına tüm dünyaya gösterdi’ 

Rojava Kadın Devrimi’nin başlamasıyla birlikte kadınların kendilerini geliştirerek büyük ve başarılı adımlar attığını vurgulayan Alia Remezan, “‘Jin, jiyan, azadî’ sloganı küresel bir slogan haline gelerek tüm dünyada yankı buldu. Rojava'daki kadınlar, devrimin temelini temsil ederek tüm kadınlara örnek oldu ve elde ettikleri başarıyı tüm dünyaya gösterdi. Kadınlar özgürlüğünü elde edemezlerse topluma da özgürlük ve demokrasi gelmez” dedi. 

Her iki cinsiyetin toplumda tam katılımının olması gerektiğini, böyle olmadığı taktirde o toplumun eksik olacağını ifade eden Alia Remezan, "Her iki cinsiyet de katılımcı bir yaşam inşa etmek için çaba göstermeli ve sorunu ortadan kaldırmak için toplumun sorun ve meselelerini kökünden ele alarak temel nedene ulaşmalı” şeklinde konuştu.