Şahba’daki ambargo insani krizi derinleştirdi

Şam Hükümeti’nin Şehba üzerinde uyguladığı ambargonun sağlık sektörü başta olmak üzere birçok alanı etkilediğini belirten kadınlar, insanların abluka nedeniyle zor durumda olduklarını anlattı.

HESNA MİHEMED

Şehba- Türk devletinin 18 Mart 2018'de Kuzey ve Doğu Suriye’nin Efrîn kentini işgal etmesinden sonra Efrin halkı Şehba'ya göç etmek zorunda kaldı. Şehba'da yaşayan Efrinliler, Türk devletinin saldırılarına maruz kalırken, Şam hükümetinin de engellemeleriyle karşı karşıya. Şam hükümeti son 5 yıldır Şehba'ya kuşatma ve abluka politikası uyguluyor ve insanların hayati ihtiyaçlarının bölgeye girmesine izin vermiyor. Bu abluka aynı zamanda bölgenin ekonomi ve sağlık sektörünü de doğrudan etkiliyor. Halk, fiyat artışlarından dolayı zorlu bir yaşam sürüyor.

‘İnsanlar geçimlerini sağlayamıyor’

Şam Hükümeti'nin ablukasının bölge ekonomisine etkisinden bahseden Efrin-Şehba Bölgesi Ekonomi Konseyi Üyesi Rehîma Kinco, “İnsanların temel yaşam ihtiyaçlarına ulaşımı engelleniyor ve bu nedenle birçok zorluk yaşanıyor. Şehba bir tarım bölgesi olduğundan ve tarım malzemelerine ihtiyaç duyduğundan dolayı ekonomik ve tarım sektörüne odaklanıyor ancak uygulanan abluka halk üzerinde birçok zorluk yaratıyor. Aynı zamanda iş olanakları da azalıyor, dolayısıyla insanlar geçimini sağlayamıyor ve yaşamda zorluklarla karşı karşıya kalıyor” şeklinde konuştu.

‘İlaca erişim yok’

Efrîn-Şehba Sağlık Kurulu Eşbaşkanı Aliya Muhammed ise, kuşatmanın sağlık sektörüne etkisine ve yaşanacak felakete dikkat çekerek, şunları söyledi:

“Şehba'ya Şam hükümeti tarafından çok büyük ve zorlu bir kuşatma uygulandı. Bu engelin en büyük bölümünü sağlık alanı oluşturuyor. İlaç eksikliğinden dolayı birçok engelle karşılaşıyoruz. Bireylerin ruh sağlığını da etkiliyor, dolayısıyla hastanelere ziyaretler artıyor ve burada onlara tedavi sağlayamadığımız için biz de sıkıntı çekiyoruz. Özellikle ciddi hastalıkları olan ve sürekli ilaca ihtiyaç duyan insanlar daha büyük bir zorluk çekiyor. Ablukadan dolayı insanlara ilaç sağlayamıyoruz, bu da onların durumunu daha da zorlaştırıyor. Uluslararası insan hakları ve sağlık kurumları, halkın üzerindeki bu ablukanın kaldırılması ve ihtiyaçlarının karşılanması için çalışıyor.”