‘Afgan kadınlar en kötü kabusları yaşıyor’
Taliban’ın Afganistan yönetimini ele geçirmesinin üçüncü yılında rapor hazırlayan İnsan Hakları İzleme Örgütü'nden Ferişte Abbasi, Afgan kadınların en kötü kabusları yaşadığına dikkat çekti.
Haber Merkezi- İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün Afgan araştırmacılarından Ferişte Abbasi'nin Taliban yönetiminin son üç yılına ilişkin hazırladığı raporu yayınladı.
Raporda şu ifadelere yer verildi:
“Taliban, Afganistan'da iktidara geldiği 15 Ağustos 2021'den bu yana kadın hakları açısından en ciddi krizi yarattı, şu anda Afganistan dünyanın en kötü insani krizlerinden birini yaşıyor ve insanların zorla yerinden edilmesine neden oldu. Önümüzdeki zorluklardan biri de Taliban'ın iktidara gelmesiyle Türkiye, Birleşik Arap Emirlikleri, ABD, İngiltere, Almanya, Kanada gibi ülkelere göç eden binlerce Afgan'ın belirsizlik içinde yaşamasıdır.
Afganistan, kız çocukların altıncı sınıftan sonra okumasının yasak olduğu tek ülkedir. İfade ve medya özgürlüğü ile kadınların toplumdaki faaliyetleri ihlal ediliyor. Taliban'ın kısıtlamaları nedeniyle kadınların sağlık hizmetlerine erişimi engelleniyor ve sağlıkları risk altında. Birleşmiş Milletler Afganistan Özel Raportörü Richard Bennett yaşanan bu durumu, ‘Kurumsallaşmış bir ayrımcılık, insan onuruna saygısızlık ve kadınların dışlanması sistemi’ sözleriyle tanımladı.
‘Suçların sorumluları hesap vermeli’
Afgan kadınlar en kötü kabusları yaşıyor. Kadınlar başörtü bahanesiyle tutuklanıyor, protestocular, eleştirmenler ve gazeteciler tutuklanarak fiziksel şiddete, tehdit ve sindirmeye maruz kalıyor. Afganistan'daki ciddi suçların sorumluları hesap vermeli. Öte yandan yardımların kesilmesi Afganistan'daki insani krizi daha da ağırlaştırdı. Birleşmiş Milletler İnsani İşler Koordinasyon Ofisi'nin raporuna göre, 23 milyonluk nüfusun yarısından fazlasının krizle karşı karşıya olduğu belirtiliyor. Gıda güvensizliğinden ciddi şekilde etkilenenler arasında kadınlar da var. Dış yardım kaybı Afganistan'ın sağlık sistemine büyük zarar verdi. Yetersiz beslenmeden kaynaklı hastalıklar arttı. Ülkelerin Taliban'ın baskıcı politikalarını güçlendirmeden insani krizi azaltacak çözümler üretmesi gerekiyor.
‘Bir eylem çağrısı olması gerekiyor’
Taliban yönetiminin üçüncü yıl dönümüne giriyoruz ve bu durum Afganistan'daki insan hakları krizini acı bir şekilde hatırlatıyor. Yaşananlar aynı zamanda bir eylem çağrısı olması gerekiyor. Taliban'ın yanında olan hükümetler, kadınlara ve tüm Afganlara yönelik yaşanan baskıların Afganistan'ın uluslararası hukuk kapsamındaki yükümlülüklerini ihlal ettiğini bilmelidir. Afganistan'ın insani krizine kalıcı çözümler üretilmeli ve yardımlar sağlamalıdır.”